Onu bu kadar uzun tutman bir mucize. Başka kimse yaklaşamadı.. | Open Subtitles | هذه معجزة لأنكِ احتفظتِ به طويلاً ولا أحد استطاع أن يقترب |
Daha Rancor'a yaklaşamadı bile. | Open Subtitles | فى تلك المهمة لم يقترب حتى الآن من رانكور |
Kötü adam, silah satıcısı kimse ona hiç yaklaşamadı. | Open Subtitles | إنه تاجر سلاح شرير لم يقترب منه أحد إطلاقًا |
- Kimse öldürebilecek kadar ona yaklaşamadı. | Open Subtitles | لا يمكن لأحدٍ أنْ يقترب منها كفاية ليقتلها |
Görüşülen adayların hiçbiri senin liderlik özelliklerine... ..yeteneklerine, bütünlüğüne yaklaşamadı. | Open Subtitles | لا يوجد أى من المُرشحين الذين قابلتهم اليوم يقترب من مُطابقتك في قيادتك وكفاءتك ونزاهتك |
Görüşülen adayların hiçbiri senin liderlik özelliklerine... ..yeteneklerine, bütünlüğüne yaklaşamadı. | Open Subtitles | لا يوجد أى من المُرشحين الذين قابلتهم اليوم يقترب من مُطابقتك في قيادتك وكفاءتك ونزاهتك |
Bak, Quaid, adamlarımdan hiç biri Kuato'ya yaklaşamadı. | Open Subtitles | اترئ كويد, لا احد من رجالى- استطاع ان يقترب من كيوتو |
...Mark su samurlarının davranışlarına ait bir izi anlamanın yanına bile yaklaşamadı. | Open Subtitles | لم يقترب مارك من فَهم... أيّ نمط، في سلوك القضاعات. |
Kimse bana bu kadar yaklaşamadı. | Open Subtitles | لم يقترب أحد منى أبداً مثل ذلك |
Ve gümüş kurşunlar kimse bunu deneyecek kadar yaklaşamadı. | Open Subtitles | لم يقترب احدمنهم لكى يحاول |
Ona kimse yaklaşamadı. | Open Subtitles | لم يقترب منها أحد. |
Askerleri tüm Avrupa'da kan döküyor ancak hala hedeflerine yaklaşamadı. | Open Subtitles | تذرف قواته الدماء في كل أنحاء (أوروبا)، لكنّه لم يقترب من تحقيق أهدافه. |
Kimse yakınına bile yaklaşamadı. | Open Subtitles | لم يقترب أحد منه حتى. |
- Yarım metre bile yaklaşamadı. | Open Subtitles | -لم يقترب منها بمسافة قدمين |