ويكيبيديا

    "vereceklerini" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سيدفعون
        
    • سيعطوني
        
    • سيسمحون
        
    • سيعطونك
        
    • يعطوني
        
    • سيدعونا
        
    Öncesinde kızlardan biriyle öpüşürsen fazladan para vereceklerini söylediler. Open Subtitles قالوا أنهم سيدفعون أكثر إن قبلتي إحدى الفتيات أولاً
    Çölde gömülü kemikler için bu kadar vermeye razıysalar yaşadığını söylersem ne kadar vereceklerini bir düşün. Open Subtitles أجل, فأعتقدت انهم اذا كانوا على استعداد لدفع هذا القدر للعثور على بعض العظام المدفونة في الصحراء فحسب تخيلت ماذا سيدفعون بالفعل
    Sizin adınıza gidip alabilirim ama bana vereceklerini sanmıyorum. Open Subtitles حسناً، يُمكنني أن أحاول جلبهم لك لكن لا أظن إنهم سيعطوني إياهم.
    Bana iyi bir iş vereceklerini söylediler. Open Subtitles و قالوا أنهم سيعطوني عملاً
    İstediğin zaman kullanmana izin vereceklerini mi zannediyorsun? Open Subtitles أتعتقد انهم سيسمحون لك بقيادة طائرة لو سبق دخولك السجن ؟
    Paranızı geri vereceklerini söylediler. Farkındayım teras yaptırmışsınız. Open Subtitles قالوا إنهم سيعطونك أموالك, ولكن إذهب وتأكد
    Neden bana burs vereceklerini düşünüyorsun ki? Open Subtitles مالذي يجعلك تظن باأنهم سوف يعطوني منحة دراسية ؟
    O cadıyı öldürseler bile yürüyüp gitmemize izin vereceklerini mi sanıyorsun? Open Subtitles حتي لو قتلوا تلك الساحرة اللعينة , أتعتقد بأنهم سيدعونا نمشي؟
    Daha hızlı bitsin diye geceleri çalışırsak 25 dolar daha fazla vereceklerini söylediler. Open Subtitles قالوا ، إذا عملنا خلال الليل سيدفعون لنا 25$ زيادة لكي ننتهي منه بسرعة
    Turistlerin ölüm tuzağının üzerinde seninle turlamak için para vereceklerini mi sanıyorsun? Open Subtitles سيدفعون لك كى تأخذهم للأعلى؟ ... .
    Nereyi istersen izin vereceklerini düşünüyorum. Open Subtitles أنا أظن أنهم سيسمحون لك بأن تعيش في أي مكان ترغبه
    Günbatımına doğru sürmemize izin vereceklerini sanıyorsan, yanılıyorsun. Open Subtitles أنت تحلمين إذا تعتقدي أنهم سيسمحون لنا بالحياة حتى نبلغ الشيخوخة
    İyi de, bize bilgisayarları kullanma izni vereceklerini sanmıyorum Open Subtitles أجل، حسناً، لا أعتقد أنّهم سيسمحون لنا بإستخدام الحاسوب.
    Hindi pişirmek için sana 6 saat izin vereceklerini mi düşünüyorsun? Open Subtitles تظنينهم سيعطونك 6ساعات لتطبخي الديك الرومي؟
    Öğlen yemeği vereceklerini bilemedim. Open Subtitles لم أعرف إذا ما كانوا سيعطونك غداءاً.
    Sana dokunulmazlık vereceklerini mi sanıyorsun gerçekten? Open Subtitles أتظنين حقاً أنهم سيعطونك الحصانة؟
    O kadar iyiydim ki, bana 180.000 dolarlık mal vereceklerini söylediler. Open Subtitles كنت بارعاً في هذا، لكنّهم قرّروا أنّ يعطوني بضاعة تُعادل 180 ألف دولار.
    Rüzgâr gibi girip çıkmamıza izin vereceklerini mi düşünmüştün? Open Subtitles -أترى؟ هل إعتقدت أنهم سيدعونا ندخل ونخرج مثل الرياح؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد