- Bir şey benim için önemliyse bütün yüreğimi koyduğumu öğreneceksiniz. | Open Subtitles | حسناً اعتقد بأنك ستعرفين بأني سأضع قلبي على الأشياء التي تهمنّي |
St Vincent hastanesinde geçirdiğim iki sene hem yüreğimi katılaştırdı, hem de moralimi bozdu. | Open Subtitles | سنتين من معاشرة حصى المرارة في مستشفى القديس فنسينت قد جعلتا من قلبي قاسياً لكنها جعلت أجزاء أخرى مهمة مني أكثر ليونة |
Hung, yeni adıyla Jimmy'nin Tommy ve küçük oğlumuz Alan gibi benimle Vietnam dilinde konuşmayı reddetmesi yüreğimi parçaladı. | Open Subtitles | هونج الأن جيمي حطم قلبي عندما رفض تحدث الفيتنامية معي كمافعلتومي,وابنناالجديدألن |
"yüreğimi ellerinin içine... aldığında aşkın gücünü gördüm, kadınım onun kollarında... örtüsüne sarınmış uyuyordu." | Open Subtitles | بهجة الحب تغنّي لي بينما يمسك قلبي بين يديه وفي أحضانه ترقد حبيبتي |
Bulamıyorum, başka zincir yok. Ve bu, yüreğimi yiyip bitiriyor. | Open Subtitles | لا قدرة لى على هذا وذاك وهذا الأمر يفطر قلبى |
Gözlerinizde görüyorum benim yüreğimi saran da aynı korku. | Open Subtitles | إنني أرى في عيونكم نفس الخوف الذي كان من الممكن أن يقتلع قلبي |
sizin gibi büyüleyici genç insanlara sırrımı açabilmek yüreğimi nasıl hafifletti anlatamam size. | Open Subtitles | ليس لديك فكرة كم يبهج قلبي أن أجد أشخاصا شبانا وسيمين مثلكما |
İkinizin böyle güzelce anlaşıyor olması yüreğimi ferahlatıyor. | Open Subtitles | هذ يجعل قلبي يعمل بكفائة عالية لمجردرؤيتكماتتقدمانمعاً. |
Beni üniversitede ektikten sonra duygusal anlamda yüreğimi kapattım kendimi işime verdim, tutkunun yerine onu koydum. | Open Subtitles | بعد أن تجاهلتني في الكلية، أغلقت قلبي عاطفياً، أقحمت نفسي في العمل، إتخذته شغفاً |
Siz kumruların cıvıldamasını dinlemek yüreğimi ısıtıyor. | Open Subtitles | .يسعد قلبي ان اسمعكم تتغنوا يا زوج العصافير |
Çünkü tüm o insanlar için, köylüler için ortaya yüreğimi koydum fakat karşılığında bir bok alamadım. | Open Subtitles | أعطيت قلبي ،لكل أولئك القرويين الملاعين ولم آخذ شيء بالمقابل |
Ama bu yeni bebeklerin hırpalanması yüreğimi burkuyor. | Open Subtitles | ولكن هذه الطائرات اللطيفة عندما تهزم، فإنها تحطم قلبي. |
Tatlım, ailemizin bu şekilde parçalandığını görmek yüreğimi dağlıyor. | Open Subtitles | عزيزتي , أنه يحطم قلبي لرؤية عائلتنا تتمزق بمثل هذه الطريقة |
Şayet öleceksem son anlarımı seninle yaşayacağımı bilmek yüreğimi ferahlatıyor. | Open Subtitles | لو سأموت سترتفع مكانة قلبي ليشاركك أخر لحظاتي |
- Ellerine vurdun zincirleri bana. Görünmez zincirler yüreğimi bağlıyordu. Beni babanın kollarından ayrılmaya itiyordu. | Open Subtitles | لقد صغتهم بيديك كل قيد قيدت به قلبي لإبعادي عن أيدي والدك |
Bana yüreğimi takip etmemi öğretti ve bunu bunu yalnız başıma yapmam gerektiğini biliyorum. | Open Subtitles | لقد علمني أن أتبع قلبي ..وأنا اعلم انه يجب عليّ .. عليّ أن أفعل هذا .. |
sevgili ruh, durumunuz yüreğimi parçalayıp beni hasta ediyor. | Open Subtitles | أو تدرك هذه النفس أن قلبي الضعيف يرثى له |
Birisi yüreğimi yumrukluyor gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر فقط وكـــأنّ شخصـاً مـا ضربني في قلبي |
Evet, oradaki kadınla evliydim ve yüreğimi parçaladı. | Open Subtitles | يجب أن يكون هنالك رجل في حياتك لقد تزوجت من تلك المرأة وفطرت قلبي |
Ben sana yüreğimi açıp bir şey anlatıyorum, sen dalga geçiyorsun. | Open Subtitles | أخبرك بشيء من أعماق قلبى, وأنت تضحك عليه؟ |
Bunu iç yüreğimi içtiğin gibi. | Open Subtitles | ..أفرغ ما فى هذا الكأس كما أفرغت قلبى |