| Hislerimle daha fazla iletişime geçmemi söyleyen sendin. | Open Subtitles | أنت من أخبرتني أنه علي أن أتواصل أكثر مع مشاعري |
| Kısacası, evet. Onunla iletişime geçmiştim. Hayatım için yalvarmıştım. | Open Subtitles | لذا، نعم، لقد كنتُ أتواصل معه كنتُ أتوسل من أجل حياتي |
| İnsanlarla iletişim kurmak istiyorum. Bir doktor insanlarla en savunmasız anlarında buluşur. | Open Subtitles | أريد أن أتواصل مع الناس الطبيب يتفاعل مع الناس فى أحلك ظروفهم |
| Hayalet danışmanım bana, seninle iletişim kuruyor olabileceğimi söyledi büyükanne. | Open Subtitles | أخبرني مستشارو الأشباح حالاً أنّك من أتواصل معه يا جدتي |
| Ama sonunda oğlumla bir bağ kurdum, ve burda kalmak istiyor. | Open Subtitles | لكنني أخيرا أتواصل مع إبني و هو يريد أن يكون هنا |
| Evet. Savunma Bakanlığı'na ulaşmaya çalışıyorum, lütfen. | Open Subtitles | أجل، أريد أن أتواصل مع وزارة الدفاع مِن فضلك |
| Uzun bir iş gününün sonunda buraya gelmeyi ve James'le iletişime geçmeyi seviyorum. | Open Subtitles | بعد يوم عمل طويل أحب ان آتي الى هنا و أتواصل حقاً مع جيمس |
| Başkentteki adamlarımla iletişime geçmeme imkan yok. | Open Subtitles | لكن من المستحيل أن أتواصل مع عملائي داخل الكابيتول |
| Ağı kesmeyeceğim, bu herifle iletişime devam etmem lazım. | Open Subtitles | لن أغلق الشبكة، أريد أن أتواصل مع هذا الرجل. |
| Ama seninle ya da akrabalarınla iletişime geçmemek benim için çok daha iyi olacak. | Open Subtitles | لكن لنواجه الحقيقة غالباً من الأفضل أن لا أتواصل معك أو مع علاقاتك |
| Bu nedenle de bazı şeylerin tamamen anlaşıldığından emin olmak için doğrudan sizinle iletişime geçmeye karar verdim. | Open Subtitles | لذلك,قررت أن أتواصل معك مباشرة للتأكد أن بعض الأشياء مفهومة بشكل واضح |
| Ben öte tarafla güvenli bir şekilde iletişime geçiyorum ve suratınıza karşı sizin bir hiç ve üç kağıtçı olduğunuzu söylüyorum. | Open Subtitles | أنا أتواصل بشكلِ مطلق مع العالم الآخر، وأقولها في وجهك لست سِوى مخادع. |
| Bir telefonları da yoktu. onun için bende... İletişim kuramadım. | Open Subtitles | لم يكن لديهم هاتف لذا فأنا لم أستطع أن أتواصل |
| Telsiz radyolardan huni ve plastik borulara kadar herşey aracılığıyla iletişim kuruyorum. | TED | لهذا أتواصل عبر جميع الأشياء من أجهزة إستقبال وأرسال الراديو إلى القموع والأنابيب البلاستيكية. |
| O sıralarda Patrick'le nasıl iletişim kuracağımı çözdüğümde Harvard'da hukuk fakültesine girdim. | TED | وفي تلك الفترة، التي اكتشفت فيها كيف أتواصل مع باتريك، تم قبولي في كلية الحقوق في هارفارد. |
| Tekrar insanlarla aramda bir bağ kurup bir yere ait olmak istedim. | Open Subtitles | محاولاً أن أتواصل مع الناس ثانيةً أن أكون جزء من المجتمع |
| İnsanlarla gerçekten bağ kurabilmem hakkında kendimi kandırıyordum. | Open Subtitles | كنتُ أخدع نفسي بأنّني أتواصل فعلاً مع الناس |
| Onunla bağ kurmaya çalışıyorum, ama yabancı gibi davranıyor. | Open Subtitles | أحاول أن أتواصل معه ،ولكنه مثل الشخص الغريب |
| Başka bir hastaya ulaşmaya çalışıyordum da. | Open Subtitles | كنت أحاول أن أتواصل مع مريض آخر |
| Döndüğümde de hiç ulaşmaya çalışmadım | Open Subtitles | ولم أتواصل معها حتى بعد أن عدت |
| Bununla işim biter bitmez onlarla temasa geçeceğim. | Open Subtitles | أنا أتواصل مع الزبائن، بأسرع ما يمكن عندما ننتهي من هنا |
| Sadece sizinle irtibat kurmaya istiyorum, fakat birşey var lütfen, | Open Subtitles | أريد أن أتواصل معك, لكن شىء صغير من فضلك. |