Etrafıma baktığımda, bu tutkundan vazgeçtiğini görüyorum. | Open Subtitles | عندما أنظر حولي يتبين لي أنك تخليت عن ذلك الولع |
Nasıralı'yı takip etmek için servetinden vazgeçtiğini duyunca. | Open Subtitles | ان كنت تخليت عن كل ما تبذلونه من ثروة لمتابعة الناصري. |
Sakın bana fazladan 30 kağıt kazanıp araba pazarlamak için iki yıl sahaya çıkmaktan vazgeçtiğini söyleme. | Open Subtitles | لا تخبرني بأنك تخليت عن سنتين مميزة من مهنتك لتقوم ببيع السيارات |
Başka nelerden vazgeçtiğini öğrenmek istedim. | Open Subtitles | وددت معرفة المزيد عمّا تتخلّى عنه. والدك شارك في حرب الخليج |
Evliliğinden vazgeçtiğini sanıyordum. | Open Subtitles | كنت تحت الإنطباع أنّك فقدت الأمل في الزواج |
Neden vazgeçtiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف ما تتخلين عنه. |
Ama seninle birlikte olabilmek için nelerden vazgeçtiğini bilmen gerek. | Open Subtitles | لكن يجب ان تعرف أنها ستتخلى عن الكثير من اجلك |
Aramis bana toprağından ve ünvanlarından vazgeçtiğini söylediğinde, hiçbir insanın diğerinin üstünde olmamasına inandığın için olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | عندما أخبرني أراميس أنك قد تخليت عن أرضك ولقبك أعتقدت أنه بسبب ايمانك ان لا رجل فوق آخر |
Senin işitme ameliyatından vazgeçtiğini duyduk. | Open Subtitles | اكتشفنا انك تخليت عن عملية ارجاع السمع |
- Korkak olmaktan vazgeçtiğini söylemek için. | Open Subtitles | لإخبرها بأنّك تخليت عن جبنك .. |
Serena'ya yardım etmek için araştırmaktan vazgeçtiğini biliyorum. | Open Subtitles | .(أنا أعلم أنك تخليت عن بحثك من أجل (سيرينا |
Şeytan'ın Başı'nın yüzüğünden vazgeçtiğini duydum. | Open Subtitles | سمعت أنك تخليت عن خاتم (رأس الشيطان). |
Başka nelerden vazgeçtiğini öğrenmek istedim. | Open Subtitles | وددت معرفة المزيد عمّا تتخلّى عنه. |
Sadece bir süredir senden haber alamadım ve bir bakıma bizden vazgeçtiğini düşündüm. | Open Subtitles | لم أسمع شيئًا عنك منذ فترة وفكرت أنك ربما فقدت الأمل بنا. |
Seninle olmak için nelerden vazgeçtiğini bil. | Open Subtitles | لكن يجب ان تعرف أنها ستتخلى عن الكثير من اجلك |