yılanların kamuflajı mükemmel ama ağır çekimde görüldüğü gibi kuşların refleksleri de öyle. | Open Subtitles | إنّ تمويه الثعابين رائع وكذلك ردود أفعال الطيور بينما هذه الطلقة السريعة تكشف |
Bu fotoğraf, size bazı yılanların boyları hakkında fikir verebilir. | TED | هذا يعطيك فكرة عن حجم بعض هذه الثعابين. |
Ve bir yılanın ruhuna sahip her akıntı bütün yılanların ruhları, büyük nehirde buluşacak ve her biri bir tane olmak, en büyüğü olmak bütün ruhların en büyüğü olmak için . kendi etrafında kıvrılacak. | Open Subtitles | .. و كل تيار له ثعبان روحها وجميع الثعابين روح لقاء في نهر كبير وتطور في مختلف أنحاء بعضها البعض |
Eğiticileri yılanların zehirli olduklarını gördüğünde onları oradan uzaklaştıracağını biliyordum. | Open Subtitles | لقد عرفت أن مدربها سيخرجها من هناك فور رؤية الأفاعي |
Bu yılanların ortaya çıktığı dönemde, ...çevrede devasa büyüklükteki memeliler vardı. | Open Subtitles | ثم ظهرت، تلك الأفاعي التي ولدت في البيئة، مع الثديات الكبيرة |
...yılanların daha rahat dışarı çıkması için kapıların açık kalmasını sağlamış. Dikkatli ol! | Open Subtitles | جعل فتحة باللوحه هنا لكي تستطيع الثعابين الخروج |
O uçaktaki tüm yılanların türlerini istiyorum! 7 dakikadan az zamanın kaldı! | Open Subtitles | حدثني عن الثعابين على الطائره لديك سبع دقائق |
yılanların götünde koşturmaktan daha iyisi olmalısın. | Open Subtitles | لأني أعتقد أن هذا أفضل من إصطياد الثعابين |
Üzerinde yılanların sarıldığı bir de asası vardır. | Open Subtitles | لديه شعار من الثعابين حول و داخل تلك العاهرة |
Bırak ben yapayım. yılanların huyunu gemidekilerden daha iyi biliyorum. | Open Subtitles | دعني اقوم بهذا انا اعرف الثعابين اكثر من اي احد في الغواصة |
Bana, yılanların üzerinde yürüme gücü ve düşmanlarımı alt etme yeteneği verdi. | Open Subtitles | انه يعطيني الشجاعه كي امشي فوق الثعابين, و اهزم كل اعدائي. |
yılanların diğer yılanları yediğini biliyor muydun? | Open Subtitles | أتعرف أن الثعابين تأكل الثعابين الأخريات ؟ |
Onun zayıflığı bu yılanların iktidarı ele geçirebileceklerini düşünmelerine neden oldu. | Open Subtitles | ضعفه سمح لهؤلاء الأفاعي أن يعتقدوا أن بإمكانهم الإستيلاء على السلطة |
yılanların midesinde bir şey yoksa nereden geldi o zaman? | Open Subtitles | معادن ثقيلة، إن كانت بطون الأفاعي خاوية فمن أين جاءت؟ |
Halka hitap ettiği söylenemez. Sadece yılanların ve cenazelerin işine yarar. | Open Subtitles | إنها ليست مصنوعة من أجل البشر انها مصنوعة من اجل الأفاعي والتوابيت |
Ve bu geceki tamiratta tüm yılanların merkezi mekanizmasını kontrol et. | Open Subtitles | إفحص الوحدة المركزية لجميع الأفاعي خلال فترة الصيانة |
Akıncılar resifi tararken, ava katılan yılanların sayısı da artıyor. | Open Subtitles | بينما يُنظّفُ المهاجمون الشعبة المرجانيةَ، أالمزيد من الافاعي تنضم الى الصيدِ. |
O çocukları yılanların ısırmasını istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن يتعرض أحد أولئك الأطفال للدغة أفعى |
Ki bilsem bile o yılanların gemiye sokulmasına asla izin vermezdim. | Open Subtitles | اذا علمت ان هناك ثعابين لم اكن لاسمح باصعادها الي الغواصة |
İçinde kertenkele ve yılanların oldugu akvaryum. | Open Subtitles | إنه حوض للثعابين و السحالي |
Sadece evcil hayvan dükkanlarını, sürüngen uzmanlarını ara- yılanların dünyasını bilmiyorum- ...ve onları kimin satın aldığını öğren. | Open Subtitles | وأحضر أخصائيّ لا أعرف، عالم أفاعي وأنظر من كان يشتريها |
En korkunç halüsinasyonları ya da farelerin, yılanların, böceklerin yerden fışkırdığını, solucanların duvarlarda gezindiğini görürsün. | Open Subtitles | يمكنك ان ترى أفظع الهلاوس أو الجرذان والثعابين, والصراصير تخرج من الأرض والديدان تنزلق على الجدران |
Anne, yılanların memeleri var mıdır? | Open Subtitles | أمى ، هل إناث الأفاعى لهن حلمات ثدى ؟ |