ويكيبيديا

    "yaşayamazsın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • العيش
        
    • تعيشي
        
    • لن تعيش
        
    • أن تعيش
        
    • التعايش
        
    • يمكنك عيش
        
    • أنت لا تَستطيعُ العَيْش
        
    • تعش
        
    Ben iki evle birden ilgilenemem ve sen de yalnız yaşayamazsın. Open Subtitles لا أستطيع تحمل مصروف منزلين و أنت لا تستطيعين العيش بمفردكِ
    İstediklerin olmadan yaşayabilirsin ama ihtiyacın olan şeyler olmadan yaşayamazsın. Open Subtitles تستطيع العيش بدون ان رغبات ولكن لاتستطيع العيش بدون الحاجات
    Ama sen bensiz yaşayamazsın, benim sensiz yaşayamayacağım gibi. Open Subtitles لكنك لا تستطيع العيش من دوني مثل ما لا استطيع انا الحياة بدونك
    Teorim, sırrına dair birilerine güvenmediğin sürece,- gerçekten yaşayamazsın. Open Subtitles تقوم نظريتي علي فرضية أنه لا يمكن أن تعيشي .. أعني تعيشين بحق حتي تتأمنين شخصاً علي سرك
    Bu şekilde yaşayamazsın. Her şey çok mükemmel. Open Subtitles لا يمكنك العيش بالطريقة التي تعيش بها إنها مثالية جداً
    Jing Wu senin ailen, ve sen ailen olmadan yaşayamazsın. Open Subtitles جونج وو هي عائلتك و انت لن تستطيع العيش بدون عائلتك
    Onu tanırsın onu seversin, onsuz yaşayamazsın: Open Subtitles أنت تعرفها, ومولع بها ولا يمكنك العيش من دونها
    Hayatının sonuna kadar arkadaşlarınla yaşayamazsın. Open Subtitles أنت لا تستطيع العيش بقية حياتك مع الأصدقاء.
    Hayatının sonuna kadar arkadaşlarınla yaşayamazsın. Open Subtitles أنت لا تستطيعين العيش بقية حياتك مع الأصدقاء.
    Jing Wu senin ailen, ve sen ailen olmadan yaşayamazsın. Open Subtitles جونج وو هي عائلتك و انت لن تستطيع العيش بدون عائلتك
    Geçmişle yaşayamazsın. Yenilenmelisin. Open Subtitles لا يمكنك العيش فى الماضى يجب أن تواصل حياتك, دع الأمر يمر
    Eğer gerçek bir ressamsan, resim yapmadan yaşayamazsın. Open Subtitles إذا كنت رسامة حقيقية فستستمرين بالرسم لأنك لن تستطيعي العيش بدون الرسم سترسمين حتى تموتي ,حسنا؟
    Sadece haplarla yaşayamazsın. Open Subtitles انك لا تستطسع العيش علي حبة الفيتامين فقط
    kapandı. Kadınlar, onlarla beraber yaşayamazsın, özellikle alarm kodunu değiştirdiklerinde. Open Subtitles النساء ,لاتستطيع العيش معهن خاصة إذا قاموا بتغير رمز حماية جهاز الإنذار
    Anılarla yaşayamazsın, değil mi? Onlardan çok var. Open Subtitles لا يمكنك العيش في الذكريات هناك فقط الكثير منهم
    Anılarla yaşayamazsın, değil mi? Open Subtitles لا يمكنك العيش في الذكريات هناك فقط الكثير منهم
    Yani, bütün hafta enkaz halindeydin. Bu şekilde yaşayamazsın. Open Subtitles اعني، يا إلهي لقد كنتِ حطام هذا الأسبوع ولا يمكنك العيش بهذه الطريقة
    Sonsuza dek ormanda yaşayamazsın, gerek de yok zaten. Open Subtitles حسناص ، لا يمكنكِ أن تعيشي في الغابة للأبد وليس عليكِ ذلك هل تعرفين كيف تجعلين الأشباح ترحل؟
    Hayatını ihtimallere göre yaşayamazsın. Open Subtitles لا يمطنك أن تعيشي حياتك بناءً على الإحتمالات.
    Onun saçının teline dokunursan o bayrağı bulacak kadar yaşayamazsın. Open Subtitles ان لمست شعرة واحدة من رأسها لن تعيش لرؤية الراية
    Ona bir şey olsa, yaşayamazsın. Open Subtitles إفتراض أي شئ حدث إليه. أنت لا تستطيع أن تعيش.
    Evet. Bununla asla yaşayamazsın, değil mi? Open Subtitles أجل، تراءى لي أنّك تعجز عن التعايش مع ذلك.
    Onun hayatıyla yaşayamazsın. Kendi kararını verdi. Open Subtitles لا يمكنك عيش حياته عليه اتخاز قراراته
    Sonsuza dek bu acıyla yaşayamazsın. Sen busun. Open Subtitles أنت لا تَستطيعُ العَيْش للخلودِ بكُلّ ذلك الألمِ
    Onlarla yaşayamazsın ama ezemezsin de. Open Subtitles لا تعش معهم لن تتحطم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد