"أخبرونا" - Translation from Arabic to Turkish

    • söylediler
        
    • söyleyin
        
    • söylendi
        
    • dediler
        
    • söylemişlerdi
        
    • söylüyor
        
    • anlatın
        
    • söyleniyor
        
    • söylüyorlar
        
    • dendi
        
    • haber
        
    • söylenen
        
    • anlattılar
        
    • söyledikleri
        
    • söylediklerinde
        
    Bize korumak için vitamin, antibiyotik ve steroid verdiklerini söylediler. Open Subtitles أخبرونا أنّها فيتامينات، مضادات حيويّة، منشطات من شأنها أن تحمينا.
    Onlara Gelecek Endüstrileri'nin mallarıyla dolu bir depoyu soymalarında yardım ettiğini söylediler. Open Subtitles لقد أخبرونا أنك ساعدتهم لسرقة مخزن يحتوي على ملكية خاصة لصناعات المستقبل
    - Sadece ne aradığınızı söyleyin! - Harita ve anahtar nerede? Open Subtitles ـ فقط أخبرونا ما الذي تبحثون عنه ـ أين الخريطة والمفتاح؟
    Bize vericilerin her tür frekansı yakaladığı söylendi ama yakalamıyorlar. Open Subtitles أخبرونا أن أجهزة البث ستلتقط أية ترددات لكنها لا تلتقطها
    Beş sent ödeyeceğiz dediler, ama çok kalabalıktık. Open Subtitles أخبرونا أنها ستكون خمسة سنتات ولكن كان هناك الكثير منا
    Buraya ilk geldiğimizde, bize bu depoların boş olduğunu söylemişlerdi. Open Subtitles لقد أخبرونا فى التعليمات الأولى .أن هذه المستودعات مهجورة
    Altı medyum, altı farklı eyalete bakmamızı söylüyor. Open Subtitles لدينا 6 وسطاء روحيين أخبرونا أن نبحث بـ 6 ولايات مختلفة
    Diğer kişiler, yine verdiğimiz geri dönüşlere göre egzersiz yapmak için çok motive olduklarını söylediler. TED مع ذلك، آخرون، بناءً على نتائجنا، أخبرونا أنهم كانوا مُحَفَزين للغاية ليتمرنوا.
    Filozoflar bizlere, yüzyıllar boyunca, yaratma gücünün, tahrip etme gücüyle çok yakından bağlantılı olduğunu söylediler. TED الفلاسفة أخبرونا من آلاف السنين بأن قوة الإبداع تتصل بشدة بقوة التدمير.
    Fabrikadan onu burada bulabileceğimizi söylediler. Open Subtitles أخبرونا في النبات نحن قد نكون قادرين لإيجاده هنا.
    Yaparsak savaş çıkacağını söylediler. Open Subtitles هذه هي الحقيقة. أخبرونا أنه سيكون بمثابة اعلان حرب إذا فعلنا.
    Ve bizi arayacaklarını söylediler, ama hiç aramadılar. Open Subtitles ثم أخبرونا أنهم سيحضروننا مرة أخرى، لكننا لم نسمع شيئاً منهم بعد ذلك.
    Nerede olduğunu bize söyleyin ya da köydeki bütün yüzükleri alırız. Open Subtitles أخبرونا أين هو أو نحن سنأخذ كلّ خاتم في هذه القرية
    Bize söyleyin, oğlumuzu bulmak için size nasıl yardım edebiliriz? Open Subtitles إذن ، أخبرونا ، كيف يمكننا المساعدة للعثور عليه ؟
    Bize, bir geminin battığı birinin ise ağır hasar gördüğü söylendi. Open Subtitles أخبرونا أن حاملة طائرات واحدة قد تم إغراقها
    Beş sent ödeyeceğiz dediler, ama çok kalabalıktık. Open Subtitles أخبرونا أنها ستكون خمسة سنتات ولكن كان هناك الكثير منا
    Partide onları bulmamızı söylemişlerdi. Open Subtitles أخبرونا ان نجدهم في الحفلة في مكان ما سعيد أنك جئت
    Analistimiz bu geminin deniz tabanından bu kadar ağır bir şey kaldıramayacağını söylüyor. Open Subtitles المحللين لدينا أخبرونا أنّ تلك السفينة ليست معدة لترفع أي شيء بهذا الثقل في عمق البحر.
    Londra toplantısında ne olduğunu anlatın." Open Subtitles أخبرونا بما يجري في إجتماعكم المنعقد في لندن
    Eşlerimize mektup yazarak morallerini yüksek tutmamız söyleniyor. Bu, bizim kahrolası görevimizmiş. Open Subtitles "أخبرونا ما نكتب لأزواجنا لنبقي معنوياتكم مرفوعة
    Bilirsiniz, onlar sonuçları bu tarzda ölçmenin adil olmadığını söylüyorlar çünkü öğrencileri önceden görmedikleri problemlerle test ediyoruz. TED أخبرونا بأن طريقة كهذه لتقييم النتائج كانت جد جائرة في حق أولئك الأشخاصلأننا نختبر الطلاب بمسائل لم يروها من قبل.
    Bize öyle dendi. Open Subtitles سيتم وضعنا في ملفات سرية .. هذا ما أخبرونا
    Bize bir şey söyledikleri zaman ilk sana haber veririz. Open Subtitles حالما أخبرونا أي شيء, ستكون أنت أول من يطلع عليه
    Evet, tabi ki bize söylenen tüm o saçmalıklara inanmamıştın, değil mi? Open Subtitles أنت إذن لم تصدق كل الهراء الذي أخبرونا به
    Esrarengiz şekilde ortadan yok olan arkadaşlarını anlattılar bize. Open Subtitles لقد أخبرونا عن بعض الأصدقاء الذي إختفوا تحت الظروف الغامضة
    Delacroixlar bize Walter'ın da o akşam eve gelmediğini söylediklerinde yüreğimize ağır bir yük indi. Open Subtitles أصبنا بالفزع حين أخبرونا بأن والتر لم يعد للمنزل فى تلك الليلة أيضا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more