ويكيبيديا

    "yaşlanmış" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • شاخ
        
    • عجوزاً
        
    • عجوزا
        
    • عجوزة
        
    • بالشيخوخة
        
    • بكبر السن
        
    Bob Maples içmeye devam etti, ve on yıl daha yaşlanmış gibi görünüyor. Open Subtitles استمر "بوب مابلس" في معاقرة الشراب، وبدا أنه شاخ عشرة أعوام.
    Annem ne kadar da yaşlanmış... Open Subtitles ... وجه أمي شاخ كثيراً
    Oldukça yaşlanmış olmalı. Open Subtitles ربما ستكون عجوزاً للغاية، المسكينة.
    Amcam Anthony ölünceye kadar, ben çoktan yaşlanmış olacağım. Open Subtitles "عندما يتوفى عمي "انثوني سوف اكون عجوزاً
    yaşlanmış, mavi saçlarımla İstanbul'da dolaşırken köşeyi döndüğümde karşımda beliriverirsen hiç şaşırmam. Open Subtitles لو صرت عجوزا زرقاء الشعر في ركن ما من اسطنبول، لن أندهش لو وجدتك هناك
    Bugün, metroda, bir adam benimle konuşmaya kalktı. Benimle! İyice yaşlanmış bir kadınla! Open Subtitles اليوم, في المترو رجلا تحادث معيانابالرغماني عجوزة.
    En azından asla yaşlanmış, sevilmemiş ve istenmemiş hissetmem. Open Subtitles على الأقل ، لن أشعر بالشيخوخة ، أو بعدم المحبة ، أو بأن أكون غير مرغوبة
    Onlarla denize açılınca insan yaşlanmış hissediyor. Open Subtitles الإبحار معهم يجعلك تشعر بكبر السن
    İncinmiş ve yaşlanmış. Open Subtitles ... لقد شاخ وأصيب
    Birileri yaşlanmış. Open Subtitles أحد ما شاخ
    Oğlum ya da kızım üniversiteden mezun oluncaya kadar yaşlanmış olurum ve muhtemelen onunla kayağa bile gidemem. Open Subtitles بحلول وقت تخرج ابني أو ابنتي من الكلية، سأكون عجوزاً وسيكونان... الأرجح أنني سأكون عاجزاً عن الذهاب للتزلج معهما.
    Vay be. Bay Winslow çok yaşlanmış. Open Subtitles واو، السيّد (وينزلو) أصبح عجوزاً
    Birgün yapraklar tersine döndüğünde... ve Ay, peynir topakları gibi paramparça olduğunda... ben de yaşlanmış olacağım. Open Subtitles يوما ما حينما تصفرّ الأوراق ،وينقسم القمر إلى قطع صغيرة سأصبح عجوزا
    Seni bir gün uyandığında yaşlanmış, sinirden kudurmuş ve düşüncelere dalmış görmek istemiyorum. Open Subtitles لا أريد رؤيتك تستيقظ يوما عجوزا وغاضبا
    Usta yaşlanmış olmalı. Open Subtitles المعلم عجوزا جدا
    Bu karakter, özgüven eksikliğinin onu, içinde yaşlanmış ve yalnız bir şekilde ve doğru düzgün bir çantaya bile sahip olamadan öleceği bir hücreye Open Subtitles الشخصية عبارة عن مختبرة منتجات عديمة الثقة بنفسها تحصر نفسها في مكتبها الحزين حيث تموت عجوزة ووحيدة
    Christy teyze, kulağa biraz yaşlanmış gibi geliyor. Anneme benziyorsun. Open Subtitles مرحبآ ، ناديني بي (كرستي)، العمة (كريستي)تشعرني باني عجوزة
    Çok yaşlanmış ve yavaşlamıştı Skeeter. Open Subtitles أصبحت عجوزة وبطيئة، (سكيتر).
    Sadece etrafında olmakla kendimi yaşlanmış hissediyorum. Open Subtitles مجرد التسكع معه جعلني أشعر بالشيخوخة
    - Kendimi yaşlanmış hissediyorum. Open Subtitles - أشعر بكبر السن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد