Doug'a işe alınırsan, istifa edeceğimi söylemiş. | Open Subtitles | أخبرتْ دوغ بأنَّ أنا يَتْركُ إذا حَصلتَ على الشغلِ. |
Washington doktorlara eroini senin verdiğini söylemiş. | Open Subtitles | ' قضيّة واشنطن أخبرتْ الأطباء أعطيتَه إليها. |
Kocasına alış verişe gittiğini söylemiş | Open Subtitles | أخبرتْ زوجَها ذلك هي كَانتْ تَذْهبُ للتسوّق. |
Bayılmadan önce, sağlık görevlilerine bacaklarından felç geçirdiğini söylemiş. | Open Subtitles | قَبْلَ أَنْ عتّمتْ، أخبرتْ موظّفي الإسعاف هي أحسَّ شللاً في سيقانِها. |
Kızkardeş bir konuda doğruyu söylemiş. | Open Subtitles | حَسناً، أخبرتْ الأختَ الحقيقةَ حوالي شيءَ واحد - |
Bunu Barb'a ve 911'a söylemiş ama kimse onu dinlememiş. | Open Subtitles | لقد أخبرتْ (بارب)، اتّصلتْ بالطّوارئ ولم يستمع لها أحد. |