| Ekibim yakında burada olur. Sen bu arabayı bul. | Open Subtitles | فريقي سيكون هنا قريبا إبحثي عن سيارته |
| Şef Kang Woo yakında burada olur. | Open Subtitles | كانغ وو سيكون هنا قريبا |
| aaa, eminim yakında burada olur. | Open Subtitles | امم متأكدة انه سيكون هنا قريباً |
| St. Matthew'daki ekibim yakında burada olur. | Open Subtitles | حسناً , فريقي من مستشفى سانت ماثيوز سيكونون هنا قريباً |
| Eşin 1 saat önce serbest bırakıldı. yakında burada olur. | Open Subtitles | تمّ إطلاق سراح زوجتك منذ حوالي الساعة ستكون هنا قريباً |
| Evet, polisle konuşuyorum. yakında burada olur. | Open Subtitles | نعم ، كنت أتحدث مع الشرطة سيكون هنا عما قريب |
| Baban yakında burada olur. | Open Subtitles | أبوك سيكون هنا قريبًا |
| Senatörün maiyeti yakında burada olur ve onları ağırlamam gerek. | Open Subtitles | إن حاشية السيناتور ستصل قريباً و يجب أن أستضيفهم |
| Tang Lung ve diğerleri yakında burada olur. Tang Lung mu? | Open Subtitles | أنت تحلم, تانغ لونغ سيكون هنا قريباَ |
| Eminim yakında burada olur. | Open Subtitles | انا متاكده انه سوف يكون هنا قريبا |
| yakında burada olur. | Open Subtitles | سيكون هنا قريبا |
| Prens yakında burada olur. | Open Subtitles | الأمير سيكون هنا قريبا. |
| Eminim yakında burada olur. | Open Subtitles | أنا متأكد أنه سيكون هنا قريبا |
| Müfettiş Drake yakında burada olur. | Open Subtitles | المفتش " درايك " سيكون هنا قريباً |
| yakında burada olur. | Open Subtitles | سيكون هنا قريباً |
| yakında burada olur. | Open Subtitles | سيكون هنا قريباً |
| Telmarineler çok yakında burada olur. | Open Subtitles | التلماريون سيكونون هنا قريباً جداً |
| Thane'ler yakında burada olur. | Open Subtitles | الملوك سيكونون هنا قريباً فار .. |
| Basın yakında burada olur. Buradan gitmemizi öneriyorum. | Open Subtitles | الصحافة ستكون هنا قريباً أقترح أن نغادر الآن |
| yakında burada olur. Peki bu kız kim? | Open Subtitles | سيكون هنا عما قريب ومّن هذه الفتاة؟ |
| Charles yakında burada olur. | Open Subtitles | حسنٌ، (تشارلز) سيكون هنا قريبًا. |
| Senatörün maiyeti yakında burada olur ve onları ağırlamam gerek. | Open Subtitles | إن حاشية السيناتور ستصل قريباً و يجب أن أستضيفهم |
| Hale yakında burada olur. | Open Subtitles | هو سيكون هنا قريباَ |
| Umarım o da yakında burada olur. | Open Subtitles | انا متاكده انه سوف يكون هنا قريبا |
| Eminim yakında burada olur. | Open Subtitles | أنا متأكد من أنها ستأتي قريباً |
| Freya tıbbi karışımlarından birini yapmak için yakında burada olur. | Open Subtitles | (فريا) ستأتي قريبًا لتعد لها أحد علاجاتها الطبية. |