Charlotte Randall, MacLeish Yayınevi'nin yetkili editörünün eşiydi. | Open Subtitles | شارلوت راندال زوجة رئيس تحرير دار ماكليش للنشر |
Çok Yayınevi var. | Open Subtitles | توجد دور كثيرة للنشر هنا في نيويورك |
Bir Yayınevi, resimli kitap çıkarmak için çok uygun bir zaman dedi. | Open Subtitles | يقول الناشر بأنه حان الوقت لتأليف الكتاب |
Yılın en genç Yayınevi ödülüm o. | Open Subtitles | وهذا قراري الشباب الناشر من السنة جائزة. |
Eğer bu kitap normal bir Yayınevi tarafından basılsaydı, en azından 122 dolar edecekti. | TED | إذا كان هذا الكتاب قد نُشر بواسطة ناشر عادي، فأنه سيكلف على الأقل 122 دولاراً. |
Yayınevi hakkında biraz bilgi istiyorlar. | Open Subtitles | يريدين بعض المعلومات عن دار النشر. |
Vaktini, kendisine 1 milyon dolardan fazla ücret veren büyük bir Yayınevi için anılarını yazmakla geçirdiğini söyledi. | Open Subtitles | و قال أنه يكتب الآن مذكّراته و التى إشترتها منه دار نشر عملاقة بنيويورك بأكثر من مليون دولار |
İnternette hepsi var ya da Princeton Üniversitesi Yayınevi'nden alabilirsin. | Open Subtitles | حسناً, كل شيء على الانترنت او يمكنك أن تطلب من مطبعة جامعة برينستون |
Bu yüzden son 24 saatimi Drecker Yayınevi'nin bütün katalogunu taramakla geçirdim. | Open Subtitles | وهذا سبب قضائي للـ24 ساعة الماضية أفحص الدليل الكامل الخاص بـ(دريكر) للنشر |
Bu yüzden son 24 saatimi Drecker Yayınevi'nin bütün kataloğunu taramakla geçirdim. | Open Subtitles | وهذا سبب قضائي للـ24 ساعة الماضية أفحص الدليل الكامل الخاص بـ(دريكر) للنشر |
Bu yüzden son 24 saatimi Drecker Yayınevi'nin bütün katalogunu taramakla geçirdim. | Open Subtitles | وهذا سبب قضائي للـ24 ساعة الماضية أفحص الدليل الكامل الخاص بـ(دريكر) للنشر |
Bir şirketimiz var, bir müzik Yayınevi. | Open Subtitles | لدينا شركة، شركة للنشر الموسيقي. |
Bütün eserlerinin haklarını Drecker Yayınevi'ne verdiğine dair. Evet, biliyorum. | Open Subtitles | مما يمنح (دريكر) للنشر حقوق مُنتجها أجل، أعرف |
Eğer oda arkadaşım, Nijeryalı yayıncım, Mukta Bakaray hakkında fikir sahibi olsaydı, ve bankacılığı bırakıp, rüyasını gerçekleştirmek için, bir Yayınevi kuran sıradışı bir adam olduğunu bilseydi ne olurdu? | TED | ماذا لو علمت شريكتي في الغرفة عن الناشر النيجيري، موكتا باكاراي، رجل معروف ترك وظيفته في البنك ليحقق حلمه ويبدأ دار نشر؟ |
Sweeptakes Yayınevi'nden 5 milyon $ kazanıyorsunuz ve aynı gün bilmem kim size çek veriyor dünyaya uzaylılar geliyor ve iki güne kadar dünyayı yok edeceklerini söylüyorlar. | Open Subtitles | تربح 5$ مليون في مراهنات سباق الخيل الناشر ونفس وجة ابيض نهاري يعطيك الصك يهبط الأجانب على الأرض |
Belki Yayınevi de bize daha iyi bir teklif sunar. | Open Subtitles | قد تجعل الناشر يقبل بصفقة أفضل |
Kitabımızı Houghton Mifflin'den alıp, başka bir Yayınevi bulacağız. | Open Subtitles | سنسحب الكتاب من دار ــ هوفتن مفلين ــ و نبحث عن ناشر آخر |
Profilimi Yayınevi için mi yazıyorsun yoksa biyografi için mi? | Open Subtitles | هل تكتبين لمحة عن حياتي لأجل ناشر ما أم فقط كسيرة ذاتية؟ |
Bir Yayınevi, resimli kitap çıkarmak için çok uygun bir zaman dedi. | Open Subtitles | هناك ناشر قال: حان الوقت لنضع كتاباً على طاولة القهوة |
Çünkü Yayınevi senin binada. | Open Subtitles | لأن دار النشر في المبنى الذي تعملين فيه |
Kendime ait bir Yayınevi kurmak istiyorum. | Open Subtitles | ليس سرّاً بأني أحلم بأن أكوّن دار نشر خاصة بي. |
Valencia Sokağı, 826 numaradaydı, San Francisco'da Mission bölgesinde. Ben çalışırken 826 Valencia'da, kâr amacı gütmeyen bir Yayınevi olan McSweeney's'in merkezi vardı. Fakat ön tarafında değişik bir dükkan vardı. | TED | في شارع ڤالينسيا 826 في ماشين في سان فرانسيسكو، وعندما عملت هناك، كان بجانبنا مطبعة ومقرها الرئيسي هو مكسويني مركز للكتابة غير تجاري اسمه ڤالينسيا 826 ولكن بأمامه محل غريب. |
Hâlâ aynı Yayınevi için çalışıyor. | Open Subtitles | مازالت تعمل لدى نفس الناشرين |
Ben hangi Yayınevi benim kitabımı almış bulmaya çalışıyorum, ki yayımlanmadan durdurabileyim. | Open Subtitles | إني أحاول أن أعرف أي دور النشر التي بحوزتها كتابي حتى أوقفه من الظهور للعيان |