Sizi ve ailenizi iyi tanımama rağmen beni tanıyıp tanımadığınızı bilmem mümkün değil. | Open Subtitles | حسناً، أنا أعرفك جيداً أنت وعائلتك لا أدري إن كنت تعرف من أكون |
Evinizi ve ailenizi böyle rahatsız etmek korkutup aklınızı karıştırmak benim hatam. | Open Subtitles | وقد كانت غلطتي إزعاج منزلك وعائلتك وربما العنفوانيه في ارباكك |
İsa, sizi ve ailenizi bu kurtlardan koruyan tek çobandır. | Open Subtitles | اليسوع هو الراعي الذي يحميكم أنتم وعائلتكم من تلك الذئاب. |
İsviçre malı, çifte lamine, güvenlik camı, evinizi korumak için, sizi ve ailenizi. | Open Subtitles | ثنائي المُرَقَّق المَخْلُوط سويسريون زجاج الأمان لحِماية بيتِكَ، أنت وعائلتكَ. |
Sizi ve ailenizi okul içinde tutacak,... ..diğer ölümcül canavarlardan koruyacağım. | Open Subtitles | واجعلكم تختبئون انتم وعائلاتكم في ميكنلي بإمان من شغب الاعاصير القاتل |
Ayın 18'i olan Pazartesi günü sizi ve ailenizi ziyaret etme şerefine ermek niyetindeyim." | Open Subtitles | وأجهز نفسى بسعادة لقياك وأسرتك يوم الأثنين الموافق 18 |
Buffalo'ya Edward O'L eary'yi öldürmek için geri döndüğü böylece onun ve geri kalan İrlandalıların Çinli babalarla beraber olmalarını ve ailenizi ortadan kaldırmanızı engelleyeceği gibi mi? | Open Subtitles | مثل انه جاء الى buefllo لقتل اورى فرانك هذا متكسح كبير |
Bizi buraya sizi ve ailenizi kampa sağ salim getirmemiz için yolladılar. | Open Subtitles | الشيخ أرسلنا لنتأكد من وصولك أنت وعائلتك إلى المخيم بسلام. |
Adam hem tehlikeli, hem de dengesiz üstüne bir de sizi ve ailenizi tehlikeye atıyor. | Open Subtitles | إنه خطر ولا يمكن التنبؤ بتصرفاتِه وهذا يعرضك أنت وعائلتك للخطر |
Adam hem tehlikeli, hem de dengesiz üstüne bir de sizi ve ailenizi tehlikeye atıyor. | Open Subtitles | إنه خطر وغير متوقع التصرفات وسيضعك وعائلتك في خطر |
Korkarım bir sürü evrak işi olacak ve görünen o ki, ...sizi ve ailenizi de ilgilendiriyor. | Open Subtitles | أخشى أن الأمر سينتشر في الأخبار, وكما تبدو الأمور فيجب أن نشملك أنت وعائلتك بالخبر |
İşinizi sürdürün ve ailenizi buradan götürün. | Open Subtitles | حسناً نحن سنبدأ وسنُخرجك أنتِ وعائلتك في أقرب وقت مِن هُنا. |
Efendim, danışmanınıza açıkladığımız gibi, büro siz tam işbirliği yaptığınız sürece sizi ve ailenizi koruyacaktır. | Open Subtitles | ماذا تفعلون ؟ سيدي ، كما شرحنا للمُحامي الخاص بك سيقوم المكتب بحمايتك أنت وعائلتك |
Size temin ederim ki Nikki ve ailenizi korumak için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. | Open Subtitles | بكل شيء ممكن لحماية نيكي وعائلتكم |
Demiryolu sizi ve ailenizi istediğiniz yere götürür. | Open Subtitles | توفر لكَ سكة الحديد تكاليف نقلك أنت وعائلتكَ إلى حيث تودّ الرحيل. |
Sizi ve ailenizi varlıklı yapacak. | Open Subtitles | يجعلوكِ وعائلتكَ بعافية جيدة. |
Şimdiye dek kendinizi ve ailenizi dünyadan soyutlayarak hayatta kaldığınızı biliyorum. | Open Subtitles | وأنا أعلم أنكم قد بقيتم على قيد الحياة كل هذا الوقت ـ من خلال عزل أنفسكم ـ ماذا لديك ،يابنيّتي وعائلاتكم |
Umarım, beni arındırdığı gibi evinizi ve ailenizi arındırır. | Open Subtitles | آمل أن ينقي منزلك وأسرتك كما فعلت أنت معي |
Buffalo'ya Edward O'L eary'yi öldürmek için geri döndüğü böylece onun ve geri kalan İrlandalıların Çinli babalarla beraber olmalarını ve ailenizi ortadan kaldırmanızı engelleyeceği gibi mi? | Open Subtitles | مثل انه جاء الى buefllo لقتل اورى فرانك هذا متكسح كبير |