Burada Yapmaya çalıştığım bu. | Open Subtitles | وأنت محق، فأنا لا أفهم هذا ما أحاول فعله هُنا، لهذا أنا هُنا |
Linda, benim de Yapmaya çalıştığım bu. | Open Subtitles | هذا ما أحاول فعله يا ليندا |
Linda, benim de Yapmaya çalıştığım bu. | Open Subtitles | (ليندا)، هذا ما أحاول فعله |
Ama beni işe işleri en ince ayrıntısına kadar incelemek için aldın ve benim de tek Yapmaya çalıştığım bu. | Open Subtitles | ولكنك كُنت إستأجرتني للإعتناء بالنتائج النهائية وهذا كل ما أحاول القيام به |
Benim yapmaya çalıştığım, bu iki bakış açısını bire indirgeyip fotoğraflarımın bakanın hem kalbine hem de beynine hitap etmesini sağlamaktır. | TED | ما أحاول القيام به هو السعي إليه هو جعل هذين الفكرتين فكرة واحد حيث أن صوري تتحدث إلى قلب المشاهد و أيضا للدماغ للمشاهد. |
Tam olarak Yapmaya çalıştığım bu. | Open Subtitles | هذا هو بالضبط ما أحاول القيام به |