...aslında o kadar da iyi değil, çünkü benimle, yazmak arasında seçim yapmak zorunda kalsa, muhtemelen yazmayı seçerdi. | Open Subtitles | هذا ليس رائع جداً, في الواقع لأنه لو كان عليها الإختيار بيني وبين الكتابة هي على الأرجح ستختار الكتابة |
Şimdi, biliyorum ki çoğunuz okumayı bırakın yazmayı bile bilmiyorsunuz. | Open Subtitles | الآن, اعلم ان اكثركم لا يمكنه القراءة ناهيك عن الكتابة |
Charlotte liste hazırlamakta çok başarılıydı ama şiir yazmayı hep reddediyordu. | TED | كانت شارلوت جيدة جدا في الكتابة والقوائم ، لكنها رفضت أن تكتب أياً من القصائد. |
Seninle birlikte şarkı yazmayı çok isterim. Akşam görüşür müyüz? | Open Subtitles | حسناً، سأحب أن أكتب أغنية معك لنتكلم بهذا الشأن الليلة؟ |
yazmayı biliyor. Mektuplara cevap veriyor. | Open Subtitles | إنه يعرف الكتابه و يجيب العديد من الخطابات |
Bu soruda en çok sevdiğim şey, Brian yazmayı bırakınca yanlışlıkla ekrana dokunmuş olmalı çünkü hemen ardından onay emojisi gönderdi. | TED | لكن ما يعجبني في ذلك هو إنه لا شك أن أصبعه قد زل عندما فرغ من الكتابة لإنه أرسل لي اشارة استحسان |
Bu kitabı yazmayı sevdim, çünkü hayal gücümü kullanmayı sevdim ve işte yazmak budur. | TED | وأحببت صنع ذلك الكتاب لأني أحببت استخدام مخيلتي، وتلك هي الكتابة |
Ne okumayı ne de yazmayı bilen insanlara çizimleri ve mühendisliği nasıl anlatabilirsiniz? | TED | كيف تشرح الرسمات والهندسة لأشخاص ليس بإمكانهم القراءة ولا الكتابة |
Hiç işime yaramadı, ama yazmayı özlemiştim. | TED | لم أستفد منها بأي شكل، ولكني كنت أفتقد الكتابة. |
Fransa'da, Paris'te doğdum ve büyüdüm, Arapça okuma yazmayı ise 18 yaşındayken öğrenmeye başladım. | TED | لقد ولدت وترعرعت في فرنسا، في باريس،. وبدأت تعلم الكتابة وقراءة اللغة العربية عندما كان عمري 18 سنة. |
Hepimiz okuma yazmayı öğrenmesine izin verilmemiş bir kişinin torunlarıydık. | TED | جميعنا هناك كنّا أجيالًا منحدرة من شعب لم يُسمح له بتعلّم القراءة أو الكتابة. |
yazmayı, tarihi ve matematiği öğretebilirim. | Open Subtitles | يمكننى أن أعلم الكتابة والتاريخ والرياضيات. |
Siyaseten etkin olmak ve yazmayı sürdürmek için iyi bir sebep. | Open Subtitles | سبب وجيه لتصبح ناشطًا سياسيًا. وتترك الكتابة بأكملها. |
Onlar gibi yazmayı öğrendim ve sonra kendim olarak yazmayı öğrendim. | TED | تعلمت أن أكتب مثلهن، وبعد ذلك تعلمت أن أكتب كما عليه أنا |
Dolabında yazılı olmasaydı ismini yazmayı bile beceremezdin sen. | Open Subtitles | أنت لم تكن لتعرف كيف تكتب اسمك إذا لم يكن محفورا على خزانتك |
yazmayı her zaman çok severdi. Öyle değil mi? | Open Subtitles | لقد كان الأفضل دائما في الكتابه أليس كذلك ؟ |
Böylece kitap yazmayı bırakıyor, balinalar hakkında şiirler yazmaya başlıyor... ve sonra evinde bir bilgisayarla deneyler yapmaya başlıyor. | Open Subtitles | لذلك توقف عن كتابة الكتب، و أبتدأ بكتابة الشعر عن الحيتان... ثم بدأ في العبث... مع جهاز كمبيوتر منزلي. |
Daha çok vaktim olacak. Şiir için bile zaman bulabilirim. Tabii yazmayı unutmadıysam." | Open Subtitles | قد أحصل على بعض الوقت لكتابة قليلا من الشعر إن لم أكن قد نسيت كيف يكتب |
Irkım yüzünden onların beni okumayı, yazmayı ve konuşmayı seven bir öğrenci olarak görmemelerini düşünmek beni gerçekten üzüyordu. | TED | وكان أمراً محزنا بالنسبة لي أن أرى أن عرقي جعل من الصعب عليهم أن يروني كطالب محب للقراءة والكتابة والتحدث. |
Onu bilgi almak için sıkıştırdım, Aklımda, yazmayı planladığım hikaye için notlar karalıyordum. | TED | سآخذ منه بعض المعلومات كنت اكتب بعض الملاحظات في ذهني للقصص التي انوي كتابتها |
Söylemekte bile zorlandığınız bazı şeyleri yazmayı daha zor bulabilirsiniz. | Open Subtitles | أشياءً تواجهون صعوبة في قولها و صعوبة أكثر في كتابتها |
yazmayı da seviyorum ama muhasebeci olmak için doğduğumu hissediyorum. | Open Subtitles | أنا أيضاً أستمتع بالكتابة لكنني أشعر حقاً بأنني ولدتُ لأكون محاسباً |
Görünüşe göre senin de makalelerini yazmayı sevdiğin yer. | Open Subtitles | وعلى ما يبدو انه المكان الذين تحبين ان تكتبي فيه ايضا |
En başta, kökeniyle ilgili kitabı yazmayı kabul ettiğimde. | Open Subtitles | عندما وافقت على تأليف كتاب عن قصة أصله في ذلك الوقت |
Şimdi sırayla konuşalım ve her biriniz ne konuda yazmayı planladığınızı kısaca açıklayın. | Open Subtitles | لنقم بتناوب الأدوار ويصف لنا كل واحد ما يعتزم كتابته باختصار |
Video oyunu yazmayı hiç düşünmemiştim ama hayatlarımızı tamamen değiştiren anlar genellikle büyük bir zorluktan kaynaklanır -- mutluluktan değil. | TED | لم أخطط أبدًا لكتابة ألعاب، لكن اللحظات التي تغير حياتنا عادةً ما تتسبّب فيها معاناتنا وليس نجاحنا. |
yazmayı başarabilir. veya göz hareketleri ile iletişimi mümkün kılan gelişmiş aletler var. | Open Subtitles | قد تتمكن من الطباعة أو هناك أجهزة تمكن الناس من التواصل بحركات العيون |