Ya savaş yüzünden evinden ayrılmak zorunda kalsan, geri döndüğünde birini kanepene uzanmış senin cheetos'unu, senin TV'ni izlerken bulsan ne olurdu? | Open Subtitles | ماذا لو إضطررت لترك وطنك بفعل الحرب لتعود إليه و قد أخذ آخرون مكانك ليتناولوا طعامك و يشاهدوا تلفازك ؟ |
Eğer sen de onlarla her gün uğraşmak zorunda kalsan , sende benim gibi olurdun. | Open Subtitles | حسنٌ, لابد أن تكون أيضاً, لو إضطررت للتعامل معهم يومياً |
Bir gün bir erkekle yatmak zorunda kalsan bile başının üzerinde bir çatı olsun isteyeceksin. | Open Subtitles | و يوما ما كل ما ستحتاجينه هو سقف فوق رأسك حتى لو اضطررت لمضاجعة رجل من أجله |
Bir gün bir erkekle yatmak zorunda kalsan bile başının üstünde bir çatı olmasını isteyeceksin. | Open Subtitles | و يوما ما كل ما ستحتاجينه هو سقف فوق رأسك حتى لو اضطررت لمضاجعة رجل من أجله |
Aileni ne pahasına olursa olsun koru. Eğer yeniden öldürmek zorunda kalsan dahi. | Open Subtitles | احمي أسرتك مهما كان الثمن حتى لو اضطررت أن تقتل مرة أخرى |
Eğer günde 13 değişik insanlar beraber olmak zorunda kalsan sen nasıl hissederdin? | Open Subtitles | كيف سيكون شعورك إذا كان عليك كل يوم أن تكون 13 شخصيـة مختلفـة ؟ |
Özür dilemek zorunda kalsan bile. Ya da başka bir şey yap. | Open Subtitles | ،حتى إذا كان عليك الإعتذار .أو القيام بأيّ شيءٍ آخر |
Yüzmek zorunda kalsan bile umurumda değil. | Open Subtitles | لا يهمنى إذا كان عليك السباحة حتى تجدها |