Bu yeminlerin hepsi bencilce ve sadık kalınması çok kolay şeyler. | Open Subtitles | كل هذه العهود أنانية ويسهل الوفاء بها |
- O yeminlerin içinde affetmek yoktu sanırım. - Ne? | Open Subtitles | أخمن أن تلك العهود لا تتضمن المغفرة |
Tanrı'nın emirlerinin ve yeminlerin arkasına saklanmayı bırak artık. | Open Subtitles | -كف عن الإختباء وراء العهود والوصايا |
Düğüne yeminlerin tam ortasında, çalılıkların arasından geldiniz. | Open Subtitles | وصلتم إلى الحفل بمنتصف النذور من خلال الشجيرات |
Ama Wessex'e bu yeminlerin dulu olarak gideceğim kutsanmadıkları kadar ciddi | Open Subtitles | لكني سأذهب إلى (ويسيكس) كأرملة من هذه النذور |
yeminlerin koruyucusu Poseidon'a adil ve ölümüne dövüşeceğime dair yemin ederim. | Open Subtitles | (أنا أُقسم بصدقٍ أمام (بوسايدون ... حارس العهود بأن أُقاتل بأمانةٍ حتى النهاية |
yeminlerin koruyucusu Poseidon'a adil ve ölümüne dövüşeceğime dair yemin ederim. | Open Subtitles | (أنا أُقسم بصدقٍ أمام (بوسايدون ... حارس العهود بأن أُقاتل بأمانةٍ حتى النهاية |