"أجربه" - Translation from Arabic to Turkish

• denemedim
• Denemek
• deneyeyim
• Deneyebilir
• deniyorum
• denediğim
• denemem
• denememe
• deniyordum
• denemediğim
• Deneyebileceğim

Tekrar intihar etmeyi bile düşündüm ama denemedim.
لقد فكرت بالإنتحار مرة أخرى لكني لم أجربه

O günden beri şansımdan kaçmadım veya kaçmaya denemedim.
منذ ذلك اليوم، لم أهرب من الحظ ولم أجربه أبدا

Onu Denemek kadar şey emin olamaz.
لا يمكنني أن أتأكد من أي شيء قبل أن أجربه

Bırak deneyeyim. Eğer yarın daha iyi olmazsam, o zaman çağırırız.
دعيني أجربه وإن لم أتحسن في الغد سنرى حينها ما نفعل

Deneyebilir miyim?
أيمكنني أن أجربه ؟

- Yeni bir şey deniyorum. - Kusura bakma, geciktim.
إنه شيئ ما أجربه هاي , آسفه لقد تأخرت

Sadece denediğim yeni bir şey. Böyle kalbime daha yakın.
إنه فقط شئ أجربه أقرب إلى قلبي هكذا

Henüz değil. Öncelikle nabız durması tedavisini canavar olan kundakçıda denemem gerek.
حسناً، أولاً أحتاج أن أجربه على

Nasıl gittiğini görmek için bir seferliğine denememe izin verir misin?
حسناً، ربما مرة واحدة. هل ستدعني أجربه مرةً، وأرى كيف يسير الأمر؟

Hayır denemedim ama güzeldir
لا, لم أجربه بعد أنا واثقة بأنه جيد

denemedim, muhtemelen denemem.
لم أجربه بعد, من المحتمل الا افعل

Dazzledent diş macunu demek, sanırım hiç denemedim.
(قوليلي،معجونأسنان(دانزلدينت، الغريب أني لم أجربه من قبل

Hayır, hiç denemedim.
لا، لم أجربه أبداً.

Onun için herkese rezil olmadan önce, bir kez Denemek istiyorum.
لذلك أريد أن أجربه قبل أن أحرج نفسي أمام الأخرين

Denemek istediğim bir şey var ve senin yardımına ihtiyacım olacak.
لذا ، هناك شيء أود أن أجربه وسوف احتاج مساعدتك

İyi! Yeni leke çıkarıcıyı Denemek istiyordum ben de!
جيد، هناك مزيل البقع الجديد كي أجربه

Sakıncası yoksa şu vakumlu torbadakini deneyeyim.
في الحقيقية أريد أن أجربه إن كنتِ لا تمانعين

Deneyebilir miyim?
هل يمكنني أن أجربه ؟

Yeni bişey deniyorum.
آنسة " سامبرز " ماذا حدث لحذائك ؟ لا شيء إنه شيء أجربه

Biraz yardım iyi olurdu. Bu denediğim 12. elbise.
فهذا الفستان الثاني عشر الذي أجربه!

"denememe gerek yok. "
وقال .. لا أحتاج أن أجربه

Sadece deniyordum. Çok ucuz bir şeymiş.
كنت أجربه علي فقط إنه رخيص على أي حال.

Sanırım sırf geçen yüzyılda doğdum diye daha önce hiç denemediğim bir şeye bulaşmamalıyım.
لم أجربه من قبل لأني ولدت في القرن الماضي

Deneyebileceğim son birşey var.
هناك شيء واحد قد أجربه