Bir kez daha, Catherine Winslow'un görüntülerine bakıyoruz, meşhur siyasi savcı Jeremy Winslow'un eşi, kızı Caitlin'in öldürülmesi suçundan tutuklandı. | Open Subtitles | مرة أخرى أنتم تشاهدون صورا لكاثرين وينسلو زوجة المحامي السياسي البارز جيرمي وينسلو وهي تعتقل على إثر مقتل ابنتها كيتلين |
Jeremy Winslow'un hukuk bürosu onların Amerika'daki varlıklarını yönetiyor. Sayın Başkan. Beni kabul ettiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | مكتب جيرمي وينسلو للمحاماة أدار اصول اموالهم المريكية سيدي الرئيس شكرا لرؤيتي هل تسمح لي |
Yapma, ikimiz de Winslow'un çenesini tutamadığını biliyoruz. | Open Subtitles | ارجوك ونحن على حد سواء نعرف أن "وينسلو" غير قادر ابقاء فمه مغلق |
Bu görüntü Winslow'un evdeki hesabından izlenmiş. | Open Subtitles | أستطيع اخبارك أن هذا الفيديو تمت مشاهدته من منزل (وينسلو) |
Winslow'un ölümünün bütün sorumluluğunu üstleniyorum, efendim. | Open Subtitles | أتحمل المسؤولية الكاملة لقتل (وينسلو), يا سيدي |
Winslow'un itirafı doğrudan Nucky Thompson'la bağlantılı. | Open Subtitles | إعتراف (وينسلو) خيط مباشر للإيقاع بـ(ناكي تموسون) |
Her biri. Hepsi Damien Winslow'un müşterisi. | Open Subtitles | كل فردٍ واحدٍ منهم عميل لدى (داميان وينسلو)! |
"Caitlin Winslow'un babasının ofisinden çaldığı..." | Open Subtitles | ،الظرف الذي سرقته (كايتلين وينسلو) من شركة أبيها" |
Winslow'un fotoğrafındaki yarı çıplak adam onun üvey babasıydı. | Open Subtitles | الرجل بلا قميص في الصورة هو زوج أم اا(وينسلو)اا |
Winslow'un telefonunda başka ne olduğunu bulmamız gerekiyor. | Open Subtitles | نحن بحاجة لرؤية ماذا أيضا على هاتف اا(وينسلو)اا |
Buranın sahibi Winslow'un annesi ama üvey babası yürütüyor. | Open Subtitles | تملك والدة (وينسلو) هذا المكان ولكن زوج أمها يديره |
Birkaç yıl önce Winslow'un annesi borsacı kocasından ayrılıp bahçıvanıyla kaçıyor, onunla evleniyor ve ona bu işi kuruyor. | Open Subtitles | قبل بضع سنوات والدة (وينسلو) تركت زوجها سمسار البورصة وهربت مع هذا الرجل |
Ken'in bunu bilmesinin tek yolu Winslow'un ona söylemiş olması. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة بأن يعرف (كين)تلك المعلومت هي أن تخبره (وينسلو) بها |
Neden Winslow'un onu affetmeyeceği konusunda endişeliydi? | Open Subtitles | لمّ خشيت من عدم مسامحة (وينسلو) لها؟ |
Winslow'un çektiği bir selfie vardı. | Open Subtitles | لقد كانت صورة سيلفي إلتقطتها (وينسلو) |
Hepsi Winslow'un ailesi adına. | Open Subtitles | كلها أسماء لعائلة اا(وينسلو)اا |
Winslow'un son mesajına dikkat edin. | Open Subtitles | فلتلقي نظرة على رسائل (وينسلو) الأخيرة |
Winslow'un vurulmasını 50 kere konuştuk, efendim. | Open Subtitles | تطرقنا 50 مرة لمقتل (وينسلو) |
Winslow'un ona erişimi var mı? | Open Subtitles | هل يمكن ل (وينسلو) قيادتها؟ |
Winslow'un telefonu için arama emrimiz var. | Open Subtitles | لدينا مذكرة لهاتف (وينسلو) |