ويكيبيديا

    "yapabileceğimiz bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يمكننا فعله
        
    • يمكننا القيام به
        
    • يمكننا فعل
        
    • نستطيع فعله
        
    • يمكننا أن نفعله
        
    • يمكننا أن نفعل
        
    • يمكننا عمل
        
    • يمكن أن نفعله
        
    • نستطيع عمل
        
    • نستطيع فعل
        
    • بوسعنا فعل أي
        
    • يمكننا القيام بها
        
    • أكثر يمكننا القيام
        
    • نستطيع القيام
        
    • يُمكننا فعله
        
    Yapabileceğimiz bir şey olmalı. Muhakkak bir şey vardır. Open Subtitles لا بد آن هناك ما يمكننا فعله بلى ، هناك ما يمكننا فعله
    Hayır, aslında Yapabileceğimiz bir şey var. Hademe Brooksie'yi yardım etmesi için buraya getirebilirsin. Ben de Todd'a cumhuriyetçilerin bencil olmadığını söyledim. Open Subtitles لا، هناك شياء يمكننا فعله لذا أخبرت تود أن النظام الجمهوري ليس بأناني
    Korkarım hayır. Bu gece burada Yapabileceğimiz bir şey yok. Open Subtitles للأسف ، لا لا يوجد شيء يمكننا القيام به الليلة
    Üzgünüm ama şuanda onun için Yapabileceğimiz bir şey yok. Hemen limana gitmeliyiz. Open Subtitles أنا متأسف لا يمكننا فعل شيء حيالها الآن علينا الوصول إلى مرفأ السفن
    Yapabileceğimiz bir şey yoktu. Open Subtitles كلنا قد تفرقنا و لم يكن يوجد شيئاً نستطيع فعله حيال هذا
    İyileşmesini umut edip beklemekten başka Yapabileceğimiz bir şey yok. Open Subtitles ولاشيء يمكننا أن نفعله غير أن ننتظر ونتمى الخير
    Logan AB negatif. Bulunması en zor olan kan tipi. Üzgünüm Yapabileceğimiz bir şey yok. Open Subtitles فصيلة لوجان اي بي سالب ، وهي أصعب فئة في الحصول عليها أنا آسف ، ليس هناك ما يمكننا فعله
    Vücudun kalbi reddetmeye başlarsa Yapabileceğimiz bir şey kalmaz. Open Subtitles لو حصلت على أي التهاب أو تراجع حالة فلا شيء يمكننا فعله
    Yapabileceğimiz bir şey varsa lütfen söyle. Open Subtitles حسنا, إذا كان هناك أيّ شئ يمكننا فعله أخبرنا رجاءً
    Tumnus'a yardım için Yapabileceğimiz bir şey var mı? Open Subtitles ـ هل هناك ما يمكننا فعله لمساعدة تومنوس؟
    Ben asıl Jake'e yardım etmek için Yapabileceğimiz bir şey var mı diye soracaktım. Open Subtitles سؤالي كان، أهناك شيء أخر يمكننا فعله له؟
    Bu akşam seni izlemekle görevliyim ama birlikte Yapabileceğimiz bir şey biliyorum. Open Subtitles انا أعرف شئ يمكننا فعله الليله لإننى مكلف بمراقبتك
    Eski kocanı yerin dibine sokmak için Yapabileceğimiz bir şeyler olmalı. Open Subtitles لابد أن يكون هناك شيئ يمكننا القيام به لتفسيد زوجك السابق
    Bu süreci hızlandırmak için Yapabileceğimiz bir şey yok mu? Open Subtitles هل هناك أي شيء يمكننا القيام به لتسريع هذا الأمر؟
    Bana umut veren şeyse bununla ilgili Yapabileceğimiz bir şeyler olması. TED ما يعطيني أملاً الآن هو أنه يمكننا فعل شيء حيال هذا الأمر.
    Zamanında varsak bile, kadın için Yapabileceğimiz bir şey yok. Open Subtitles لا يمكننا فعل شيء بخصوص المرأة حتى وان امسكتهم في الوقت المناسب
    Bu durumda, Yapabileceğimiz bir tek şey var. Open Subtitles في هذه الحالة, هناك شيء واحد فقط نستطيع فعله.
    Ve bunun hakkında Yapabileceğimiz bir şeyler var mı ona bakmalıyız. Open Subtitles لنرى إن كان هناك شيء يمكننا أن نفعله بخصوص هذا
    Bakın, hakiki deriyi fabrikada döşerler. Yapabileceğimiz bir şey yok ama patronumla görüşeceğim. Open Subtitles إنهم يضعون الطلاء في المصنع و لا يمكننا أن نفعل شيئاً ، لكن ساكلم رب العمل
    Her neyse, Yapabileceğimiz bir şey yok. Kontrat işi halloldu. Open Subtitles في كلّ الحالات، لا يمكننا عمل شيء، نحنُ مقيّدون بالعقـد
    Yani burada Yapabileceğimiz bir sürü heyecan verici şey var. Bir sonraki kısmı Eric'e havale ediyorum. TED وحتى لا يكون هناك الكثير من الأشياء المثيرة يمكن أن نفعله هنا، وسوف ننتقل لاريك للجزء القادم.
    Küçüğü için Yapabileceğimiz bir şey yok ama bu onlar için bir şans olabilir. Open Subtitles ولكننا لن نستطيع عمل أى شئ للمذنب الصغير ولكن ربما هذا يعطيهم فرصة
    Hayır Gina, Yapabileceğimiz bir şeyler olmalı. Bir miktar param var. Open Subtitles نستطيع فعل شيء يا ـ جينا ـ لدي أشياء في المستودع
    Bu nedenle büyük bir hayal kırılığı yaşadım çünkü gördüğüm kadarıyla, ofis ortamındaki müstakbel çalışanlarımızdan onunla aynı fikirde olanları susturmak için arkadaşlarımın ve benim Yapabileceğimiz bir şey yoktu. TED لقد كنت محبطًا تمامًا، لم يكن بوسعنا فعل أي شيء لنسكت أي أحد أيّد قراره في بيئة المكتب لعمالنا في المستقبل.
    Çünkü bu konudan bu derece rahatsızlık duyuyorsan... Demek istediğim, Yapabileceğimiz bir takım şeyler var. Open Subtitles أعني، إن لم تكوني كذلك، أعني، أنّ هناك أمور يمكننا القيام بها.
    Onun için Yapabileceğimiz bir şey kalmadı. Open Subtitles انتظار. لا يوجد شيء أكثر يمكننا القيام به بالنسبة له.
    Geri dönene kadar başka Yapabileceğimiz bir şey yok yani tek şansımız rüyalarımızı takip etmek. Open Subtitles حسناً ، ليس هناك شيء نستطيع القيام به حتى نعود لذالك خيارنا الوحيد متابعة هو أحلامنا
    Albayla buluşmanın FBI'ın tuzağı olup olmadığını öğrenmek için Yapabileceğimiz bir şey daha var. Open Subtitles هناك شيءٌ إضافي يُمكننا فعله للتأكد من أن اللقاء مع العقيد هو فخ من مكتب التحقيقات

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد