| Amy tedavi gördükten sonra çok mutlu ve yapıcı olduğu dönemler geçirdi. | Open Subtitles | بالواقع, آمي, لعد أن خضعت للعلاج, تعرضت لفترات من السعادة والإنجاز الهائل. |
| 10 gün önce bir grup dağcı Amy Sherigan'ın cesedini bulmuş. | Open Subtitles | على طلبك وقبل 10 ايام بعض المتريضون وجدوا جثة آمي شريغان |
| Evet, babamın Amy Winehouse gibi aşırı dozdan öleceğini söylüyorlar. | Open Subtitles | يقولون أنا أبانا سيموت من جرعة زائدة، مثل آمي واينهاوس |
| JL: Herkes Amy'i daha çok seviyormuş gibi gözüküyor sanki mükemmel küçük bir melekmiş gibi. | TED | ج ل:لدي شعور أن الجميع يحب آمي أكثر كما لو أنها الملاك الصغير الكامل. |
| Neden ben ve Ame gitmiyoruz? | Open Subtitles | لماذا لا تريدن مني أو من آمي الذهاب لهناك؟ |
| Ve bu Amy Ng, magazin editörü aynı zamanda ressam, girişimci, öğretmen ve yaratıcı bir yönetmen. | TED | وهذه آمي نج، محررة بمجلة تحولت إلى رسامة ورائدة أعمال، ومعلمة ومخرجة إبداعية. |
| - Ben Amy değilim, ben Holly'im. - Amy mi dedim hayatım? | Open Subtitles | أنا لست آمي أنا هولي هل قلت لك آمي يا عزيزتي؟ |
| Alakan için teşekkürler, Amy. Daha fazla kalmana gerek yok. | Open Subtitles | شكراً لإعتنائك يا آمي لن أحتاج اليك مستقبلاً |
| Siz Amy'i nazarı dikkate almaya gönülsüz dahi olsanız hikâyenin tamamını bilmek beni rahatlatacaktır. | Open Subtitles | أني أمانع مثلك لتقييم آمي سوف يريحني أن أعرف الإشاعة كاملة |
| Amy'i köyden dışlamışlardı, oda böylece sevgisini denize verdi. | Open Subtitles | لقد عزلوا آمي من القرية لذا أعطتت حبها للبحر |
| Ama Amy'nin hep biraz garip olduğunu bilmelisin. | Open Subtitles | لكن يجب أن تعرف أن آمي كانت دائماً غريبة قليلاً |
| Ve Efendim ve Bayan sizden izin almak istiyorum Bayan Amy Foster ile evlenmek için. | Open Subtitles | وكذلك، السيدوالسيدة لقد طلب مني أن آخذ إذنك لأتزوج السيدة آمي فوستر |
| Amy, hemen şimdi eve geliyorsun, duydun mu? | Open Subtitles | آمي ، ستأتين لبيتك في هذه اللحظة هل تسمعين؟ |
| Onun evi Amy'di. Kazanın dehşetini dahi atlattı. | Open Subtitles | آمي كانت منزله هو الناجي من رعب تحطم السفينة |
| Dilimizi öğrendi, nefret ve şiddete tahammül etti ve mülkünü hak etti, çünkü evini Amy Foster'ın kalbinde bulmuştu. | Open Subtitles | تعلم لغتنا تحمل البغض والعنف وجنى الثمار، لأنه وجد منزله في آمي فوستر |
| Dünyanın bir ucundan Amy Foster'ı sevmek ve sevilmek için geldi. | Open Subtitles | أتى من خلال العالم ليحب ويُحب من قبل آمي فوستر |
| Amy ve David Cassandra'nın ölümünden dolayı suçlanmamış olsa da | Open Subtitles | مع أنه خالٍ من أي أعمال خاطئة.. بموت آمي ودافيد كاساندرا, |
| Amy, çocuklara birazdan döneceğini söyleyip... | Open Subtitles | آمي, هل لكي أن تخبري الأطفال أنك ستعودين حالا |
| Ame'yi okula gitmeye ikna etmesi çok zor oldu. | Open Subtitles | كان من الصعب إقناع آمي من الذهاب للمدرسة |
| Yuki de Ame de kendi yollarında ilerlemeye başladı. | Open Subtitles | يوكي و آمي كلاهما قد بدأا في المشي بطريقهم الخاص. |
| Pek iştahı olmayan çelimsiz kardeşim Ame'nin tam aksine! | Open Subtitles | كان أخي آمي نحيل و يأكل قليلاً |
| Bu pembeli adam Ami Tabar adında bir sosyal müteşebbis. | TED | هذا الشخص باللون الوردي هو رجل أعمال إجتماعي يسمى آمي تابار. |