"أحببتُ ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Hoşuma
        
    • sevmiştim
        
    Yani Hoşuma gitsin ya da gitmesin bir arkadaşın düğününe davet edilmeyince kertenkele beynim topluluğumdan dışlanma hissine kapıldığımda verdiği aynı tepkiyi veriyor. TED سواء أحببتُ ذلك أو لا، عدم دعوتي لحضور حفل زفاف صديق، يحدثُ دماغي الزاحف نفس الاستجابة وكأنني على وشك الاستبعاد من مجتمعي.
    Yüzeysel bakınca, Hoşuma gidiyordu ama derinlerde, sanırım mutsuzdum. Open Subtitles سطحيّاً، أحببتُ ذلك لكن... في داخلي كنتُ أجد نفسي بائساً
    Hoşuma gitti... ..bir süreliğine. Open Subtitles لقد أحببتُ ذلك أحببته للحظةٍ فحسب
    Yetiştirilme tarzından böyle olduğunu biliyorum ama ben o küçük bebeği çok sevmiştim. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّها تربيته لَكنِّي أحببتُ ذلك الطفل الرضيعِ
    Bu çok üzücü. O çocuğu sevmiştim. Open Subtitles هذا مؤسف للغاية , لكنكِ تعلمين لقد أحببتُ ذلك الشاب
    Hoşuma gitti. Open Subtitles على الوقت تمامًا ، أحببتُ ذلك
    Hoşuma gitti. Open Subtitles - أحببتُ ذلك بخصوصهم ! أليس كذلك ؟
    Çok Hoşuma giderdi. Open Subtitles لقد أحببتُ ذلك
    Taranmış saçlarını, beyaz saçlarını, tatlığını sevmiştim. Open Subtitles شعرها الأبيض ، الزينة التي تضعها فيه، عذوبتها... أحببتُ ذلك.
    sevmiştim bu adamı. Open Subtitles أحببتُ ذلك الرجلِ.
    O günü çok sevmiştim. Open Subtitles أحببتُ ذلك اليومِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more