Kendime başka bir bıçak almanın tam zamanı. O yüzden bunu sana vermeliyim. | Open Subtitles | لقد حصلتُ لنفسي على سكين آخر لذا ينبغي أن أعطيك إيّـاه |
Bu yüzden bunu kesinlikle yanımızda götürmeliyiz. | Open Subtitles | لذا ينبغي علينا حقّاً أن نأخذ هذا. |
Belki de ama Yıldız Burgusu peşinde olduğumu biliyor bu yüzden bunu ne kadar sürdüreceğin konusunda dikkatli olmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | رُبما ، لكن شرطة " ستار هيلكس " تعلم أنني أسعى خلفك ، لذا ينبغي عليك أن تكون حريصاً بشأن البُعد الذي تود أن يصل إليه ذلك الأمر |
Bu yüzden bunu bir kez daha söylemeliyim. | Open Subtitles | أننا سنفقد عذوريتنا مع بعضنا لذا أريد أن أقولها مرة أخيرة |
Kendimi sorumlu hissediyorum bu yüzden bunu almanı istiyorum. | Open Subtitles | أشعر بالمسؤولية ، لذا أريد أن أعطيك هذا |
Bu yüzden bunu yalnızca, borulardan et ve kemik temizlemeyi biliyorsanız yapmalısınız. | Open Subtitles | ولهذا السبب يجب عليكم فعل هذا فقط إذا كُنتم تعلمون كيفية التخلص من اللحم والعظام من أنبوب الصرف |
O yüzden bunu yapmaya devam etmeliyiz. Tamam. | Open Subtitles | ولهذا السبب يجب علينا أن نستمر بفعل ذلك |
Geçen sene, bazı kabul edilemeyecek türden hadiseler yaşadık o yüzden bunu sizin için kolaylaştırmak istiyorum. | Open Subtitles | العام المنصرم, واجهتنا بعض الحوادث التي لا تحتمل... لذا, أريد أن أسهّل هذا عليكم... |
Bu yüzden bunu tekrar denemek istiyorum. | Open Subtitles | لذا أريد أن أعاود الكرّة مجدداً. |
Bu üniforma kabak gibi bu yüzden bunu olabildiğince çabuk bitirmek istiyorum. | Open Subtitles | {\pos(192,200)} تضغط حمّالة الآمان على أعضائي الخاصة، لذا أريد أن أنتهي من هذا بأسرع ما يمكن. |
- İşte bu yüzden bunu sen yapmalısın. | Open Subtitles | - وهذا هو السبب يجب عليك أن تفعل ذلك. |
Bu yüzden bunu açmalısın. | Open Subtitles | وهذا هو السبب يجب فتح هذا . |