Ama işini yapmaya çalışıyordu. Anlıyor musun? | Open Subtitles | لكنّه كان يحاول فعل شيء لمصلحته هل تفهم؟ |
Doğru şeyi yapmaya çalışıyordu ve tanık istedi. Ben de hikaye. | Open Subtitles | كان يحاول فعل الأمر الصائب، أراد شاهدًا، وأردتُ قصّة صحفية. |
Kendini siz gibi tanıtan beyefendi doğru şeyi yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | السيد الذي انتحل شخصيتك كان يحاول القيام بالصواب. |
Madde sertleşmiş, sonra çıkarılmış. Bunu kim yaptıysa muhtemelen Yezit'in yüzünün maskesini yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | من فعل هذا على الأرجح كان يحاول صنع قناع لوجهه. |
ve bir keresinde hatırlıyorum da... bir numara yapmaya çalışıyordu kaldırıma bir rampa koymuşlardı. | Open Subtitles | واتذكر ذات مرة كان يحاول عمل تلك الخدعة و... كان هناك منحدر على الرصيف |
İçten bir şey yapmaya çalışıyordu ama Jonathan onu reddetti. | TED | كان يحاول أن يفعل شيئاً لطيفاً لكن جوناثان رفضة. |
Baba, iyilik yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | أبي لقد كانت فقط تحاول أن تكون لطيفه |
Kardeşin karımla arkadaşlık yaparak ne yapmaya çalışıyordu? | Open Subtitles | لكن ما الذي كان يفعله شقيقك بتكوين صداقة مع زوجتي؟ |
İyilik yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | إنه يحاول فعل الخير |
- Doğru olanı yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | -كان يحاول فعل الصواب |
Babam da bunu yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | هذا ما كان أبي يحاول القيام به |
O da bunu yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | هذا كل ما يحاول القيام به |
Sanırım yeni bir başlangıç yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | -أظنّ أنّه كان يحاول صنع بداية جديدة |
Aynı şeyi o da benim için yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يحاول عمل نفس الشيء معي |
Baban da aynı şeyi yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | أباك كان يحاول أن يفعل الشئ نفسه |
Caudia işini yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | (كلوديا) فقط تحاول أن تقوم بواجبها. |
Ne yapmaya çalışıyordu biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمين ما الذي كان يفعله هنا ؟ |