ويكيبيديا

    "yaşlı bir bayan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سيدة عجوز
        
    • سيدة مسنة
        
    • امرأة عجوز
        
    • عجوز في
        
    • السيدة العجوز
        
    Şimdi 75 yaşında ve oldukça güzel yaşlı bir bayan. Open Subtitles إنها بعمر الـ 75 الآن لكنها سيدة عجوز جميلة تماما
    Şimdi 75 yaşında ve oldukça güzel yaşlı bir bayan. Open Subtitles إنها بعمر الـ 75 الآن لكنها سيدة عجوز جميلة تماما
    Aslında yönetmen yaşlı bir bayan olarak inandırıcı olmayacağımı söylemiş, o yüzden beni görmeyecekmiş. Open Subtitles في الواقع، ومدير لا يراني لأنه قال سأكون غير مقنعة كما سيدة مسنة.
    Biliyorum bayan ama bu yaşlı bir bayan için. Open Subtitles أنا أعلم يا سيدتي ، هو من أجل سيدة مسنة
    D'Urberville adında yaşlı bir bayan, Trantridge'in dışında yaşıyor. Open Subtitles امرأة عجوز ثرية ,بالإسم دوربرفيل بالقرب من ترانتريدج
    Tabii, bundan sonra yaşlı bir bayan olacağım. Open Subtitles نعم، لكن حتي ذلك سأكون امرأة عجوز
    Adam! Misafir odasında yaşlı bir bayan var. Open Subtitles هناك عجوز في غرفة الضيوف
    Angelica Marmaduke. Güzel yaşlı bir bayan. Open Subtitles أنجيليكا مارمادوك" السيدة العجوز اللطيفة"
    Evet. Dört rotoruda eğmiş. Frenler yaşlı bir bayan gibi kullanıyor olmalı. Open Subtitles نعم،لقد قام بتشويه الأدوار الأربعة يجب عليه أن يركب تلك الكوابح مثل سيدة عجوز
    Küçük yaşlı bir bayan kolundan tutup karşıya geçmene yardım etti. Open Subtitles سيدة عجوز صغيرة قامت بأخذ يدك وساعدتك فى عبور الشارع
    Tost makinesinin içinde yaşayan yaşlı bir bayan var,.. ...ve yüz aynen şöyle... Open Subtitles هناك سيدة عجوز تسكن في أحد جوانب محمصتنا
    yaşlı bir bayan, doksanlı yaşların sonunda ya da yüzlü yaşların başında . Open Subtitles سيدة عجوز يبدو عمرها في نهاية التسعينات او بداية المئات
    Biliyorum bayan ama bu yaşlı bir bayan için. Open Subtitles أنا أعلم يا سيدتي ، هو من أجل سيدة مسنة
    "Bingoo." diye bağırması için başka tatlı küçük yaşlı bir bayan bulman gerekecek. Open Subtitles تجعل سيدة مسنة لطيفة تصرخ "بينغو"
    Evet, bundan sonra yaşlı bir bayan olacağım. Open Subtitles نعم، لكن حتي ذلك سأكون امرأة عجوز
    (Sessizlik) Şehirde bir yerde, çöp tenekesinden plastik köpük kalıntıları alan yaşlı bir bayan var ve ağzına birinin tükürüp attığı susamlı tavuk parçasını TED (صمت) في مكان ما في المدينة، هناك امرأة عجوز تقوم بجمع بقايا البلاستيك الرغوي من القمامة وتقوم بوضع بقايا الدجاج المعد بزيت السمسم والتي بصقها أحدهم في فمها.
    Tulsa'da yaşayan yaşlı bir bayan... bunu Elvis'in yaptığını da söyleyebilir. Open Subtitles (هنالك عجوز في مدينة (تولسا تعتقد بأن( إلفيس) فعلها يقصد إلفيس بريسلي المغني
    Galiba yaşlı bir bayan olarak kendimi savunmasız hissettim. Open Subtitles أعتقد، أنني شعرتُ باحساس السيدة العجوز

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد