| Hayır, yapma. Trafikte sıkıştım. Adam gibi bir şey uydur! | Open Subtitles | لا، لا تخبرهم بأنني عالق في المرور اللعينة، إختلق شييء أذكي. |
| O zaman uydur gitsin. | Open Subtitles | حسناً , إختلق شيئاً |
| - Söyleyemem. O zaman bir şeyler uydur. | Open Subtitles | ـ لا يمكنني ـ اخترع شيء ما |
| İşten falan atıldığını söyle. uydur işte bir şey. Sonraki partide senin de çalışman gerek. | Open Subtitles | أخبريهم بأنك فقدت وظيفتك, اخترعي قصة وقولي إنك بحاجة للعمل في الحفلة التالية |
| "Yaz" dedim, "uydur" demedim. | Open Subtitles | قلت أكتبه, وليس أختلاقه |
| Bilmem. Birini uydur. | Open Subtitles | لا يهمنى , أختلق واحد |
| Yapabilirsen, tüm gece orada seninle kalmasını sağla. Bir şeyler uydur. | Open Subtitles | أبقيه معكِ طيلة المساء إن استطعتِ اختلقي أي عذر |
| - Kafandan uydur bir tane. | Open Subtitles | يمكنك اختلاق واحدة. |
| uydur sen de. | Open Subtitles | إرتجلِ. |
| Yalnızca benim dediğimi yap, bir bahane uydur ve ayrıl. | Open Subtitles | فقـط إفعلي مـا فعلت إختلقي عـذرا و غـادري |
| - Ritme ayak uydur | Open Subtitles | - # هزو جسمكم بالترتيب |
| O zaman ona bir hikaye uydur. | Open Subtitles | إذاً إختلق لها أي قصة |
| - Sorarlarsa bir şeyler uydur. - Tamam. | Open Subtitles | لو سألوا عني إختلق أي قصه- حسناً- |
| - Of, DiNozzo, bir şeyler uydur. | Open Subtitles | .يا الهي يا "دينوزو" اخترع شيئاً ما |
| Devam et, daha fazlasını uydur! | Open Subtitles | ! هيا هيا، اخترع المزيد |
| İşten falan atıldığını söyle. uydur işte bir şey. Sonraki partide senin de çalışman gerek. | Open Subtitles | أخبريهم بأنك فقدت وظيفتك, اخترعي قصة وقولي إنك بحاجة للعمل في الحفلة التالية |
| Bir şeyler uydur. Beni sars. | Open Subtitles | اخترعي شيئاً يدهشني |
| "Yaz" dedim, "uydur" demedim. | Open Subtitles | قلت أكتبه, وليس أختلاقه |
| Bir şeyler uydur. Ben arabayla geleceğim. | Open Subtitles | أختلق شيئاً سوف أكون بالسياره |
| Bir bahane uydur ve bir daha geri dönme. | Open Subtitles | اختلقي أي أعذار، لكن إياكِ أن تعودي. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 