"أخبرتني بأنه" - Translation from Arabic to Turkish

    • bana onun
        
    • olduğunu söylemiştin
        
    • olduğunu söyledin
        
    Ardından polis bana onun, yıllardır öğrencileriyle yattığını söyledi. Open Subtitles ولكن بعد ذلك الشرطة أخبرتني بأنه كان يدخل في علاقة مع طالباته كثيراً
    bana onun daha az gösterişli şeyler görmeği tercih edeceğini söyledi... Open Subtitles أخبرتني بأنه يود بشيء ٍ من البهجة
    - Siz bana onun harika biri olduğunu söylediniz. Open Subtitles لولا أنك أخبرتني بأنه شخص رائع.
    Bana bir çıkış yolu olduğunu söylemiştin. Hepimizi buradan çıkaracağına söz vermiştin. Open Subtitles حسنًأ، لقد أخبرتني بأنه كان هناك طريق للرحيل، ووعدتني أنك ستساعدنا جميعًا للرحيل من هنا
    Gerekli olduğunu söylemiştin. Open Subtitles لقد أخبرتني بأنه كان ضروري، وأنا أصدقك
    Bir antidepressan olduğunu söylemiştin. Open Subtitles لقد أخبرتني بأنه مضاد للإكتئاب
    Beni çağırdığın zaman benim için bir şeyin olduğunu söyledin. Open Subtitles حين اتصلتَ بي , أخبرتني بأنه بحوزتكَ شيئاً من أجلي
    Ayrıca bunun bir şantaj dosyası olduğunu söyledin ve ben bir federal ajanım. Open Subtitles ولكنك أخبرتني بأنه ملف إبتزاز وأنا عميلة فيدرالية
    Demek öyle görünüyor, bana onun olduğunu söylemiştin. Open Subtitles لقد أخبرتني بأنه مات
    Demek öyle görünüyor, bana onun olduğunu söylemiştin. Open Subtitles لقد أخبرتني بأنه مات
    Nora bana onun burada olmadığını söylemişti ama bunu demek için ne hissettiğini anlayabiliyorum. Open Subtitles نورا) أخبرتني بأنه ليس هنا) ولقد فهمت لما قالت ذلك.
    Onun oğlum Hong Tae Seong olduğunu söylemiştin. Open Subtitles {\1cH444444\3cHFFFFFF}( أخبرتني بأنه إبني ( هونغ تاي سونغ
    Onun da bir Trag olduğunu söylemiştin. Open Subtitles لقد أخبرتني بأنه أعتاد على كونه من ال(تراكز)
    Evet, bana Rosebud'ın Stone olduğunu söyledin. Open Subtitles " أجل أخبرتني بأنه "ستون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more