ve bir anda kendi istediklerini değil, onun istediklerini söylüyorsun. | Open Subtitles | وفجأة أنت لا تقولي الذي تعنيه، لكن الذي يعنيه هو. |
Yani, seni tanımıyorum bile ve bir anda buraya taşınıyorum. | Open Subtitles | أَعني، أنا لا أَعْرفُك حتى وفجأة أَنا أنتقل إلى بيتك |
ve bir anda bir kez daha enstitü bir dinlenceye dönüşüyor. | TED | وفجأة تتحول المؤسسة مرة أخرى، إلى مكان لتشاهد فيه الحدث. |
ve bir anda kendimi Belize'deki tapınakta buldum. | Open Subtitles | و فجأة وجدت أننى قد عدت إلى المعبد فى بليز |
Adanın diğer tarafından geldin ve bir anda ipleri eline mi aldın? | Open Subtitles | تتسكع في الغابة ثم ماذا و فجأة أصبحت أن المسئول الآن؟ |
ve bir anda bütün bu durum bir Alman pornosu gibi gelmeye başlıyor ve ben de ... (Gülüşmeler) Melanie kuzuyu alıyor, direğe koyuyor, açıyor. | TED | وفجأة كل شيء بدأ يبدو وكأنه الإباحية الألمانية، وأنا متعجباً ميلاني تلتقط الحمل، وتضعه على الطاولة، وتفتحه. |
Ocak ayında New York'daki Hudson nehrinde bir mucize yaşandı, ve bir anda Sully ismi kreşler icin çok önemli bir isim oldu. | TED | حيث شهدنا تلك المعجزة في نهر هدسون في مدينة نيويورك شهر يناير وفجأة أصبح الطيار سولي علماً في مراكز الأطفال |
Her neyse onu dinliyordum ve bir anda ağlamaya başladım. | Open Subtitles | على أي حال. لقد كنت أستمع أليه وفجأة وجدت نفسي أبكي |
Elim çok iyiydi ve bir anda kötü oluverdi. | Open Subtitles | لم اتوقع ما حدث ، أوراقي كانت رابحة وفجأة خسرت |
Beni işin döndüğü kısım çektiler ve bir anda yasal olmayan bir sürü iş döndüğünü gördüm. | Open Subtitles | وقد جذبوني الى جانب الاعمال وفجأة عرفت ان هذه الامور تحدث بشكل غير قانوني |
Yerde bir gece geçirdin ve bir anda doktor mu oldun Brian? | Open Subtitles | قضيت ليلة واحدة على الأرض وفجأة أضحيت طبيبًا؟ |
Hayatıma girdin ve bir anda sigortam, karım ve üç ayın üzerinde bir yaşam umudum oldu. | Open Subtitles | لقد أتيت إلى حياتي, وفجأة أصبح لدي تأمين, وزوجة، لدي احتمالية للحياة أكثر من ال3 أشهر القادمة. |
Güneş batıyordu ve bir anda üç yıl öncesine gittim ve o anda anladım. | Open Subtitles | وفجأة بدت كأنها قبل ثلاث سنوات ونظرت إلى عينيه وعرفت |
Ama sonra sizlerle tanıştım ve bir anda duvarım gerçek arkadaşlarla ve gerçek hayallerle dolmaya başladı. | Open Subtitles | لكن بعدَ ذلك قابلتُكم يارفاق وفجأة بدأ الحائط يمتلئ بأصدقاءٍ حقيقين .وأحلامٍ حقيقية |
Bağlantımız var ve bir anda şüpheli durumuna düşerim. | Open Subtitles | نحن المرتبطين بها، وفجأة وأنا المشتبه به. |
Bir gün eve geldim, Babe kayıptı ve bir anda beni rahatsız etmeyi kesti. | Open Subtitles | ويوم واحد عدت إلى البيت، ذهب فاتنة، وفجأة انها توقف المضايقه لي. |
Adam kitabı sattı, senaryoyu da bana yazdırdılar ve bir anda nasıl olduysa sözleşmeyi tamamen unuttular. | Open Subtitles | لذا قاموا ببيع الكتاب وسمحوا لي بأن أكتب نص الفيلم وفجأة بدون أي إنذار |
O anda etkisine kapılıyorum ve bir anda oluveriyor işte. | Open Subtitles | انغمس في اللحظة و فجأة, يحدث ذلك هكذا فقط |
ve bir anda bakıyorsun ki, tüm dünyaya açılmışsın. | TED | و فجأة ينفتح العالم كله أمامك. |
dedi ve bir anda fark ettim ki: Onlar çocuklar değildi; onlar oğlanlardı - hepsi erkekti. | TED | و فجأة أدركت أن: أنهم لم يكونوا أطفالا؛ كانوا صِبْية -- جميعهم صبية. |
Dahil olmak istiyorsun ve bir anda istenilen kişi oluyorsun. | Open Subtitles | فجأة تريد الانضمام؟ و فجأة أصبحت هو؟ |