| Bu bize insanoğlunun 50 yıl evvel ulaşmış olduğu uzaya insanlığı taşıma konusunda daha fazla bir genişleme vermeyecek. | TED | وسوف لن يترك لنا أي زيادة في التوسع العام للبشر في الفضاء اكثر مما كنا عليه قبل 50 عاما. |
| Mümkün olan her farklı tür ve düşünceyi uzaya yerleştireceğiz. | TED | سنقوم بمليء الفضاء بجميع الأنواع المتاحة من أشكال الحياة، والتفكير. |
| Hepimiz çok gezegenli bir tür olma yolunda uzaya gidiyoruz. | TED | ونذهب جميعنا إلى الفضاء في طريقنا لنصبح كائنات متعددة الكواكب. |
| Bu gördüğünüz uzaya fırlatılmadan kalan kalan yedi Sputnik'ten biri. | TED | هذا أحد الأسبوتنيك السبعة الناجية التي لم تطلق الى الفضاء. |
| Onu kontrol edemediler ve onu bir rokete bindirerek uzaya fırlattılar. | Open Subtitles | لم يتمكّنوا من التّحكم به، لذا وضعوه في صاروخ ونقلوه للفضاء. |
| Ve çağlar içinde, hastalıkları, deliliği, suçu ve tüm adaletsizlikleri ortadan kaldırdıklarında yine büyük bir iyilikseverlikle dış uzaya yönelmişler. | Open Subtitles | وعبر دهور طويلة حينما استطاعوا أن يتخلصوا من المرض والعته والجريمة وكل أشكال الظلم تطلعوا، بكل حب نحو الفضاء الخارجي |
| uzaya savrulmak yerine dünyanın yüzeyine, yerçekimiyle yapışmış bizler de Kepler'in ilk kez keşfettiği doğanın bu yasalarına uyuyorduk. | Open Subtitles | تماما مثلما نحن ملتصقون بالأرض بسبب الجاذبية فإننا كذلك نسير فى الفضاء بسرعة هائلة نحن نسير طبقا لقوانين الطبيعة |
| En eski uzay mekiği, 70'lerde, gözünü uzaya dikmiş bilim adamları tarafından yapıldı. | Open Subtitles | مركبة الديناصور الفضائية بنيت في السبعينات من قبل علماء كانت اهتمامتهم في الفضاء |
| Bu asamlardan biri sıradan insanların da uzaya gidebileceklerini kanıtlayacak. | Open Subtitles | أحد هؤلاء الرجال سيثبت أن سفر الفضاء ممكن للشخص العادي |
| - Hoşçakal astronotcuğum. Dur tatlım, uzaya gidiyorum ve dönmeyeceğim. | Open Subtitles | اوه , لا ترحلى أننى ذاهب إلى الفضاء ولن أعود |
| Kızı öldürür,modüle geri gelir makineleri ateşler ve uzaya çıkar | Open Subtitles | يقتلها ، يتسلق مرة اخرى يدير المحركات ويعود الى الفضاء |
| Çünkü doğrudan atmosferin dış katmanlarına çarpsaydı atmosferden küçük kütleler koparıp uzaya saçardı. | Open Subtitles | لأنه لو إصطدمت مباشرةً بالغلاف الجوي سوف تطرد جزء منه خارجاً إلى الفضاء |
| - Sakin ol. ...anladığım kadarıyla uzaya yolladığınız mesaj ile buraya geldiler. | Open Subtitles | ما أفهمه هو أنهم وصلوا هنا بعد أن أرسلتم رسالة في الفضاء |
| O kızı bu özel sanal uzaya getirmiş olabilir mi? | Open Subtitles | لهذه الاسباب توجد تلك الفتاة في الفضاء الافتراضي الخاص بك؟ |
| Güneş, her gün uzaya milyarlarca ton sıcak gaz ve elektrik parçacığı ateşler. | Open Subtitles | تُطلق الشمس بلايين الأطنان من الغازات الحارّة والجسيمات الكهربية نحو الفضاء كل يوم |
| Bana getirdiğin acil durum vericisi uzaya yardım sinyali yollayacak. | Open Subtitles | أداة اللاسلكي التي أحضرتها لي ستبعث بإشارة إستغاثة في الفضاء. |
| Tony patlamayı durdurup onu bir silahtan dakikada 3000 mil hızla çıkan kurşun gibi uzaya yönlendireceğimize bahse girdi. | Open Subtitles | توني يراهن بأننا يمكننا أحتواء قوة الأنفجار وتوجيهه إلى الفضاء مثل الطلقة من البندقية بسرعة 3 الألف ميل بالدقيقة |
| Ve Cadı Başı Bulutsusu, dev yıldızlardan oluşan gözleriyle uzaya öfkeyle bakar gibidir. | Open Subtitles | وسديم رأس الساحرة، بشراسة يحدق في الفضاء مع عيون مصنوعة من نجوم عملاقة |
| Belki gezegenlere olan ilgimden belki de buna duyduğum hoşnutsuzluktan ama hatırladığım kadarıyla hep uzaya gitmeyi hayal ettim. | Open Subtitles | لربما إنهُ حبي للكواكب الخارجية أو كُرهي المتزايد لكوكبنا و لكنني حسب ما أتذكر دائماً أنني حلمتُ بالسفر للفضاء |
| Siz benim yedi defa uzaya çıktığımı gördünüz, değil mi? | Open Subtitles | أجل الآن لقد رأيتمونى اذهب للفضاء 7 مرات أليس كذلك؟ |
| Adamları uzaya gönderiyoruz ama bir tane üstü açılır arabaya bindiremiyoruz. | Open Subtitles | استطيع وضع هؤلاء الشباب بالفضاء ولكني لا استطيع وضعهم ببضعة سيارات |
| Dün, Japonya saatiyle akşam 11.47'de yedi Amerikalı astronot Cape Canaveral'dan uzaya gönderildi. | Open Subtitles | البارحة الـ20 من الشهر الجاري 11: 47 بتوقيت اليابان سبعة رواد فضاء أمريكيون.. |
| Onu uzaya atmayacağına... yani, sıkılana kadar? | Open Subtitles | أنْ لا تفجرها فى الفضاءِ حتى تتْعب منها؟ |
| Sizin ve uzay giysinizin uzaya gitmesi ne kadara mal olacak? | TED | كم ستكلفنا الرحلة الى المدار الفضائي بحسب تلك التكلفة الجديدة |