"أتعود" - Translation from Arabic to Turkish

    • alışamadım
        
    • alışmam
        
    • alışkın
        
    • alışabilirim
        
    • alışık
        
    • alışıyorum
        
    Üzgünüm. Kız arkadaşımın süper kahraman olmasına daha alışamadım. Open Subtitles آسف , لازلت لم أتعود على واقع أن صديقتي بطلة خارقة
    Seni böyle büyümüş görmeye alışamadım da. Open Subtitles فقط لم أتعود على رؤيتك و انت تكبرين هكذا
    Bak, hoşuma gitti, o kadar yakın olmaya alışmam için biraz zamana ihtiyacım var. Open Subtitles انظر ، شعرت بأنها جيدة الأمر فقط يستغرقني بعض الوقت. حتى أتعود فقط .. هذا كل شيء.
    Bu set inanılmaz. Buna gerçekten alışmam gerekli. Open Subtitles هذا المكان لا يصدق يمكن أن أتعود على هذا
    - Ne? Sadece bir adamın dili boğazındayken iş yürütmene alışkın değilim. Open Subtitles لم أتعود على رؤيتكِ تبادلين القبل مع رجل يحاول عقد صفقة معكِ
    Belki zamanla bu tür işlere alışabilirim. Open Subtitles ربما يمكنني أن أتعود على هذا النوع من الاشياء
    Evimde birilerinin olmasına alışık değilim. Open Subtitles لم أتعود على وجود ناس في منزلي
    Seni böyle büyümüş görmeye alışamadım da. Open Subtitles فقط لم أتعود على رؤيتك و انت تكبرين هكذا
    Birisine, çocuğunun 18 yaşına basmadan öleceğini söylemeye hiç alışamadım. Open Subtitles لم أتعود ابداً على أن أخبر احداً أن طفلهم سوف يموت قبل أن تبلغ الثامنة عشر.
    Hiç bir zaman bu değişmez dirilişleri alışamadım! Open Subtitles لن أتعود أبداً على هذا البعث المستمر لها
    Yine de insan parçalamaya bir türlü alışamadım. Open Subtitles أتعرفين ، لم أتعود حقاً على ذبح البشر ، رغم هذا
    Ona 3-2-2-7'yi ver. Bu telefona daha alışamadım. Open Subtitles أعطيه رقم 3227, لأني لم أتعود على هذا الهاتف
    Bu set inanılmaz. Buna gerçekten alışmam gerekli. Open Subtitles هذا المكان لا يصدق يمكن أن أتعود على هذا
    Sanırım polis eşi olmaya alışmam lazım. Open Subtitles أعتقد أنه يجب أن أتعود على حياة زوجة ضابط الشرطة
    Tüm bu takım işlerine alışmam biraz zaman alıyor. Open Subtitles مسألة الفريق بأسره يتطلب الأمر أن أتعود عليه قليلاً
    Sadece bu şekilde reddedilmeye alışkın değilim. Open Subtitles لم أتعود ان عامل هكذا هذا كل الموضوع
    Buzdolabında not var mı diye bakmaya alışkın değilim de. Open Subtitles لم أتعود على قراءة رسائل الثلاجة
    Çünkü ben şımartılmaya alışkın değilim. Open Subtitles لأنني لم أتعود أن أكون مدللة
    - Buna alışabilirim. Open Subtitles أستطيع أن أتعود على هذا
    - Buna alışabilirim. Open Subtitles أستطيع أن أتعود على هذا
    Artık sürprizlere alışık olmam lazım ama. Open Subtitles يجب أن أتعود على المفاجآت الآن
    Tılsımları seviyorum, iksirleri seviyorum. Işınlanmaya bile alışıyorum. Open Subtitles أحب التعاويذ ، و الجرعات و حتى بدأت أتعود على الإنتقال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more