"vicdanımın" - ترجمة من تركي إلى عربي

• ضميري

Belki de vicdanımın sığacağı kadar büyük bir delik açmışımdır.
ربما انني صنعت ذلك ليتناسب مع ضميري ليخرج من خلاله

vicdanımın rahatlığı ve Tanrı ile barışmak için tüm suçlamaları kabul ediyorum.
من أجل أراحة ضميري تجاه الالهة أقـًـر وأعترف بكل التهم الموجهة ضدي

Kendimi daha iyi tanımayı öğrendim. Bundan böyle vicdanımın sesini dinleyeceğim.
من الآن فصاعداً ، سوف أفعل ما يمليه علي ضميري

vicdanımın hangisi önce gelir diye sorduğu zamanlar oldu.
لقد كانت هناك أوقاتاً حين يسألني ضميري عن أولويّة الأشياء.

vicdanımın sesi bana Yahudi efendime arkamı dönmememi söylüyor.
بالتأكيد ضميري يمنعني من الفرار من سيدى اليهودي

vicdanımın güçlü olması ihtiyaçlarımın azlığındandır.
احتياجات بلادي هي أقل وهذا هو السبب ضميري قوي.

O yüzden size, bu konuyu düşünmenizi ve işimi vicdanımın bana söylediği şekilde yapmama izin vermenizi öneririm.
أقترح أن تفكّري بذلك، و تسمحي لي أن أقوم بعملي. اسمحي لي أن أقوم به كما يُملي عليّ ضميري.

Biliyorum, biliyorum da vicdanımın rahat etmesi için bunu söylemek zorundaydım.
أعلم، أعلم ولكن عليّ أن أقولها من أجل ضميري

Biliyorum, biliyorum da vicdanımın rahat etmesi için bunu söylemek zorundaydım.
أعلم، أعلم ولكن عليّ أن أقولها لإراحة ضميري

Belki de onlar vicdanımın yansımasından başka bir şey değil.
على الأرجح هم ليسوا سوى... مظهراً من مظاهر ضميري

vicdanımın elverdiği bir karar vereceğim.
سأتخذ قراري بما يمليه عليّ ضميري.

vicdanımın sesini dinleyeceğim.
ما يمليه على ضميري

Yargıç Danforth, vicdanımın sesi dinmiyor. Bu adama inanıyorum!
أيها القاضي (دانفورث) لا أستطيع أن أخالف ضميري أنا أصدق هذا الرجل

vicdanımın sesini dinliyorum.
أنا أصغي إلى ضميري

Şimdi de vicdanımın sesi mi olacaksın?
هل أنت تخاطب ضميري أم ماذا؟

vicdanımın bana söylediğini yapmalıyım.
سأفعل مايمليه علي ضميري.

Bir sanatçı olarak açgözlülüğüm vicdanımın önüne geçmişti.
"طمعي كرسامة إنتصر على ضميري."

...vicdanımın beni hiçbir şeyle suçlamaması.
أن ضميري لا يتّهمني بأيّ شيء

- Benim vicdanımın sesi Tony Cox bi kere - Ne
توني كوكس) هو ضميري) - ماذا؟