"yapamıyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

• يمكنه فعل
• يُمكنه فعل
• يستطيع عمل
• لا يستطيع فعل
• لا يمكنه عمل
• يمكنها فعل
• انه يَتفْقدكي

Hayal kırıklığınızı anlıyorum... Yönetmenlik yapamıyor, zeki değil...
أنا أفهم خيبة أملكم لا يمكنه فعل هذا، فهو ليس ذكياً بما يكفى

ve ona gerçekten aşık ama hiç birşey yapamıyor bu konuda.
وهو يحبها بحق لكنه لا يمكنه فعل شيء حيال ذلك

Üzgünüm ama... herkes istediğini yapamıyor.
عذرا ليس كل فرد يمكنه فعل كل ما يريد

Yüz tanıma bir şey yapamıyor.
متعرف الأوجه لا يُمكنه فعل أي شيء.

- Depresyona giriyor ve hiçbir şey yapamıyor.
لذا فإنه يصبح مكتئبا و لا يستطيع عمل اي شيء

Şimdi onsuz hiçbirşey yapamıyor. Oldukça güzel kadın, huh?
الآن لا يستطيع فعل أي شيء من دونها إنها مثيرة بحق ، هه؟

Bensiz hiçbir şey yapamıyor. Huzurevinde olması gerekiyor.
لا يمكنه عمل شيء بدوني إنّه بحاجة للتواجد بدارٍ للرعاية

Olay şu, onlar... o senin için hiç bir şey yapamıyor, ama çocuklarına yardım edebilir.
الشيء هو لا يمكنها فعل أي شيء من أجلكِ ولكن يمكنها ربما مساعدة أطفالكِ

yapamıyor.
انه يَتفْقدكي.

Bunu hiç kimse yapamıyor o yüzden- Evliliğin kötü mü?
ولااحد يمكنه فعل هذا لذا انت فقط

- Bar için daha fazla votka. - Barda yapamıyor muymuş?
إنه يجهز المزيد من العلب للحانة - لا يمكنه فعل ذلك هُنالك؟

Al Gore hiç doğru bir şey yapamıyor.
آل غور" لا يمكنه فعل" أي شيء بشكل صحيح

Soon-Ja bile daha bunu yapamıyor.
حتى سون جا لا يمكنه فعل هذا

Kimse Goetz'e bir şey yapamıyor.
(لا أحد يمكنه فعل أي شيئ الي (جوتز

Yılın bir gecesini Homer'ı ailesinin yanında istiyorum, ama o bunu bile yapamıyor.
الليلة الواحدة من السنة التي أريد أن يكون فيها هومر) مع عائلته، وهو لا يُمكنه فعل ذلك حتى)

Nolan bunu kendi için yapamıyor ki.
(نولان) لا يُمكنه فعل هذا لنفسه...

Fitz gizleme mühendisliğini yapabileceğini söyledi ama korkarım ki hiçbir şey yapamıyor.
فيتز" قال إنه يستطيع برمجة الاختفاء لكن" أخشى أنه لا يستطيع فعل أي شيء

Hiçbir şeyi doğru yapamıyor.
لا يمكنها فعل أي شيء على نحو صحيح