Döşemenin altını kazması gerekiyormuş ve işi 600 dolara yapacakmış. | Open Subtitles | قال أنه مضطر لأن يحفر تحت البلاط أو شئ كهذا و ستكون التكلفه حوالى 600 دولار |
Döşemenin altını kazması gerekiyormuş ve işi 600 dolara yapacakmış. | Open Subtitles | قال أنه مضطر لأن يحفر تحت البلاط أو شئ كهذا و ستكون التكلفه حوالى 600 دولار |
Stephen ve işi nedeniyle o kadar çok kişiyle karşılaşıyorum ki, aslında kesin bir şey söyleyemem. | Open Subtitles | لقد قابلت العديد من الناس من خلال ستيفن وعمله تجعلنى لا اكون متاكدا جدا |
Öldüğünde büyün eşyaları ve işi benim olacak. | Open Subtitles | عندما يموت سأخذ كل أغراضه وعمله |
Kendisi ve işi haricinde. | Open Subtitles | ما عدا نفسه وعمله |
Kendisi ve işi dışında bir şey düşünmüyor. | Open Subtitles | لا يهتم إلا لنفسه وعمله |
Sid sert bir adamdı ama işine aşıktı ve işi de Amerika'yı bize güldürmekti. | Open Subtitles | كان (سد) حقير قاس، لكنه أحب عمله، وعمله كان إيصالنا لإضحاك (أمريكا) |
John öldü. ve işi de nerdeyse bitti. | Open Subtitles | جون)، قد مات) وعمله شارف على الإنتهاء |