| Vardiyası için gelmişti. Doğruca bana geldi. | Open Subtitles | لقد أتت للتو لمناوبتها,لقد أتت إلي و تركتها ترحل بعد تحقيقي معها |
| Ve işte bana geldi ve partiden sonra ne yapacağımı sordu. | Open Subtitles | وتعلم, أتت إلي, وسألتني ماذا سأفعل لاحقاً |
| Karınız bunun hakkında bana geldi | Open Subtitles | زوجتكَ أتت إلي من اجل هذا الموضوع |
| Bana gelen o oldu. | Open Subtitles | لقد أتت إلي بصدر رحب يا رجل |
| Geçen hafta şu kart fahişe bana gelip yeğeni Misty Mountains'ı bulmamı istedi. | Open Subtitles | الأسبوع الماضي، أتت إلي السيدة المسنة تلك وطلبت مني البحث عن إبنة أختها |
| Savcı bana ulaştı. İfade vermek zorundaydım. | Open Subtitles | المدعية العامة أتت إلي كان علي الإدلاء بتصريح |
| Eileen Hannigan 1983'te bana geldi. | Open Subtitles | إلين هانيجان، أتت إلي في عام 1983 |
| Zavallı Martha sıkıntılı şekilde bana geldi. | Open Subtitles | مارثا المسكينة أتت إلي و هي قلقة |
| Üçay sonra bana geldi, hamileydi. | Open Subtitles | لقد أتت إلي بعد ثلاثة أشهر وهي حامل |
| Şimdilik çıkarabildiğim tek şey, "Maggie yine bana geldi. | Open Subtitles | ماجي أتت إلي مجددا |
| bana geldi, buraya geldi. | Open Subtitles | هي أتت إلي , أتت هنا |
| Problemli olduğumu düşünüyorsun ama bilmelisin ki Martha bana geldi. | Open Subtitles | وتظنين أني نوع ما من المشاكل. حسناً، لمعلومك، (مارثا) أتت إلي. |
| Senin gelmemenden ötürü , o bana geldi. | Open Subtitles | لقد أتت إلي لأنك لا تودي ذلك. |
| Uzun zaman önce, Sul Rang bana geldi. | Open Subtitles | منذ وقتٍ مضى، [سوي-ران] أتت إلي |
| Senin işini almak için bana geldi. | Open Subtitles | أتت إلي سعياً لعملكِ. |
| O yüzden bana geldi. | Open Subtitles | لهذا السبب أتت إلي! |
| Bana gelen O'ydu. | Open Subtitles | إنها هي من أتت إلي |
| Bana gelen bir düşünceydi. | Open Subtitles | كانت مجرد فكرة أتت إلي. |
| 1978'de bana gelip "Toronto adında bir oyun için teklif aldım, ...oyun Montreal'de olacak." | Open Subtitles | في 1978، أتت إلي في يومٍ ما وقالت: "لقد تم عرض دوْر عليّ... |
| Savcı bana ulaştı. İfade vermek zorundaydım. | Open Subtitles | المدعية العامة أتت إلي كان علي الإدلاء بتصريح |
| Eija yanıma geldi ve bana hata yaptığımı söyledi. | Open Subtitles | عندها زوجتي أتت إلي واخبرتني أنني فعلت خطئاً كبيراً |
| Bildiğin gibi, birkaç gün önce,bir bayan bana gelmişti. | Open Subtitles | حسنا, قبل عدة ايام, هنالك سيدة قد أتت إلي |