Böylece tüm hayatım boyunca tamamen hayal ettiğim yolu çizebildim. | TED | وبذلك كنت قادرة على أن أحلم أحلام اليقظة خلال حياتي. |
Evet ama eğer hayal ya da başka bir şeyse? | Open Subtitles | نعم لكن ماذا لو كان مسترسلاً في أحلام اليقظة مثلاً |
Bu kez, uçakta, kilitli dolabı olan "Amerikan lisesi deneyimi" hakkında. hayal kurduğumu hatırlıyorum. | TED | أتذكر في هذا الوقت أحلام اليقظة حول الطائرة وحول المدرسة الثانوية الأمريكية وحول حصولي على خزانة ملابس |
İlaçların yan etkileri; baş ağrısı, bulantı, canlı rüyalar. | Open Subtitles | هناك أعراض جانبية الصداع، الغيان و أحلام اليقظة |
Eklediğiniz hülyalara dalma kodu yüzünden efendim. | Open Subtitles | إنها الشيفرة التي أدرجتَها، سيدي. أحلام اليقظة. |
Bu yüzden 87 kişinin olduğu bir sınıfta çok defa hayallere dalıyordum. | TED | لذلك، بالجلوس مع 87 شخصاً آخر في نفس الفصل، كنت أدخل في أحلام اليقظة بكثرة. |
Azimli bir çocuk, fakat her zaman hayal kuruyor. | Open Subtitles | إنه فتى ذو عزيمة لكنه مستغرق دائماً في أحلام اليقظة |
hayal kuruyordum ama şimdi saçımı şampuanladım mı hatırlamıyorum. | Open Subtitles | كنت مستغرقاً فى أحلام اليقظة والآن لا أذكر إن كنت غسلت شعرى بالشامبو أم لا |
Eğer böyle hayal kuramaya devam edersen, benim gibi biri olamayacaksın! | Open Subtitles | إذا بقيت في أحلام اليقظة فلن تتمكن من تعلم المهنة |
hayal kurmayı bırak! Okula geç kalacaksın. | Open Subtitles | استيقظي من أحلام اليقظة ستتأخرين على المدرسة |
hayal kurmayı bırak! Okula geç kalacaksın. | Open Subtitles | استيقظي من أحلام اليقظة ستتأخرين على المدرسة |
Açı k seks eğitimi hayal kurmayı teşvik ediyor. | Open Subtitles | المطالبه بتعلميات الجنس المنفتحه يعزز أحلام اليقظة |
- Üzgünüm seni görmedim. Belki hayal kurmak yerine biraz dikkat etsetdin.. | Open Subtitles | حسناً ، ربما لو إنتبهت أكثر بدلاً من أحلام اليقظة. |
Ayrıca bir daha asla hayal kurarken de yakalanmadı. | Open Subtitles | و أبدا لم يقبض عليه مرة أخرى في أحلام اليقظة |
Umarım şimdi hayal kurmasına izin verdiğin için memnunsundur. | Open Subtitles | أتوقع من أنك سعيدة الآن لأنكِ سمحتِ له بأن يعيش أحلام اليقظة |
İlaçların yan etkileri; baş ağrısı, bulantı, canlı rüyalar. | Open Subtitles | هناك أعراض جانبية الصداع، الغيان و أحلام اليقظة |
Demek istediğim gerçek rüyalar.. dejavular ve zaman atlamaları... | Open Subtitles | أعني ، سوف تبدئين عيش أحلام اليقظة ، المشاهد المستبقة ، تخطي الزمن |
Onlara hülyalara dalma sayesinde ulaşmış olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن أحلام اليقظة تتيح له ولوجها. |
Sürekli bu aptal şeylerle ilgili hayallere dalıyorum. | Open Subtitles | أستمرّ بالاستغراق في أحلام اليقظة حول هذه الأشياء الغبية جدا |
Her zaman peşimde,beni farklı hayallere götürür. | Open Subtitles | دائما هو خلفي، يوقظني دائما خارج أحلام اليقظة |