"أحد غيري" - Translation from Arabic to Turkish

• başka kimse
• Başkası
• başkasını
• hiç kimse
• başkasının
• Başka kimsenin
• Birilerinin benim
• benden başka
• görmüyor

Tekrar gönderirsen yine aynısını yaparım. Benden başka kimse ona elini süremez.
أرسلِ الكثر وسأفعل بهم المثل لن يقضي عليه أحد غيري

Ben kurtaramıyorum ama. Hayır, ben sana takıldım kaldım. Çünkü başka kimse seni istemiyor!
ليس أنا أنا عالق معك لأن لا أحد غيري يريدك

Tamam, dur şimdi şoförlere karşı başka kimse içmeyecek mi?
مهلاً، إذن لا أحد غيري سيشرب أمام السائقين؟

Çocuğa yemin edeyim ki Kral Naibi Başkası değil ben olduğum bilinsin.
أجعل الفتى يلقي القسم بذلك أكون الوصي على العرش ولا أحد غيري.

Evet, Kiara, belki de başkasını düşünüyorumdur.
نعم كيارا ، ربما أنا أستطيع التفكير في أحد غيري

Sana yardım edebilecek tek kişi benim. Başka hiç kimse değil.
.أنا الوحيد الذي يستطيع مساعدتك و لا أحد غيري

Bana bir iyilik yap ve taşaklarını başkasının gözüne sok lütfen.
أسدي لي معروفًا واستعرض أعضائك الخاصة على أحد غيري.

Sana benden Başka kimsenin veremeyeceği bir şey biliyorum.
أعرف الآن الشيء الذي يمكنني تقديمه لك ولا أحد غيري

Birilerinin benim çağrılarımı yanıtladığı fikrinden nefret ediyorum.
أكره فكرة أن يرد أحد غيري على مكالماتي بالخارج.

Yani tüneli başka kimse bilmiyor, özellikle de Isabella.
لذا لا أحد غيري يعرف حول النفق خصوصا إيزابيلا

Pekâla, işimize bakalım... Benim ders dışı etkinliğe ihtiyacım var ve siz şirin beceriksizleri benden başka kimse çalıştırmayacak.
حسن ، اريدكم تجدّوا أكثر بالتدريب، ولا أحد غيري سيدربكم أيها المدللون الفاشلون

Benim gibi birini bulduğun için kendini şanslı say çünkü başka kimse seninle olmaz.
لابد أن تعتبري نفسك محظوظة لأن لديك شخص مثلي، لأن لا أحد غيري يريدك يا صاح.

Babamın beni burada rızamın dışında tutuğunu benden başka kimse göremiyor gibi görünüyor.
لا أحد غيري يرى أن أبي يحبسني هنا رغم أنفي.

Oyun önceden ayarlı. başka kimse ülkesine sadık değil, ben neden olayım ki?
لا أحد غيري لديه ولاء لوطنه فلماذا أكون أنا؟

O odada seçim yapan tek kişi bendim, Başkası değil.
وكنت أنا فقط في تلك الغرفة من يتخذ الخيارات، لا أحد غيري.

Bayan Markway ona yetmedi. Başkası olmaz.
السيدة ماركواي لا تستطيع إرضائه لا أحد غيري يمكنة إرضائه

Teklif ettiğim şeyi, dünya da benden Başkası sağlayamaz.
ما أعرضه عليكم لا يمكن لأحد آخر في العالم تأمينه لكم لا أحد غيري

Kafen için başkasını bul.
اعثر على أحد غيري من أجل المقهى

Başka hiç kimse saati 4.50$ a bu yükseklikte rüzgara karşı duracak kadar deli değildir.
لا أحد غيري مجنون بما فيه الكفاية للركض فوق عكس الريح في السّاعة 4و 50

Tabii ki, genelde cuma günleri ben yönetirim ama başkasının başa geçmesi iyi olur.
أجل ، أجل ، أجل إنني أدير الأمر عادة يوم الجمعة لكن من الجيد أن يتولاه أحد غيري

Başka kimsenin sahip olamayacağı bir rüyam vardı...
كان لدي حلم لم يكن لدى أحد غيري

Onun adının Karl olduğunu benden başka sadece Prenses Clarisse biliyor!
لايوجد أحد غيري يعلم عن كارل إلا الأميرة كلاريس

Kendi kendime sormuşumdur: "Bu üç insan evladını neden kimse görmüyor?
فأسأل نفسي، "لماذا لا يرى أحد غيري هذا الثلاثي من البشر؟"