"أحبكِ" - Translation from Arabic to Turkish

• sevdiğimi
• - Seni seviyorum
• seni sevdiğim
• hoşlanıyorum
• seveceğim
• Sizi seviyorum
• bayılıyorum
• de seni seviyorum
• hoşlanmıyorum
• Ben de seni
• çok seviyorum
• Seeeni seviyorum

Seni anlıyorum, seni sevdiğimi fark ettim ve bu sevgi bitmeyecek.
أعلم أنكِ تفهمين بأني أحبكِ وأن الأمر لم ينتهي

Seni sevdiğimi, söylemeye çalışıyorum.
أحاول فقط إخبارك، أنني أحبك تعلمين، أحبكِ

Selam tatlım. Ben annen. Sadece seni ne kadar çok sevdiğimi söylemek istedim.
مرحباً ، يا حلوتي ، انها أمك ، اتّصلت بك لأقول لكِ كم أحبكِ

- Beni sevdiğin anlamına geliyor sandım. - Seni seviyorum.
ـ حسبتُ ذلك يعني بإنك تحبني ـ أنا أحبكِ بالفعل

Birini seni sevdiğim kadar sevmenin mümkün olduğunu sen doğmadan önce bilmezdim.
قبل ولادتك، لم أكن أعلم بأني سأحب شخصًا ما كما أحبكِ الآن

Şu an bile senden hoşlanıyorum ancak... ..böyle kullanılmaya değecek kadar değil.
حتى الأن، أنا أحبكِ لكن.. ليس لدرجة أن تقومي بإستغلالي بهذا الشكل.

Seni daima seveceğim, ne yaparsan yap, ne olursa olsun.
يجب أن أحبكِ دائمًا مهما فعلتِ، ومهما حدث

Tamam, San Francisco'ya vardığımda sizi ararım. Sizi seviyorum.
حسنًا، سأتصل بكِ حينما أصل لـ"سان فرانسيسكو"، أحبكِ

Seni çok sevdiğimi söylemek ve güle güle demek için aradım!
وأنا أتصل بكِ لأخبركِ أنني أحبكِ.. ومع السلامة

Şey, gidip biraz uyu ve seni her şeyden daha çok sevdiğimi bil.
اخلدي للنوم الآن و اعلمي أني أحبكِ أكثر من أيّ شئ آخر في العالم

Sadece seni sevdiğimi söylemek istedim.
مرحباً، أردت أن أقول أحبكِ ألست لطيفاً ؟

Sana küçük kız kardeşim olduğunu ve seni sevdiğimi ve yemeğini yemeni istediğimi söylerim.
, أريد أن أخبركِ أنكِ شقيقتي , و أني أحبكِ للغاية و اريد أن أتناول الغداء معكِ

Evet, ayrıca seni sevdiğimi de söyledim seviyorum da ve yardım etmek istiyorum.
وقلت أيضاً أنني أحبكِ وأنا فعلاً أحبكِ، وأريد مساعدتكِ لذا دعيني أهتم بالأمر لأجلكِ

Tamam, neye karar verirsen ver seni sevdiğimi bil, tamam mı?
حسناً، أيّاً كان قراركِ، إعلمي أنني أحبكِ

Selam tatlım, seni ne kadar sevdiğimi söylemek için aradım.
مرحباً عزيزتي لقد اتصلت فقط لأقول أني أحبكِ

Baştan beri dinliyordum. - Seni seviyorum, tatlım.
لقد كنت استمع طوال الوقت أحبكِ يا حلوتيّ

- Evet. - Seni seviyorum, harika görünüyorsun.
أجل,أنا أحبكِ , أنتِ تبدينَ جميلةً جداً.

Ne olursa olsun seni sevdiğim gerçeğini değiştirmiyor.
لازال لا يُغير الحقيقة بأننى أحبكِ كثيراً ولا يهم غير ذلك

Senden hoşlanıyorum, Olivia. Yeteri kadar hoşlanmıyorum.
إنني أحبك، أوليفيا لكنني فقط لا أحبكِ بما فيه الكفاية

Ve şunu bil ki ne olursa olsun seni seveceğim.
و اعلمي أنه بغض النظر عما يحدث فأنا أحبكِ.

Tamam. San Francisco'ya varınca ararım. Sizi seviyorum.
حسنًا، سأتصل بكِ حينما أصل لـ"سان فرانسيسكو"، أحبكِ

Taktik verdiğin zamanlara bayılıyorum.
والاستشارة فيما يخض الأفعال القادمة أحبكِ عندما تتكلمى عن الإستراتيجيات

Her seferinde bu hayallerimi boşa çıkarmana rağmen yine de seni seviyorum buna izin verebilsen de veremesen de.
و أنتِ حاولتِ تدمير هذا الحلم كلما سنحت لكِ الفرصة، لكني مازلت أحبكِ حتى لو انكِ لا تستطيعين حبي

Ben de seni seviyorum bebeğim. Diz çök.
أحبك يا سيدي أحبكِ أنا أيضاً حبيبتي , اجلسي علي ركبتيكِ

Ben bu dünyada hiç kimseyi sevmediğim kadar çok seviyorum.
أنا أحبكِ أكثر مما أحببتُ أي شخص آخر في العالم.