| umarım hiçbirinin senin gibi işe yaramaz bir inananı olmaz. | Open Subtitles | أتمنى ألا يكون للرب أبداً تابع عديم الفائدة مثلك. |
| Böyle bir yara almanız yazık olmuş. umarım çok derin bir kesik değildir. | Open Subtitles | من المُؤسف أن تُصاب بهذه الإصابة و أتمنى ألا يكون الجرح بهذا العُمق |
| İzninizle, gidip telefon edeyim. umarım geç kalmamışımdır. | Open Subtitles | عفواً ، من الأفضل الإتصال به أتمنى ألا يكون قد فات الأوان |
| umarım iyisindir. Dostumuz da denize düşmemiştir. | Open Subtitles | أتمنى أن أجدك بخير و أتمنى ألا يكون صديقك الصغير قد سقط فى البحر |
| Gururum okşandı ama kesinlikle beni bu yüzden işe almadığınızı umuyorum. | Open Subtitles | حسناً, أشعر بالسرور لهذا الإطراء, لكننيّ أتمنى ألا يكون ذلك هو سبب توظيفك ليّ |
| umuyorum ki bu odadaki hiç kimse bunun su adında bir şeye hidrojen ve oksijen atomlarının tutunduğunu ve buna su dediğimiz anlamına geldiğini düşünmemiştir. | TED | أتمنى ألا يكون هناك شخص ما في هذه القاعة يفكر في أن يعنيه ذلك هو أن هناك شيء يسمى المياه وتتصل به جزيئات الهيدروجين والأكسجين وأن هذه هي المياه. |
| Teşekkürler. umarım hakkımda fikrinizi değiştirecek bir nedeniniz olmayacaktır. | Open Subtitles | شكراً ، أتمنى ألا يكون لديك أي سبب لتغيير رأيك بشأني |
| Zavallı adam. umarım soğuk almaz. | Open Subtitles | يا لرجل المسكين ، أتمنى ألا يكون قد التقط البرد |
| umarım, bu yumurtalar iyice pişmemiştir. | Open Subtitles | أتمنى ألا يكون البيض قد طهى أكثر من اللازم |
| umarım oradan ayrılmak canını sıkmamıştır. | Open Subtitles | أتمنى ألا يكون لديك ما يمنع من مغادرة هذا المكان على العكس. |
| Ama seni görmek istedim. Sakıncası yoktur umarım. | Open Subtitles | لكنى أردت رؤيتك أتمنى ألا يكون لديك مانع |
| TV seyredeceğim. umarım ki hep aynı "Süperadam" haberleri yoktur. | Open Subtitles | أنا ذاهب لمشاهدة التلفازو أتمنى ألا يكون الحديث عن هذا الغبى |
| - Ben de sizin hakkınızda çok şey duydum. - umarım, hepsi kötü değildir. | Open Subtitles | ـ وأنا سمعت الكثير عنك ـ أتمنى ألا يكون كله سيئاً |
| umarım bu şey kişisel çıkar kategorisine girmiyordur. | Open Subtitles | أتمنى ألا يكون هذا تحت قائمة المصالح الشخصية |
| umarım haberlerde bahsedilenlerden değildir. | Open Subtitles | أتمنى ألا يكون أحد هؤلاء الذين يذاع أخبارهم في النشرة |
| Şey umarım, Lana'nın televizyonda söyledikleri seni fazla korkutmamıştır. | Open Subtitles | أنا أتمنى ألا يكون ما قالته لانا في التليفزيون قد ضايقك كثيرا |
| Şey umarım, Lana'nın televizyonda söyledikleri seni fazla korkutmamıştır. | Open Subtitles | أنا أتمنى ألا يكون ما قالته لانا في التليفزيون قد ضايقك كثيرا |
| Evet, çocuklar, umarım Walter fazla sorun olmamıştır. | Open Subtitles | حسنا, أتمنى ألا يكون والتر قد سبب مشاكل لكم |
| Benim hakkımda olmadığını umuyorum. | Open Subtitles | أتمنى ألا يكون شيئاً عني |
| Bunun bir sorun olmayacağını umuyorum. | Open Subtitles | أتمنى ألا يكون هذا مشكلة. |