"أجل الحرية" - Translation from Arabic to Turkish

    • özgürlük için
        
    • Özgürlük
        
    • özgürlük çabası
        
    • Özgürlüğe
        
    • özgür
        
    • adına savaşmaya
        
    • özgürlük yolunda
        
    • Özgürlüğümüz için
        
    • özgürlük savaşçısı
        
    özgürlük için mücadele etmek yerine motor mu tamir edeceksin? Open Subtitles أليس كذلك تصلح المحركات بدلاً من الكفاح من أجل الحرية
    özgürlük için ölen cesur adamların kanı. Open Subtitles بلى , دماء الرجال الشجعان الذين ماتوا من أجل الحرية
    Kızılları özgürlük için mi haklıyoruz sanıyorsun? Open Subtitles هل تَظُنُ أننا نقتل الفيتناميين مِن أجل الحرية ؟
    ve giriş noktamız ne olursa olsun hepimiz Özgürlük savaşçısı olmalıyız. TED ومهما كانت مرحلة مشاركتنا، علينا جميعًا أن نكافح من أجل الحرية.
    Bu, eğitimin, Özgürlük çabası olduğunu söylemeyi sevmemin nedenlerinden biri. TED وهذا هو أحد الأسباب الذي أرغبُ في قولها أن التعليم هو عمل من أجل الحرية.
    Özgürlüğe susadıklarında kim doyurur onları Open Subtitles الذين أيقظ جوعهم من أجل الحرية
    özgürlük için Savaş isimli son kitabımda yer alan dizeler bunlar. Open Subtitles من كتابي الشعري الأخير حول الصراع من أجل الحرية.
    Huzur ve özgürlük için savaştığını sanıyorsun. Open Subtitles أنت تؤمن بحروبك من أجل السلام، من أجل الحرية
    Burası da adalet dağıttığınız ve özgürlük için savaştığınız oda olmalı! Open Subtitles وهذه هي غرفتكِ حيث يمكنكِ الإستغناء عن العدالة والكفاح من أجل الحرية
    Köle olduğumuzdan beri özgürlük için savaşıp can veriyoruz. Open Subtitles الزنوج كانوا يقاتلون ويموتون من أجل الحرية منذ أن كان أول رجل منا عبداً
    Ben inançlı bir adam değilim ama hepimiz özgürlük için savaşıyoruz inançlı olanlar dahil. Open Subtitles أنا عن نفسى لست مؤمنًا لكننا جميعًا نقاتل من أجل الحرية حتى الحريات الروحية
    özgürlük için savaşan erkek ve yüce kadınların kanları. Open Subtitles الدم الجليل للرجال والنساء وهم يقاتلون من أجل الحرية
    Üstelik oğlun, babasının özgürlük için yaptığı savaşı izleyecek. Open Subtitles وقال انه سيكون قادرا على مشاهدة كما والده يقاتل من أجل الحرية.
    Herkes için nitelikli eğitim: bu kazanmamız gereken bir Özgürlük savaşı. TED جودة التعليم للجميع. ذلك هو الصراع من أجل الحرية الذي يجب علينا الفوز به.
    (Alkışlar) Eğitim bir Özgürlük çabası TED (تصفيق) التعليم هو عمل من أجل الحرية.
    Özgürlüğe. Open Subtitles ها هو من أجل الحرية
    Bunlar Amerikalı, özgür olduklarını böyle ifade ediyorlar. Destekli bağımsızlık. Open Subtitles هؤلاء أمريكان, يقفون من أجل الحرية من أجل الإستقلالية المدعومة
    O olmazsa, Moskova'dan Polonya bağımsızlığı adına savaşmaya kalkan ve gittikçe güç kazanan adamlar solup gider. Open Subtitles بدونه، القوّات التي تتجمّع وتتحرك لتحارب من أجل الحرية البولاندية من (موسكو) ستذبل وتموت
    İnsanlar sizin tutucu olduğunuzu söylüyor ama siz gerçekte devrimci ve yozlaşmış güce karşı Özgürlük yolunda tek başına savaşan birisiniz. Open Subtitles تسميه الناس لك بالمتعصب، ولكن ما أنت عليه حقاً رجل ثوري القتال من أجل الحرية ضد السلطة الفاسدة،
    Özgürlüğümüz için savaşacağız! Open Subtitles سوف نقاتل من أجل الحرية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more