Belki de, bu süre zarfında sizlere Yunanistan gezimi anlatabilirim. | Open Subtitles | ربما في هذه الأثناء يمكنني أن أخبركم عن رحلتي إلى اليونان |
Ve bu zaman zarfında siz beylerden tam bir işbirliği bekliyorum. | Open Subtitles | وفي هذه الأثناء أتوقّع تعاوناً تاماً منكما، أيها السيدان. |
Bu zaman zarfında da Kral'a yeni bir eş bulmaya çalışmalıyız. | Open Subtitles | في هذه الأثناء لا بد من ترتيب العمل والعثور على عروس جديدة للملك |
İki hafta zarfında bir sözleşmem oldu ve kitap iki yıl içinde dünyada bir milyondan fazla kopya satmıştı. | TED | وفي غضون أسبوعين، وقعت العقد، وخلال عامين، بيعت أكثر من مليون نسخة من الكتاب حول العالم. |
Şimdi dikkatli dinle. Her şey yolunda giderse, yani ikimiz için, bu 6 ay zarfında... | Open Subtitles | الآن استمع بعناية ، إذا سارت الأمور بصورة صحيحة لكلينا فى غضون ستةأشهر |
Çin ise aynı zaman zarfında tamamen zıt yönde ilerledi, bu devasa uygarlığı, uygarlık devletini zorlukla bir arada tutarak. | TED | والصين في هذه الفترة حصل لها العكس تماماً محاولة الامساك والحفاظ على هذه الحضارة الكبيرة بالتوازي مع مفهوم الدولة |
Ama bu süre zarfında, tekrar at yarışında yenilmek istersen eğer beni nerede bulacağını biliyorsun. | Open Subtitles | في هذه الأثناء,إذا أردت أن تهزم في سباق خيل ,أنت تعرف أين تجدني |
Bu süre zarfında... Çocuklar bahçedeyken onları nasıl izleyeceksin. Ya da yüzme dersinde? | Open Subtitles | و لكن في هذه الأثناء كيف ستراقببين الأطفال في الحديقة أو خلال فصول السباحة |
Bu süre zarfında ekibin geri kalanı dışarıda matkabın sesini bastırıyor olacak. | Open Subtitles | وفي هذه الأثناء ستكون بقية الفريق بالخارج يقومون بضوضاء لتغطية عملي |
Bu süre zarfında bize gerçekleri söyleyerek kendinize yardımcı olabilirsiniz. | Open Subtitles | في هذه الأثناء يمكنك مساعدة نفسك بإخبارك الحقيقة |
Bu süre zarfında yapmamız gereken tek şey oturup beklemek. | Open Subtitles | وفي هذه الأثناء كل ماعلينا فعله هو الجلوس |
Bu süre zarfında alternatif gerçeklikte iken kaydedilen bazı haber bültenlerini inceliyordum. | Open Subtitles | في هذه الأثناء كنت أتفحص لقطات الأخبار المسجلة عندما كنا في الواقع البديل |
Bu süre zarfında, Marcello'yla yaşayacağımız şeyler var. | Open Subtitles | في غضون ذلك , مارسيلو و أنا لدينا بعض المعيشة للقيام بها. |
Bu süre zarfında ise, isyan sırasında yaptıklarını ve bunların sebeplerini ayrıntılı olarak anlattığın bir bildiri yazmanı istiyor. | Open Subtitles | في غضون ذلك ، أحثك على التفصيل في كتابة الاجراءات الخاصة بك خلال التمرد وأسبابها |
Ben de bu süre zarfında Hunsdon'a dönüp, kırsal alanda, aynı soylu bir İngiliz hanımefendisi gibi sessizlik içinde yaşamayı düşünüyorum. | Open Subtitles | وفي غضون ذلك سأعود إلى هانستون واعيش في هدوء الريف كإمرأة إنجليزية لطيفة |
Birbirimizi seviyoruz. Peki, bu zaman zarfında mahrem bir durum söz konusu oldu mu? | Open Subtitles | ـ نحن نحب بعضنا البعض ـ و العلاقة الحميميّة نشأت خلال تلك الفترة ؟ |
Bu süre zarfında, gülenler, yıkananlar, anne babası ya da çocuklarıyla yemek yiyenler ve cinsel ilişkiye girenler idama mahkum edileceklerdir. | Open Subtitles | خلال هذه الفترة كل من يضحك أو يستحم ، اويتعشى مع الآباء والأمهات والأطفال... ... أو جامع سيصدر الحكم عليه بالإعدام. |
Bu adamla koca bir yıl yaşadın ve bu süre zarfında işe yarar bir tek fotoğraf bile alamadık. | Open Subtitles | تعيشين مع رجل لمدة سنة كاملة. وخلال كل تلك الفترة لا نحصل على أي صورة قابلة للاستخدام. |
Bu süre zarfında kendisi... örnek, yasalara saygılı bir vatandaştı, sayın yargıç. | Open Subtitles | وخلال هذه الفترة كان مثالي, مواطن يحترم القانون حضرتك |
ama evet,döndüğümde yeni bir şirket kurmayı düşünüyorum orada beni görebilirsin senin içinde bir şey yapacağım bu zaman zarfında da tatile çıkabilirsin ailen nereye gidiyor ? | Open Subtitles | لكن نعم ، أنا أفكر بتأسيس شركة جديدة بعد عودتي يمكنك أن تراني عندها ، وسأفعل شيئا ما لك وأثناء هذا الوقت ، يمكنك أخذ عطلة أيضا |
Yanlış zarf. 50'likler Shaleen'in zarfında olmalı. | Open Subtitles | كان مظروف خطأ. شاليين كانت طلبت مبلغ الــ 5000 دولار هذا |
Tüm bu süreç zarfında, de Winter'in elini tutacaksın çünkü buraların kodamanı o ve sana kendisiyle yemek yeme iznini veren de o. | Open Subtitles | ستقف إلى جانب "دى وينتر" بعد كل هذا لأن لديه نفوذ كثيرة هنا وقد سمح لك بالعشاء معه بالفعل |