"yani eğer" - ترجمة من تركي إلى عربي

• لذا إن
• لذا إذا
• لذا لو
• إذن لو
• لذلك إذا
• لذا اذا
• حتى إذا
• وبالتالي إن
• لذا ان
• لذا فإن
• اذن لو
• إذاً لو
• لذا أذا
• لذا إنْ
• لذلك إن

Yani eğer Billy'nin filmini kullanabiliyorsa başka filmleri de kullanabilir.
لذا إن كان في فيلم، بيلي فيمكنه الظهور بالأفلام الأخرى

Yani eğer onun ganimet odasını bulursak onun sonunu getiririz.
لذا إن وجدنا غرفة جوائزها، يمكن أن نضع نهاية لهذا

Yani eğer arkadaşın müsaitse, bu gece onun şanslı gecesi olacak.
لذا إذا كان صديقك متوفراً عندها ستكون الليلة هي ليلة سعده

Yani, eğer emin değilseniz, öyleyse, oturun. Gidip evinizde bekleyin.
لذا إذا لم تكونونا واثقين فاجلسوا و ابقوا في منازلكم

Yani eğer bir şey yaparsan, birini öldürmek gibi, benim üstüme kalır.
, لذا لو فعلتِ أيّ شئ كقتل أحدهم فهذا سيقع على عاتقي

Yani eğer kurt uluması duyduysan, bu diğer kurtlarında yakın olduğu anlamına geliyor.
إذن لو سمعت الذئب يعوي هذا يعني أن أخرون يمكن أن يكونوا قريبيين

Yani eğer üzerinde güneş parlamasaydı, dünyayı göremezdik, değil mi?
لذا إن لم تشرق الشمس عليه، فلن نرى الأرض، أليس كذلك؟

Yani eğer biraz akıllıysanız, işlemleri gerçekleştirenleri bulmayı deneyebilirsiniz.
لذا إن كنت ماهرًا، فيمكنك المحاولة واكتشاف من يقف خلفهم.

Yani eğer bir gerçekliğe inanıyorsan yazdığın şey bilgidir.
لذا إن كنت تؤمن بالحقيقة، فإن ما تكتبه هو معلومات.

Gezegenimizdeki her turun bir beyni yok. Yani eğer beyinlerimizin ne işe yaradığını bilmek istiyorsak gelin beynin neden evrildiğini düşünelim.
ليست كل الأنواع على كوكبنا ذوات أدمغة، لذا إذا أردنا أن نعرف دور الدماغ، دعونا نفكر لماذا قمنا بتطويره.

Yani eğer onlar hissettikleri güç ile karşılık verirlerse, ilk kişi vuruş gücünün arttığını sanıyor.
لذا إذا قاموا بردّ الفعل بنفس القوة، سيعتقد الشخص الأوّل بأنّ الأمر قد تصاعد.

Yani eğer zaralılığı yüksek bir organizma iseniz ve sivrisinek geçirmez evlerin olduğu bir yerde iseniz oyunu kaybettiniz demektir.
لذا إذا ما كنت نوع ضار فى مكان واقٍ من البعوض, إذاً فأنت خاسر.

Yani eğer hemşireyse, karşımızdaki iyilik meleği mi yoksa ölüm meleği mi?
و لذا لو كانت ممرضة فهل هي ملاك للرحمة أم ملاك للموت؟

Yani, eğer illa yapman gerekiyorsa vereceğin her kararı destekleyeceğim.
لذا لو كان عليكِ فعل هذا سأدعمكِ في أياً ما تقررين فعله.

Yani eğer bana yumruk atmak istersen bilmeni isterim ki, karşılık vermeyeceğim.
إذن لو أنَّك تريدي ان تهزني. . ... أُريدُكأَنْتَعْرفَ، أنا لا اهتز.

Yani, eğer bilgisayara ulaşma imkânı varsa, birbirlerine öğreteceklerdir, zekâ da dâhil.
لذلك إذا وجدوا الحواسيب، سيقومون بتعليم أنفسهم، ويشمل الذكاء.

Yani, eğer bir öğrenci bu dersten kalırsa, sınıfıyla birlikte mezun olamaz.
لذا اذا رسب احدهم فيه ذلك الطالب لن يتخرج مع زملاء فصله

Onunla iletişim yasak olan insanlar, Yani eğer gerçekten iseniz
الناس التي لا يجوز له الاتصال، حتى إذا كنت حقا

Yani eğer mükemmel bir koklear implant tasarlamak istiyorsak, yapmamız gereken müzik iletimine izin verebileni amaçlamaktır.
وبالتالي إن أردنا تصميم قوقعة أذن للزرع، ما قد نحاول القيام به هو استهدافه لجعله يسمح بتحويل الموسيقى.

Yani, eğer tartışılan bir projeniz varsa, plastik sandalyeler düşünebilirsiniz.
لذا ان امتلكت مشروع كبير مثير للجدل فكّر بمقاعد الحدائق

Yani, eğer hücrelerimizi vücut dışında da mutlu etmek istiyorsak hücre mimarları olmak zorundayız.
لذا فإن أردنا جعل الخلايا سعيدة خارج الجسم فعلينا أن نصبح مهندسي خلايا.

Yani eğer bir sigara şirketi olsa ya da silah üretse, sorun olmayacak?
اذن لو كانت تدير شركة سجائر او كانت تصنع مسدسات ستكون لا بأس بها

Yani eğer o olduğunu söylersem, o kişi suçlu mu bulunacak?
إذاً لو قلت بأنه هو هل سيكون ذلك الشخص مذنب ؟

Yani eğer onlara yardım edeceksek bunu hemen yapmalıyız.
لذا أذا كنا سنساعدهم,من الافضل أن نفعل ذلك قريباً

Yani... eğer peşinde olduğun mutlu sonlarsa, başka bir yere bak.
لذا إنْ كنت تبحث عن نهاية سعيدة فابحث في مكان آخر

Yani eğer bunlardan bir tanesi hastalanırsa hastalık kolayca yayılabilirdi.
لذلك إن أصاب عامل ما البذور بالعدوى فسينتشر بسرعة