"أخبريها أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • olduğunu söyle
        
    • Söyle ona
        
    • söyleyin
        
    • yatmasını söyle
        
    Sidney'e hepsinin onun suçu olduğunu söyle. Belki de onun yerinde olmak ister. Open Subtitles أخبريها أن ما يحدث بسببها هى أو ربما ينبغى أن تكون فى مكانه
    Diğer dadıları korkutup kaçırmamın nedenin bu olduğunu söyle Open Subtitles أخبريها أن هذا هو سبب إخافتي للمربيات الأخريات
    Onunla konuşmak zorundasın, bize gerçeği söylemek zorunda olduğunu söyle. Open Subtitles يجب أن تذهبي لتقنعيها. أخبريها أن عليها قول الحقيقة
    - Belki Raimunda gelince gideriz. - Her şeyin yolunda gittiğini Söyle ona. Open Subtitles ربما أذهب فيما بعد مع ريموندا- أخبريها أن كل شيئ على ما يرام-
    Söyle ona dilediği zaman buraya gelip yemek yiyebilir. Open Subtitles . أخبريها أن بأمكانها الحضور هنا و تأكل حينما تريد
    Lütfen Jane'e bunun onu incelemek için daha kolay bir yol olduğunu söyleyin. Open Subtitles أرجوكِ أخبريها أن هذه ستكون طريقة أسهل لمعاينتها
    Ona her şeyi unutup sanki hiçbir şey olmamış gibi huzur için yatmasını söyle. Open Subtitles أخبريها أن تنسى كلّ شيء وترقد بسلام كما لو أنّ شيء لم يحدث
    Beni kötü adam olarak göster. Benim yüzümden olduğunu söyle. Open Subtitles إجعلي مني الرجل السيء فحسب أخبريها أن كل هذا كان من فعلي
    Süper, git kıza bunlardan biri olduğunu söyle. Open Subtitles عظيم، و أخبريها أن لديها أحد هؤلاء
    Ona bir kaza olduğunu söyle. Open Subtitles أخبريها أن الأمر كان حادثاً فحسب.
    Doğum günü dileğinin gerçek olduğunu söyle. Open Subtitles أخبريها أن أمنية ميلادها تحققت.
    - Onu görürsen tavsiyesinin berbat olduğunu söyle. Open Subtitles نعم ... إذا رأيتيها أخبريها أن نصيحتها سيئه
    Anne, arayan Melanie ise, ona maymunun burada olduğunu söyle. Open Subtitles أمي، إذا كانت (ميلاني) المتصلة أخبريها أن القرد هنــا
    Jessie ile farklı olmak zorunda olduğunu söyle. Open Subtitles (أخبريها أن عليها أن تكون مختلفه مع (جيسي
    Söyle ona kirayı versin yoksa kapı dışarı edeceğiz. Open Subtitles أخبريها أن تدفع الإيجار، أو سنرمي بها في الشارع
    Sigara içmek için arka tarafa çıktı. Söyle ona kıçını buraya getirsin. Molası yarım saat önce bitti. Open Subtitles لقد ذهبت للخلف كي تدخن أخبريها أن تعود لهنا راحتها إنتهت منذ نصف ساعة مضت
    Copley'e yaklaşmasını Söyle ona. Open Subtitles أخبريها أن تقترب من كوبلي
    Güzel. Söyle ona artık bir rakibi var. Open Subtitles جيد، أخبريها أن لديها منافِسة
    Haftaya aynı saatte gelmesini söyleyin. Open Subtitles أخبريها أن تأتي بنفس الوقت في الاسبوع القادم.
    Peki ona söyleyin, kralın metresi ufak bir görüşmeden çok memnun olur. Open Subtitles حسنا، أخبريها أن عشيقة الملك تتطلع للقائها.
    Bir şey biliyorsa merkezden bizi aramasını söyleyin. Open Subtitles لو كانت تعرف أي شئ، أخبريها أن تتصل بنا في القسم
    Huzur içinde yatmasını söyle. Open Subtitles أخبريها أن ترحل بسلام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more