"أبدا لم" - Translation from Arabic to Turkish

• Asla
• hiçbir zaman
• Daha önce

Fakat bu dizilimi tekrar çıkardığımızda, 30 hata olduğunu bulduk. Eğer sentezde ilk dizilimi kullansaydık, canlanması Asla mümkün olmayacaktı.
لقد وجدنا في الواقع، بإعادة سلسلتها، 30 خطاءً. سيكون تمهيداً أننا سلسلنا الأصل، فإنه أبدا لم يكن ليتمكن من التحرك.

Onu sevdiğimi biliyorsun, ama ona olan aşkımın sana zarar vermesini Asla istemedim.
أنتي تعلمين أني أحبه, لكني أبدا لم أقصد أن أحبه لأسبب لك الألم

Ama dedi ki, bir yemin ettim onu Asla çiğnemem,
لكنه قال بأنه أقسم قسما , بأنه أبدا لم ينكسر

-Hayır. Hadi ama, kabul et, Raymond. hiçbir zaman yakın olmamızı istemedin.
بربك، إعترف رايموند أنت أبدا لم ترد أن تكون مقربا

Kapı komşundaki kıza da aşık olunabileceğine hiçbir zaman gerçekten inanmadım.
لكني أفترض بأنني أبدا لم أؤمن بتلك النظريه حول الوقوع في الحب مع الفتاه في المنزل المجاور.

Bilmiyorum, hiçbir zaman agresif tipte birisi olmamıştın.
لا أعلم انتِ ,فقط أبدا لم تكوني من النوع العدائي

Daha önce birkaç şey için bana ödeme yapılmıştı ama tanıklık için hiç para almadım.
لقد دفعت لأفعل بضعة أشياء قبل ذلك لكنّي أبدا لم أكن لأدفع لكي يكون عذراً

Daha önce hiç bana göre olmayan bir maceraya atılmamıştım.
ولم يكن لدى مطلب أبدا لم يكن هذا من أجلى أولا

Asla bu giysilerle çıkacağını hayal etmemiştin.
أنتى أبدا لم تحلمى بأنكى ستخرجين بهذه الملابس؟

Ben bir daha Asla kimsenin önünde burnunu karıştırırken yakalanmadı.
أبدا لم يقبض على بن مرة أخرى يفرك أنفه في الأماكن العامة

Ayrıca bir daha Asla hayal kurarken de yakalanmadı.
و أبدا لم يقبض عليه مرة أخرى في أحلام اليقظة

Bütün yaşamım boyunca hiç kimseyle, Asla seninle konuştuğum gibi konuşamamıştım.
في حياتي كلها.. .. أنا أبدا لم اكن قادرا على التحدث الى أي شخص كما أتحدث إليك.

Ve Asla bedellerini ödemez ya da sorumluluğu üstlenmez.
وهي أبدا لم تتحمل المسؤولية أو تأخذ العواقب

Bunu arkamızda bıraktık... annen... hiçbir zaman rutin hayata alışamadı.
تجاوزنا الأمر والدتك , أبدا لم تتكيف مع الروتين

Efendim, hiçbir zaman işimizi polis memuruymuşuz gibi yapmadık.
سيدي، نحن أبدا لم اجبنا كما طالما كنا ضباط الشرطة.

Bunu bilmemenin nedeni hiçbir zaman bir bölüm... izleyebilecek kadar uzun süre uyanık kalamadın.
أوه، والسبب أنك لا تعرفين ذلك لأنكِ أبدا لم تبقي مستيقظة طويلاً بما يكفي لرؤية حلقة واحدة كاملة.

hiçbir zaman nasıl kontrol edeceğimi öğrenemedim.
أنا أبدا لم تتعلم كيف أن يبقيه في الاختيار.

...hiçbir zaman kemer altında yatmadı.
إنها أبدا، أبدا لم تنم تحت الكباري

Odun fırınını duymuştum ama Daha önce insan fırınını hiç duymamıştım.
لقد سمعت عن فرن الخشب لكني أبدا لم أرى فرنا للرجل قبل ذلك

Bana Daha önce böyle bir şey görmediğini söyle lütfen.
أرجوك قل لي أنك أبدا لم ترى شيء كهذا من قبل