| Yani herhangi bir uyarıda bulunmaksızın herhangi bir yere saldırabilir. | Open Subtitles | لذافمنالممكنأنيقوم بعمليةفيأيمكان ، و بدون تحذير. |
| - Nedenmiş o? Metal olanlar basınç hakkında bir uyarıda bulunmaz. | Open Subtitles | المعدن لا يعطيك أيّ تحذير عندما لا تكون هناك مقاومة. |
| - Nedenmiş o? Metal olanlar basınç hakkında bir uyarıda bulunmaz. | Open Subtitles | المعدن لا يعطيك أيّ تحذير عندما لا تكون هناك مقاومة. |
| Sözlü bir uyarıda bulunmak zorunda kalırsanız, bunu yapmadan önce oldukça yakınlaşın. | Open Subtitles | بالنسبه لمسألة التحذير اللفظى فعليك أن تقترب جدا قبل عمل ذلك |
| Yolcu Rehberi, paragraf 201'deki uyarıda, 1224 ve 1225.'nci Bölümler özellikle soğuktu. | Open Subtitles | الفقر 201 في دليل المسافرين تحذر من المنطقة 1224-1225 انها باردة دائما |
| Başbakan'a adil bir uyarıda bulundum, ve bunu yerine getirmekte kararlıyım. | Open Subtitles | لقد أعطيت تحذيراً واضحاً لرئيس الوزراء وأنا أنوى تنفيذه |
| Eğer kalırsam kimle savaşacağım hakkında küçük bir uyarıda bulundu. | Open Subtitles | قال إنه ود إعطائي تحذيرًا منصفًا حيال ماهية ما نجاهده إن بقيتُ. |
| Bir bölgeden geçerken taşımacılığa karşı uyarıda bulunmalıyım. | Open Subtitles | أنذرك من نقل ذلك عبر منطقة مُؤمّنة. |
| Efendim, ben gidiyorum, ama gitmeden önce küçük bir uyarıda bulunmak istiyorum. | Open Subtitles | سيدي أنا مغادر، لكن قبل ذلك.. سأوصل لك تحذير |
| Eğer suçlanan kişiyle ilgili yapılan teşhisin davada büyük önem arzettiği bir durum görülürse hakimin jüriye bir uyarıda bulunması gerekli midir? | Open Subtitles | إذ نشأت قضية أمام متهم ,تعتمد على حد كبير في كشف هوية المتهم هل هنالك تحذير يجب أن يعطي القاضي للهيئة المحلفيين ؟ |
| Bugün Ulusal Okyanus ve Atmosfer Yönetimi'nden bilim insanları çok önemli bir uyarıda bulundu. | Open Subtitles | تحذير شديد اللهجة اليوم من العلماء في معهد إدارة المحيطات والغلاف الجوي، |
| Mektubu geri çektim, bunun yerine ona sözlü uyarıda bulundum. | Open Subtitles | لقد تراجعت عنه،و أعطيته تحذير شفوي بدلًا من ذلك |
| Tek istisna müşterilere ya da rakiplere uyarıda bulunmaktır. | Open Subtitles | الاستثناء يكون بترك تحذير للعملاء المنافسين |
| Belki de size son bir uyarıda bulunmak istiyordur Bay Kaplan. | Open Subtitles | ربما يحاول إعطائك "تحذير آخير سيد "كابلن |
| Bunlar, size çok fazla bir uyarıda bulunmazlar. | Open Subtitles | إنهـم لا يعطونك قدر كبير من التحذير |
| İkinci uyarıda, "çocukken bizi hiç sevmediler" yazıyordu. | Open Subtitles | التحذير الثاني ذكر... إنهم لم يلقوا الإهتمام في صغرهم. |
| Yetkililer, Endicott' ın silahlı ve son derece tehlikeli olabileceği konusunda uyarıda bulunuyorlar. | Open Subtitles | والسلطات الان تحذر من ان (انديكوت) ربما يكون مسلحاً ويجب ان ينظر اليه على انه شديد الخطورة |
| Yetkililer Wolfe'un hızından dolayı her an yer yere gidebileceği konusunda da uyarıda bulunuyor. | Open Subtitles | كما تحذر السلطات بأنه بسبب سرعة (وولف) يستطيع الظهور في أي مكان في أي وقت |
| Ama sınırların önemi hakkında evrimci bilim adamları için sert bir uyarıda da bulundu. | Open Subtitles | غير أنّه قدّم تحذيراً شديد اللّهجة لعلماء التطوّرية بأهميّة الحدود. |
| 2012'ye geri sayım devam ederken ufak bir uyarıda bulunacağım, Amerika. | Open Subtitles | إذاً .. وبينما يستمر العد التنازلي لحلول عام 2012 إليكم تحذيراً سريعاً يا شعب أمريكا |
| Yıkımın başlayacağını bildirip oturanlara uygun bir uyarıda bulunuyor. | Open Subtitles | ينص على أن أعمال الإصلاح ستبدأ، يعطي تحذيرًا مسبق للساكنين. |
| Son model güvenlik sisteminiz hırsız için uyarıda bulundu. | Open Subtitles | نظامك الأمني أنذرك إلى الدخيل |