ويكيبيديا

    "yapmana gerek" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • عليك فعل
        
    • عليك القيام
        
    • عليكِ فعل
        
    • عليك أن تفعل
        
    • مضطراً لفعل
        
    • مضطر لفعل
        
    • بحاجة لفعل
        
    • مضطرا لفعل
        
    • عليكِ القيام
        
    • مضطرة لفعل
        
    • يجب أن تفعل
        
    • عليك ان تفعل
        
    • عليكَ فعل
        
    • عليك ان تفعلي
        
    • من الضروري أن
        
    - A.B. bunu yapmana gerek yoktu. - Biliyorum ama bu çok güzel. Open Subtitles اي بي لم يكن يجب عليك فعل ذلك اعلم لم يكن, لكنني احببته
    Bunu yapmana gerek yoktu. Open Subtitles حسنٌ، ليس عليك فعل ذلك يمكنك العودة إلى المنزل
    Bunu tek başına yapmana gerek yok. Open Subtitles التصرف المتحفظ هذا ليس ضروري ليس عليك القيام بهذا بعد الآن
    - Hiçbir şey yapmana gerek yok. - Çocukluğumdan beri benimle konuşuyorlar. Open Subtitles ليس عليكِ فعل أى شئ - كانوا يغنون لى منذ طفولتى -
    Hiçbir şey yapmana gerek yok. Open Subtitles ليس عليك أن تأتي إلى التكريم ليس عليك أن تفعل أي شيء لا تريده
    Bunu yapmana gerek yoktu! Her şeyi mahvetmen gerekmiyordu! Open Subtitles لم تكن مضطراً لفعل هذا لقد دمرت كلّ شيىء
    Bunu yapmana gerek yok ki. Kampta değiliz. Open Subtitles لقد اخبرتك انك لست مضطر لفعل هذا هذا ليس مخيم
    Kızının bağlantılarından fayda ummak kulağa biraz garip gelebilir ama hiçbir şey yapmana gerek yok ve kapılar sana da açık olacak. Open Subtitles ربما يبدو فعلاً غريباً أن تسعى للمنفعة على حساب أبنتك ولكنك لست بحاجة لفعل شئ والأبواب ستُفتح لك
    Bunu yapmana gerek yoktu. Eve gidebilirsin. Open Subtitles حسنٌ، ليس عليك فعل ذلك يمكنك العودة إلى المنزل
    Bunu yapmana gerek yok. Seni buradan çıkarabilirim. Open Subtitles لا يتوجب عليك فعل هذا يمكنني اخراجكم من هنا
    Hadi ama Molly sen misafirsin bunu yapmana gerek yok Open Subtitles هي يا "مولي"، أنت ضيفة لا يجب عليك فعل هذا
    Sadece benim için bunu yapmana gerek yok. Open Subtitles حسناً، ليس عليك القيام بهذا من أجلي وحدي
    Sufle yapmana gerek yoktu yine de Lib. Open Subtitles هذا لا يعني ما عليك القيام به من طعام مخمر، وكلام وقح
    Bir başkasının yaptığı bir şey için suçlu hissedip böyle bir şey yapmana gerek yok. Open Subtitles لا يجب عليكِ فعل اي شيء لمجرد شعورك بالذنب تجاه ما فعله شخص آخر
    Ama tekrar böyle bir şey yapmana gerek yok. Open Subtitles لكن لا ينبغي عليكِ فعل شيء من هذا القبيل مجدّداً
    İyi biri olmak için bunu yapmana gerek yok. Open Subtitles ليس عليك أن تفعل هذا لتكون إنساناً جيداً
    Bunu yapmana gerek yok. Benim çorabım var. Hatta ben sana çorap vereyim! Open Subtitles لست مضطراً لفعل ذلك، لديّ جوارب ، بل سأعطيك جوارب
    Bu konuşmayı yapmana gerek yok. Open Subtitles انت غير مضطر لفعل هذا ، انت غير...
    Otele gideceğiz. Sırf bir şey kanıtlamak için bunu yapmana gerek yok. Ondan değil. Open Subtitles انت لست بحاجة لفعل هذا لتثبت وجهة نظرك- لا , انا افعل هذا لأكافئ نفسى ببعض الرفاهية-
    Eğer "tereddüt" kelimesini dediğimi bile duyduysan bunu yapmana gerek yok. Open Subtitles كما لو أنك تسمعني أقول كلمة شك لست مضطرا لفعل هذا
    Bu arada yeni kanepe için teşekkürler! Bunu yapmana gerek yoktu. Open Subtitles وشكراً لكِ على الأريكة الجديدة لم يكن ينبغي عليكِ القيام بذلك
    Bunu yapmana gerek yok biliyorsun Open Subtitles أنتي لست مضطرة لفعل ذلك,أتعلمي؟
    Bak, paranızı alacaksınız. Bunu yapmana gerek yok. Open Subtitles أنظر، ستنال أموالك، لا يجب أن تفعل هذا
    Net varlığıma da üçüncü virgülümü koyacağım ve senin de hiçbir şey yapmana gerek yok. Open Subtitles و سأضع الفاصلة الثالثة في ثروتي وليس عليك ان تفعل اي شيء
    Bir şey yapmana gerek yok. Open Subtitles ليس عليكَ فعل أيّ شيء كن فقط موجوداً بقربها
    Senin bunları yapmana gerek olduğunu sanmıyorum çünkü bayağı ünlüsün sen. Open Subtitles لا يجب عليك ان تفعلي ذلك بالضرورة لأنك مشهورة
    Yani bana masum rolü yapmana gerek yok. Open Subtitles لذا، فليس من الضروري أن أن تتظاهري بالبراءة معي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد