İnternet ya da bilgisayar jargonunda Paskalya yumurtası ne demek biliyor musunuz? | Open Subtitles | أتعرف ما هو بيض عيد الفصح في الإنترنت، أو سياق مجال الكمبيوتر؟ |
Birşeyi tekrar ettirirsem, ahenk elde etme ihtimalim artar, Amerikan cevizi ve tavuk yumurtası, cam kırıkları ya da dallardan. | TED | لو استطيع تكرار اى شىء، فعندى إمكانيه لنمط، من مكسرات أو بيض دجاج، كسر زجاج او فروع. |
Çok yavaş giden hantal bir işlemdi ve tavuk yumurtalarına bağımlıydı, milyonlarca canlı tavuk yumurtası. | TED | و كانت عملية بطيئة و مرهقة إعتمدت على بيض الدجاج, الملايين من بيض الدجاج الحيّ. |
İki tane sinek, bir kaşık süt, pazarları da bir güvercin yumurtası verirsiniz. | Open Subtitles | مجرد زوجين من الذباب ، ورشفة من الحليب وربما بيضة حمامة يوم الأحد. |
1930'da bir pazar günü, orada Paskalya yumurtası arayanlar vardı. | Open Subtitles | يوم الأحد سنة 1930, كان هناك صيدُ بيضة الفصحِ هنا. |
Cehennem yumurtası. Alınmaca yok, bu sadece geleneksel bir sos. | Open Subtitles | البيض فى الجحيم، لا أقصد الإساءة إنها مُجرد صلصلة بالطلب |
Tuzlu balık yumurtası ikram ettiler, ama ben sevmedim. | Open Subtitles | لقد كانو يقدمون بيض السمك المالح هناك .لم يعجبني أبدا |
Bana güvenebilirsin. Bu şeyleri biliyorum. Bunlar bıldırcın yumurtası. | Open Subtitles | يمكنك أن تثقي بي , أنا أعرف هذه الأشياء هذه بيض السمان |
Kafan renkli paskalya yumurtası gibi. | Open Subtitles | أَكْرهُ لإخْبارك،لكن يَبْدو شَعركَُ مثل بيض عيد الفصحُ. |
Hayır ama inanmak istiyorum. Buna hazırım. Gerekirse paskalya yumurtası bile boyarım. | Open Subtitles | لا، وأنا بحاجة، أنا على أستعداد لفعل أي شيء، سأصبغ بيض الفصح، إذا كان ينفع |
Ve Paskalya yumurtası boyuyorlar. Daha fazla dayanamayacağım. | Open Subtitles | ويصبغون بيض عيد الفصح لم أعد أستطيع التحمل |
Çoğu kuşun yumurtası, birkaç saatliğine açıkta bırakılırsa soğur ve kabukları kırılmaz. | Open Subtitles | معظم بيض الطيور ،الذي يُترك مكشوف حتى ولو لساعات قليلة يتعرض للبرودة ، ولا يفقس أبداً |
Eşey hücresini bir tavuk yumurtası embriyosuna yerleştirdiği bir yöntemi var ve böylece tavuk, basitçe bir şahinin yumurtalıklarına sahip oluyor. | TED | ليتمكن بعدها من وضعالبلازما الجرثومية داخل جنين بيضة الدجاجة كي يمتلك ذلك الفرخ،بشكل أساسي، غدد تناسلية كالصقر. |
Bu çatlayıp larvaya dönüşen bir arı yumurtası ve bu yeni oluşmuş larvalar kendilerini besleyecek salgılara sahip olan o beyaz yapışkan maddeyle beslenerek hücrelerinin etrafında yüzerler. | TED | هذه بيضة نحلة تنفقس وتعطي يرقة وهذه اليرقات تسبح حول خلاياها وتقتات على هذه المادة البيضاء التي ترشح عن النحل |
Bana bir fincan süt, bir de çiğ güvercin yumurtası ve dört tane de sinek getir. | Open Subtitles | أعطنى ملعقة حليب و بيضة حمام نيئة و أربعة ذبابات |
Yılanın yumurtası bembeyaz ve saf olur. | Open Subtitles | كان ذات مرة يوجد أفعى لديها بيضة نقية وبيضاء |
Gora yumurtası hayat verir. Büyünün anahtarı odur. | Open Subtitles | بيضة الجورا تعطيك الحياة كما لو أنها مفتاح التعويذة |
Çünkü çetemizin burada bir kutu yumurtası var. | Open Subtitles | لأنني وجماعتي المُسلّحة لدينا كرتون من البيض |
Bu hayvanın vücudundan alınan bir somatik hücre, beden hücresi, bir inek yumurtası içerisine yerleştirilip döllendi ve sonunda bu inek bir guar doğurdu. | TED | خلية جسدية، خلية جسمية، تم أخذها من جسده، وتحميلها في بويضة بقرة، ثم أنجبت البقرة غارا. |
Şimdi böyle diyorsun ama ya sonra, arkadaşlarının yumurtası olunca ? | Open Subtitles | لا اريد بيضه لاكون سعيده تقولين ذلك الان, ماذا سيحدث لاحقاً؟ |
Sakıza örümcek yumurtası mı koyacak? Tanınmış birinin kıçına koç mu sokacak? | Open Subtitles | وَضعَ بيضُ العنكبوتِ في العلكِ أو هل سيقوم بركلنا من الخلف |
İşte böyle akıp gidiyor hepsi. Bunların hepsi asalak yumurtası mı? | Open Subtitles | أجل، جميعهن يخرجنّ، هل كلّ هؤلاء بيضات الدود؟ |
Bu yüzden döllenmemiş her yumurtası bir iribaşı besler. | Open Subtitles | لذا تطعم كل صغير بواحدة من بيضاتها غير المخصّبة. |
Bir kase kadar parçalanmış buğday, buharda pişmiş tost ve dodo yumurtası. | Open Subtitles | حفنة من القمح المسحوق ، بعض (الخبز المحمص ، وبيضة طائر (الدودو |
Dibe vurduğum zaman insanların kafatasını bacaklarımın arasında kuş yumurtası gibi eziyorum. | Open Subtitles | كنت أحطم جماجم الناس كبيض العصافير بين فخذيَّ |
Ama kan olduğunu düşündükleri, aslında balıkları öldüren bir alg topluluğuydu, bundan önce kurbağa yumurtası yiyerek yaşıyorlardı. | Open Subtitles | ببيض الضفادع ، وهذه البيوض تحول الى الاف الضفادع التي ملئت الارض وماتت |
Ejderha yumurtası. Sen de onu çalmaya mı geldin? | Open Subtitles | هو بيضةُ تنينٍ - وهل اتيتَ لسرقتها؟ |