ويكيبيديا

    "yutmuş" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ابتلع
        
    • إبتلع
        
    • إبتلعت
        
    • أبتلع
        
    • إبتلعتْ
        
    • ابتلعه
        
    • بلع
        
    • تبتلع
        
    • ببلعها
        
    • ابتلعتها
        
    • ابتلعها
        
    • وابتلع
        
    Hala yüzünü görebiliyorum. Sanki biraz önce tuğla yutmuş gibiydi. Open Subtitles لازلت اتذكر وجهه بدا وكانه ابتلع طوبة لتوه
    Dinle, harika çocuk yemi yutmuş görünüyor. Open Subtitles إسمع، يبدو أن الفتى قد ابتلع الطعم لكنّه يشك بك
    Peki gizli şeyler içeren bir mikroçipi yutmuş ve CIA yakalayamadan düşman güçlerince öldürülmüş bir ajana ne dersiniz? Open Subtitles ماذا عن جاسوس قد إبتلع شريحة بيانات فائقة السرّية الذي قتلتُه قوّات العدو قبل أن تقبض عليه وكالة الإستخبارات المركزيّة؟
    Ölümcül seviyede çakmak gazı yutmuş. Open Subtitles عندما لم تكن تُراقبه. إبتلع جرعة قاتلة من سائل الإشتعال.
    Bir fahişe, bir avuç promazine'i yutmuş, hani şu büyük uyku hapları. Open Subtitles عاهرة إبتلعت كمية كبيرة حبوب البرومازين.. أنت تعلم، أقراص التنويم الكبيرة؟
    Motel anahtarı mı yutmuş? Open Subtitles أبتلع مفتاح فندق؟
    Pek de sık görülmeyen bir şey yutmuş, ve de kasık biti varmış. Open Subtitles إبتلعتْ شيءَ بالأحرى غير عادي، وهي كَانَ عِنْدَها تُخربشُ.
    Fakat dahası, Genzel'in takımı, tüm yaşamı boyunca milyonlarca yıldızı yutmuş olabilecek bir nesne buldular. Astronomlar bunu süper-yoğun karadelik olarak adlandırıyorlar. Open Subtitles والأكثر من ذلك ، أن فريقه وجد جُرماً لابدّ من أنه ابتلع ملايين النجوم خلال حياته
    Altı ay önce, rehabilitasyon merkezindeki odasında bir avuç dolusu hap yutmuş, kayıtlara intihar diye geçmiş. Open Subtitles منذ ستة أشهر ، ابتلع حفنة من الحبوب، في سريره في المصحة ، اعتبروه انتحاراً.
    Ve dedim ki, eğer bu yıldızın içinde Lityum-6 varsa, bu, bu yıldızın bir gezegen yutmuş olabileceğini gösterir. TED وظننت, انه لربما يوجد ليثيوم-6 داخل هذا النجم والذي يدل على ان هذا النجم قد ابتلع كوكبًا أخر.
    Baston yutmuş gibi duruyor. - Ona bir tane var mı? Open Subtitles يبدو وكأنه ابتلع عصا سأحصل له على واحد
    Onu yatak kontrolünde bulmuşlar. Kendi dilini yutmuş. Open Subtitles وجدوه ملقا علي السرير و قد ابتلع لسانه
    Bunca deterjanı yutmuş bu ebatlardaki bir çocuk... Open Subtitles لقد ابتلع الطثير من مسحوق الغسيل
    Sırf orada olduğunu ispatlamak için ölmeden önce parayı yutmuş. Open Subtitles لقد إبتلع المال قبل أن يموت لكي يتبث أنه كان هناك.
    Tanrım! Dilini yutmuş. Open Subtitles يا إلهي, لقد إبتلع جزءً من لسانه
    Çünkü nasıl olduysa ses tellerini yutmuş ve onlar da bağırsaklarına inmiş. Open Subtitles لأنها بطريقة ما إبتلعت حبالها الصوتية ، وسكنوا في المستقيم
    Belki bir böcek yutmuş, böcek de onu sokmuştur. Open Subtitles لربما أبتلع حشرة و هو لعسته
    Olabilir. Peggy'deyken yutmuş olabilir öyleyse. Ne yutmuş peki? Open Subtitles -قد يكون ابتلعه وهو في رعاية بيغي ,ماذا ابتلع؟
    Özenle üzerindeki pisiliği silkelemiş ve sonra kuşçuğu yutmuş ve geğirmiş! Open Subtitles نظف البراز من عليه وجعله يبدو بشكل ممتاز ثم... بلع ذلك الطائر في قضمة واحدة
    Tilki ruhu onların insan görünümde olduğunu ispatlıyor, insan kalbi yutmuş olmalı, bu yüzden birçok kişi öldürülüp kalbi söküldü. Open Subtitles لكي تبقى روح الثعلب بشكل البشر لا بد لها أن تبتلع قلوبا بشرية وهذا يفسر سبب وجود الكثير من الوفيات وهم منزوعي القلوب
    Ağzıyla bandajı çözüp yutmuş. Open Subtitles فكَّ الضُمادة بفمه وقامَ ببلعها.
    Ölmeden beş ile altı saat önce yutmuş. Open Subtitles يبدو أنّها ابتلعتها قبل وفاتها بخمس أو ستّ ساعات.
    yutmuş.İyi. Pekala gidelim. Open Subtitles -حسنٌ، لقد ابتلعها. طيّبٌ . -حسنٌ، لنذهب .
    Kocaman bir kartal varmış, aşağıya süzülüp küçük kurbağayı bir lokmada yutmuş. Open Subtitles كان هناك نسر كبير بالعمر، انقض وابتلع ضفدع صغير

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد