ويكيبيديا

    "yerinde olsam" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لو كنت مكانك
        
    • لو كنتُ مكانك
        
    • إن كنت مكانك
        
    • إذا كنت مكانك
        
    • لو كنتُ مكانكِ
        
    • لو كنتُ مكانكَ
        
    • لو كنت بمكانك
        
    • لو كنت مكانكِ
        
    • ولو كنت مكانك
        
    • لا أنصحك
        
    • وأود أن
        
    • لو كنت محلك
        
    • لو كنت مكانكَ
        
    • لو مكانك
        
    • أكن لأفعل
        
    Yerinde olsam kendime çeki düzen verir ona gidip dizlerimin üstüne çökerdim. Open Subtitles لو كنت مكانك سأذهب مباشرة لتلك المراة و اركع علي ركبتي امامها
    Senin Yerinde olsam parmak izlerimi yok edip polisi arardım. Open Subtitles لو كنت مكانك لمسحت بصمات أصابعي وخططت لمكالمتي إلى الشرطة
    Yerinde olsam önerimi kabul eder ve yapılacaklar listesinin en üstüne koyardım. Open Subtitles لو كنت مكانك لقبلت الطلب ووضعته على قمة قائمة أفعال الشرطي السابق
    Yerinde olsam o kızı bırakırdım. Pek ayağı yere basmıyor. Open Subtitles لو كنتُ مكانك لتركتُ تلك العصفورة فمن كلامك، ليست بتلك الروعة
    Yerinde olsam, yazmaya devam ederdim çünkü önemli bir şey değil. Open Subtitles لو كنت مكانك فقط سأكتبه أسفل لأنه لَيسَ حقاً الشيء المهم.
    Yerinde olsam ben de kimseye güvenmezdim ama durum bu sefer farklı. Open Subtitles لو كنت مكانك لما وثقت باي شخص اخر لكن الامر مختلف هنا
    Yerinde olsam ben de kimseye güvenmezdim ama durum bu sefer farklı. Open Subtitles لو كنت مكانك لما وثقت باي شخص اخر لكن الامر مختلف هنا
    Kadınımı merak etmen çok hoş ama senin Yerinde olsam kendi derdime düşerdim. Open Subtitles كم لطيف أن تقلق عن إمرأتي لو كنت مكانك لقلقت لأمري اللعنة عليك
    Senin Yerinde olsam, kafamın başka birinin vücuduna konmasını isterdim. Open Subtitles لو كنت مكانك لرغبت بتركيب رأسي على جسد شخص آخر
    Senin Yerinde olsam, bırakırım birbirlerini gebertsinler ama... senin yerinde değilim. Open Subtitles لو أدعهم يقتلون بعضهم لو كنت مكانك ولكن أنا لن أقتلهم
    Senin Yerinde olsam onu bulur... götüne bir siktiğimin çizmesini sokardım. Open Subtitles لو كنت مكانك لا أعثر عليه وأخذت عصا وضربت مؤخرته اللعينه
    - Yerinde olsam bir yolunu bulurdum. İçerisi çok dar. Open Subtitles لو كنت مكانك لعرفت ذلك، المكان مقرف بالأسفل مثل الصينيون
    Yerinde olsam durumu açıklığa kavuştururdum parası olmayan bir kızla nişanlı olmayı kaldıramazsın. Open Subtitles لو كنت مكانك لوضحت الأمر، لايمكنك أن تكون مخطوبًا بفتاة ليس معها مال.
    Senin de Yerinde olsam çok zorlanacağımı düşünüyorum. - Vaazını hazırladın mı? Open Subtitles ظننت لو كنت مكانك سأتمرغ هل خطبتك سارت على ما يرام ؟
    Belki de öyle bir şey yoktur. Yine de senin Yerinde olsam dikkatli olurdum. Open Subtitles ربما لا, ولكنى لو كنت مكانك لكنت اكثر حذرا
    Yerinde olsam ben de gelmezdim. Open Subtitles أفهم من هذا أنكِ لن تعودين لم أكن لأفعل لو كنتُ مكانك
    - Yerinde olsam saklanacak bir yer bulurdum. Open Subtitles أجل إن كنت مكانك فسوف أبحث عن مكان أختبئ فيه
    Yerinde olsam, onun daha uysal bir hayvana binmesini isterdim. Open Subtitles أري أن تركب حيواناً أكثر لطفـاً، إذا كنت مكانك
    O yüzden, Yerinde olsam suçluyu bulmayı bırakır, affedilmek için uğraşırdım. Open Subtitles لذا لو كنتُ مكانكِ لتوقّفتُ عن القلقِ بشأنِ المخطئِ في جراحةِ الزّائدة ولشرعتُ بتنفيذِ ما كنتُ سأفعلُهُ لأعوِّضَ عن ذلك
    Senin Yerinde olsam naklimi isterdim. Open Subtitles لو كنتُ مكانكَ ، لقدّمت طلباً رسمياً لنقلي
    Biliyor musun, senin Yerinde olsam burayı derhal terk ederdim. Open Subtitles أتعرف ماذا , كنت سأخرج من هنا لو كنت بمكانك
    Yerinde olsam bunu yapmazdım. Cidden sevgiline güvenmek istiyor musun? Open Subtitles لن أفعل ذلك لو كنت مكانكِ أتريدين حقاً الوثوق بصديقكِ؟
    Yerinde olsam, kafesin o tarafındayken kibrimi göstermek için bu denli hevesli davranmazdım. Open Subtitles ولو كنت مكانك لن أكون متلهفة لإظهار تعجرفي من ذلك الجانب من القفص
    Senin Yerinde olsam daha fazla ilerlemezdim. Tekrar hapisaneye dönmek istemiyorsan. Open Subtitles لا أنصحك بالابتعاد أكثر من هذا فستكون النتيجة عودتك للسجن
    Eğer Yerinde olsam mücevherciye geri verirdim. Open Subtitles وأود أن أعتبر أن يعود إلى المجوهرات لو كنت لك.
    Yerinde olsam, Wiggs, arkadaşlık ettiğim kişilere dikkat ederdim. Open Subtitles لو كنت محلك فسأكون حذرا بخصوص من أحمل معي
    Tomardaki talimatları öğrenmek. Bir bakalım... Yerinde olsam, ne yapardım? Open Subtitles لمعرفة إرشادات اللفيفة، لنرى لو كنت مكانكَ ماذا سأفعل؟
    Yerinde olsam 6 milyonu toplamaya başlardım. Open Subtitles لو مكانك لبدأت بجمع الستة ملايين دولار الآن
    Yerinde olsam bunu yapmazdım. Hayır, hayır bunu yapmazdım. Open Subtitles لم أكن لأفعل هذا لو كنت مكانك لا, لا, لم أكن لأفعل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد