| Hangi kadın erkeğin yatakta berbat olduğunu söyler, biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمون ما ينادي به النساء الرجال السيئين في السرير ؟ |
| Radyoyu açan insanların kafaları karıştığında ne yaptıklarını biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمون ماذا يا رفاق من يضع هذه المحطة عندما يتحيرون؟ |
| Endişelenme. Bu onları daha da kızdırıyor. biliyor musun, korkunun kokusunu alıyorlar. | Open Subtitles | لا تخافوا، فهذا سيزيد من توحّشها، حيث أنها تشمّ الخوف، أتعلمون هذا |
| Tüm maçlara gelmenize gerek yok Aslında. Şaka mı yapıyorsun? | Open Subtitles | أتعلمون يا رفاف، ليس عليكما أن تأتيا في كل مباراة |
| Ama şimdi, yaşlandım. Şimdi onlara ne söylüyorum biliyor musunuz? | TED | لكن الآن، مع تقدّمي في السنّ، أتعلمون ما أقوله لهم؟ |
| Kanımca komik olmayan bir altyapıdan geliyorum, bilirsiniz, ciddi işlerle meşgul olan. Ve sonra birden çalışmalarım komik hale geldi. | TED | أنا أفترض أنني اًتي من خلفية غير ساخرة, أتعلمون, بنية جادة وفجأة أصبح عملي مرح |
| Biliyorsun , zaman-seyahat bölümünde ciddi bir revizyon için kaynaklanmaktadır. | Open Subtitles | أتعلمون ، قسمكم للسفر في الوقت بحاجة إلى إصلاح جدي |
| Endişelenme. Bu onları daha da kızdırıyor. biliyor musun, korkunun kokusunu alıyorlar. | Open Subtitles | لا تخافوا، فهذا سيزيد من توحّشها، حيث أنها تشمّ الخوف، أتعلمون هذا |
| Komuta ettiğin bu kahramanların ne yaptığını biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمون ماذا فعل الأتراك الذين يعملون في خدمتكم؟ |
| Onun ne olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمون من كان؟ كان يصلح السيارات في البداية |
| biliyor musun, 1958 yılından beri Yankee taraftarıyım. | Open Subtitles | أتعلمون لقد كنت مناصرا لليانكيز منذ عام 1958 |
| biliyor musun, neden bir masa bulup biraz yemek yemiyoruz? | Open Subtitles | أتعلمون ماذا، لِمَ لا نحجز طاولةً و نتناول العشاء |
| Beni en iyi hissettiren şey nedir biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمون ما الذى جعلنى أشعر أفضل تجاه نفسى؟ |
| - Haneda'nın ne olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمون ما هو هانيدا؟ أنه المطار حيث هنالك الكثير من الطائرات |
| Sikler ve amlardan bahsediyor, be onun ne yaptığını biliyor musun? | Open Subtitles | تتحدث عن الأشياء الجنسية بعد ذلك ، أتعلمون ماذا فعل؟ |
| Sebzeler Aslında renklidir - onların tadları var, havuçlar toprakta yetişir, çilekler toprakta yetişir. | TED | أتعلمون , أن الخضروات هي حقيقة ملوَّنة .. ولها طعم حقيقي و الجزر ينمو في الأرض وكذلك الفراولة |
| Biliyorsunuz, size bu sunumu yaptım, herşey harika gözüküyor, herşey işliyor. Aslında hayır, bu teknolojiler gerçekten de kolay değil. | TED | أتعلمون, بعد ما اريتكم هذا العرض, كل شئ يبدو جيدا كله يبدو فعالا.و لكن لا. تلك التكنولوجيا في الواقع ليست بهذه السهولة |
| "Neden bu çocuklara sağlık, spor, dinlenme ve sanat imkanlarını sağlıyorum biliyor musunuz? | TED | أتعلمون لماذا أوفّر خدمات صحيّة للأطفال و الرّياضة و فترة الراحة و الفنون؟ |
| Takımıma dedim ki: biliyor musunuz, tüm dünyada hayallerin ve beklentilerin çoğaldığını görüyorum. | TED | قلت لفريقي: أتعلمون ما أرى أرى زيادة في الطموح في كل بقاع الأرض. |
| Engelli seviyesinde hiç yarışmadım, bilirsiniz. Her zaman diğer engelsiz atletlere karşı yarıştım. | TED | و لم أتنافس بمستوى ذوي الاحتياجات الخاصة ، أتعلمون كنت دائماً أتنافس مع رياضيين أصحاء. |
| Biliyorsun buradan on blok kadar ileride büyüdüm, ama burası aklımı başımdan alıyor Carmen. | Open Subtitles | أتعلمون لقد نشأت على بعد عشرة مبان من هنا ولكن ها المكان يبهرني |
| Bakın, böyle bir tekneyle iki gün içinde körfeze varabilirim. | Open Subtitles | أتعلمون , بقارب كهذا أستطيع الوصول الى الخليج في يومين |
| Tamam, ne diyeceğim benden bu akşamlık bu kadar. | Open Subtitles | حسنا . أتعلمون ماذا انا سأنهي هذه الليلة |
| Biz Amerikalıların, 50 yıl öncesine kıyasla üç kat daha fazla yerleşim alanı kullandığını biliyor muydunuz? | TED | أتعلمون أننا الأمريكيون لدينا ثلاثة أضعاف المساحة.. التي كانت لنا منذ 50 سنة؟ |
| Hani bazen emniyetin ne kadar değerli bir üyesi olduğumu unutuyorsunuz ya? | Open Subtitles | أتعلمون يا جماعة، أحيانا تنسون بأنني عضو لا يقدر بثمن في المجموعة |
| biliyorsunuz ki, bu arada, Bangalore da iki milyon kişi var, ki bunlar 800 gecekondu mahallesinden birinde yaşamakta. | TED | أتعلمون بالمناسبة, هناك ٢ مليون شخص في بانجلور يعيشون في ٨٠٠ حي فقير |