Askeri cunta kumandanı, bize senin yaptığın her şeyi anlattı. | Open Subtitles | أخبرَنا قائد المجلس العسكري السياسي بكل ما قمت به |
Japonlara yakalanma korkusuyla bunu diğerleriyle paylaşmadı. En azından bize öyle söyledi. | Open Subtitles | هو لا يريد ان يشركَ فيه احد بسبب الخوف من ان يكتَشَف اليبانيين ذلك ذلك ما أخبرَنا به |
bize arabasını kullanamayacağımızı söyledi . | Open Subtitles | أخبرَنا نحن لا نَستطيعُ أَنْ نَقُودَ سيارته. |
Saat 3'te bu parkta olmamızı ve gelene kadar beklememizi söyledi. | Open Subtitles | أخبرَنا ان ننتظر في هذه المنطقة في الساعة3: 00 وننتظره حتى يظهر. |
Peki, bize o resimleri nasıl koyduğunuzu anlatabilir misiniz? | Open Subtitles | لذا، أيُمْكِنك أخبرَنا كيف تم التلاعب ببعض الصور ؟ |
Bir noktada, Anno'nun bize daha sonra söylediği üzere, Anne'nin, eşcinsel evlilik hakkındaki sözlerine kırıldığını fark etmiş ve kendi varsayımlarını sorgulamaya başlamış. | TED | عند نقطةٍ ما، كما أخبرَنا آنو لاحقًا، أدرك أن تصريحاته بشأن زواج المثليين جرحت مشاعر آني، وبدأ في إعادة التفكير والشك في افتراضاته السابقة. |
bize, bir suikastçının onu öldürmeye çalıştığını söyledi. | Open Subtitles | أخبرَنا بان قنّاص قَدْ يُحاولُ قَتْله. |
Clint bize uçak kullanmayı nasıl öğrendiğini anlattı. Sonra bir sone okudu. | Open Subtitles | كلنت أخبرَنا عن كَمْ تَعلّمَ إلى ذبابة a طائرة، ثمّ قَرأَ a سوناتة. |
Aaron dün gece aradı ve taakımı bize bırakacağını söyledi. | Open Subtitles | إيرون" إتصل بنا ليلة أمس" أخبرَنا أنك ستسلمين قيادة الفريق إلينا |
Tatlım, öğrendiğin anda bize söylemen gerekirdi. | Open Subtitles | أوه، عسل، أنت should've أخبرَنا عندما إكتشفتَ. |
Bennett bize neler olduğunu anlattı Janie. | Open Subtitles | بينيت أخبرَنا هكذا ذَهبَ، جَيني. |
Köprüye vardığımızda kenara çekmesini söyledi. | Open Subtitles | عندما وَصلنَا الجسرَ، أخبرَنا للسَحْب إنتهى. |
Frank bizlere sizlerin harika insanlar olduğunu söyledi. | Open Subtitles | تعرف، فرانك ألصغير أخبرَنا كم أنكم جميعاً مثل باقةَ الجثثِ. |
İki öğün yemek yedi, biliyor musunuz, tıka basa bir fincan kırdı ve Desperate Housewives'a izin verdiğinizi söyledi. | Open Subtitles | كسر قدح و أخبرَنا بأنّك تدعْيه يُراقبُ ربّات بيوت مستميتات |
Adil, Ömer'le Afganistan'da tanıştığını söyledi. | Open Subtitles | عادل أخبرَنا بأنّه قابلَ عمر في أفغانستان. |
Amcan kitapların burada olduğunu söyledi. O zaman neredeler? | Open Subtitles | أخبرَنا عمّك أن الكتب في المنزل هنا, إذاً فأين هي؟ |
Charlie dün akşam olanları anlattı. | Open Subtitles | تشارلي أخبرَنا الذي حَدثنَا ليلة أمس. |
Tom başınıza gelenleri anlattı bayan. | Open Subtitles | توم أخبرَنا عن ورطتك، يا أنسه. |